Sinemanın gülen yüzü: Kemal Sunal, ölüm yıl dönümünde anılıyor

Gülüşüyle seyircilerin hafızasında yer edinen Kemal Sunal, 22 yıl önce bugün hayata veda etti. Sunal, 3 Temmuz 2000'de geçirdiği kalp krizi nedeniyle yaşamını yitirmişti. Türk sinemasında unutulmaz karakterlere hayat veren usta sanatçı, bugün yaşasaydı 78 yaşında olacaktı.

cumhuriyet.com.tr

İnek Şaban'dan Tosun Paşa'ya, Sakar Şakir'den Salako'ya yüzlerce karakterle Türkiye'yi güldüren usta oyuncu Kemal Sunal, ölüm yıl dönümünde anılıyor. Gülen yüzü ile milyonları kendine hayran bırakan Sunal 22 yıl önce bugün yaşamını yitirmişti.

KABRİ BAŞINDA ANILACAK

Sunal, ailesi ve sevenleri tarafından Zincirlikuyu Mezarlığı'nda kabri başında okunan dualarla anılacak.

GÜL SUNAL'DAN DUYGULANDIRAN PAYLAŞIM

Kemal Sunal'ın eşi Gül Sunal, usta ismin ölüm yıl dönümünde duygusal bir paylaşımda bulundu.  Sunal, paylaşımında "Kemalcim 1 sene daha geçti… Biz yine hiç ayrılmadık. Bugün ilk defa sana gelemiyorum. Ama hep yanımdasın bunu biliyorsun di mi? çok özlüyorum çok…" dedi.

USTA SANATÇI İÇİN ART ARDA PAYLAŞIMLAR

Kemal Sunal için Twitter'da da yüzlerce paylaşım yapıldı. 

İşte o paylaşımlardan bazıları:

KEMAL SUNAL'IN HAYAT HİKAYESİ

Sunal, 10 Kasım 1944 tarihinde Malatya'nın Doğanyol ilçesine bağlı Gökçe köyünde dünyaya geldi. Sunal aslen Malatyalı. Çocukluğunu İstanbul'un Fatih ilçesinin Küçükpazar semtinde geçirdi. Ailenin üç çocuğunun en büyüğüydü.

Annesi ev hanımı, babası Mustafa Sunal Migros'ta işçiydi. Fiziki olarak babasına çok benziyordu. Çocukluk yıllarını Küçükpazar'da geçiren Kemal Sunal, çekingen bir yapıya sahipti ve bazen dış dünyayla irtibatını kesiyordu.

İlkokula başladığı gün, okula annesi ile beraber gitti. Annesi o gün sınıftaki bütün çocukların ağladığını ancak Kemal Sunal'ın hiçbir şey söylemeden yanında durduğunu söyledi. Ortaokul yıllarında efendi ve utangaç bir insan olarak tanınınsa da lisede çekingenliğinden kurtuldu. Ortaokulu bitirdikten sonra Vefa Lisesi'ne yazıldı.

Lisede, ortaokul yıllarının aksine neşeli biri olarak tanındı. Arkadaşları ile birlikte haylazlık yapmaktan çekinmedi. Yine de sınıf başkanı olduğu için sorumluluk alan Kemal Sunal, bu sayede arkadaşları gibi zıvanadan çıkmadı.

LİSE ÖĞRENCİSİYKEN OYUNCU OLMAYA KARAR VERDİ

Öğretmenlerine karşı daha saygılı ve mesafeliydi. Ama muzipliğe karşı olmadı. Tiyatrocu olmak istediği için okulda müsamereler düzenledi. Tiyatroya olan ilgisi felsefe öğretmeni Belkıs Bakır'ın dikkatini çekti. Bakır, Kemal Sunal'a onu bu profesyonel oyunculuğa başlamasını sağlayacak kişiler ile tanıştırabileceğini söyledi.

Ancak babası Mustafa Sunal, oğlunun tiyatrocu olma isteğine başlangıçta karşı çıktı. Belkıs Bakır bir süre sonra Mustafa Sunal'ı ikna etti.

Neticede babası, Kemal Sunal'a tiyatrocu olması için izin verince, Belkıs Bakır onu Kenter Tiyatrosuna götürdü ve Müşfik Kenter ile anlaştı. Sunal'ın yer aldığı ilk tiyatro oyunu Deli İbrahim'di. Bu oyunda celladın yardımcısını oynadı.

Sunal'ın hiçbir diyaloğu olmamasına rağmen seyirci ona yine de gülüyordu. En başta Kemal Sunal ve Müşfik Kenter bu duruma pek anlam veremedi. Kenter Tiyatrosu'nda fazla kalmadı.

Pendik Tiyatrosu'nun kurulacağını haber alınca oraya gitti. Uzun yıllar arkadaşlık yapacağı Bülent Kayabaş ile burada tanıştı. İkisi de oldukça fakirdi. Bazen pazardan domates çalmak zorunda kalıyorlardı. Pendik Tiyatrosu'ndaki gösteriye de fazla ilgi gösterilmeyince tiyatro kapatıldı.

YÖNETMEN ERTEM EĞİLMEZ İLE TANIŞMASIYLA HAYATI DEĞİŞTİ

Ardından Kemal Sunal, Ayfer Feray ve Ulvi Uraz, Devekuşu Kabare Tiyatroları'nda yer almaya başladı. Devekuşu Kabare tarafından sahnelenen Dün Bugün adlı oyunu izleyen Münir Özkul, Kemal Sunal'ın oyunundan etkilenip yanında Ertem Eğilmez'e "Bak Ertem, dikkat bu çocuğa, iş var bunda" dedi.

Özkul'un tavsiyesini dikkate de alıp kendi yöneteceği Tatlı Dillim adlı sinema filminin oyuncu kadrosuna aldı. Acemi birliğini Ankara Etimesgut Zırhlı Birlikler Okulu'nda, 1981 yılında Ankara'da KKK Armoni mızıkasında vatani görevini yaptı. Sanat hayatı, 'Zoraki Tabip' adlı tiyatro oyunuyla başladı. 1 yıl kadar Kenterler Tiyatrosu'nda çalıştıktan sonra Devekuşu Kabare Tiyatrosu'nda görev aldı.

1973 yılında Ertem Eğilmez'in yönettiği Tatlı Dillim filmiyle sinemaya adımını attı ve kalabalık kadrolu filmlerde rol almaya başladı. İnek Şaban, Süt kardeşler, Çöpçüler Kralı, Davaro ve Sakar Şakir Filmlerinde canlandırdığı karakterler sayesinde 7'den 70'e herkesin sevgisini kazanarak unutulmaz bir sanatçı olmuştur. Kemal Sunal, peş peşe çevirdiği filmlerle ticari açıdan büyük başarı kazandı.

51 YAŞINDA ÜNİVERSİTEDEN MEZUN OLDU

Kemal Sunal, filmlerde çoğu zaman saf, şanslı ama iyi yürekli karakterlerin rollerine girdi. 1974 yılında evlendi. Ali Sunal ve Ezo Sunal adlarında, biri erkek diğeri kız iki çocuğu oldu.

1977'de Antalya Film Festivali'nde 'En İyi Erkek Oyuncu' ödülünü aldı. 12 Eylül Askeri Darbe öncesi dönemde yarım bıraktığı üniversiteyi, Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema bölümünden mezun olarak 1995 yılında bitirdi ve yüksek lisans yapmaya başladı.

'Komedyen Kimliği ile Kemal Sunal'ın ve Filmlerinin İncelenmesi' başlıklı yüksek lisans tezi, 2005 yılında ailesi tarafından 'TV ve Sinemada Kemal Sunal Güldürüsü' adıyla kitap haline getirilip yayımlandı.

KALP KRİZİ NEDENİYLE YAŞAMINI YİTİRDİ

Hayatı boyunca toplam 82 filmde rol aldı. 3 Temmuz 2000 tarihinde 'Balalayka' adlı filmin çekimlerine başlamak için Trabzon'a gitmek üzere bindiği uçakta kalkıştan hemen önce geçirdiği kalp krizi nedeniyle 55 yaşında hayatını kaybetti.

Milliyet ve Hürriyet gazetelerinin haberine göre, uçaktaki personel ilk yardım konusunda bilgisizdi ve çağrılan ambulansta doktor yoktu. 'International Hospital' hastanesine kaldırılan sanatçının doktoru, Kemal Sunal'ın kalp rahatsızlığı olduğunu dile getirmiş ve kalp ilaçları kullandığını açıkladı.

NTV'nin haberine göre, Kemal Sunal ile  aynı uçakta bulunan DSP İstanbul milletvekili Erol Al, sanatçının ölümünde ağır ihmal ve tedbirsizlik olduğunu dile getirdi. Uçağın kabin ekibi, sanatçıya tıbbi müdahalede bulunamadıklarını belirterek, "Bunun için eğitimimiz yok, yalnızca rahatlatmaya çalıştık" açıklamasını yaptı.

Sağlık ekiplerinin uçağa 12 dakikada ulaşması ve sanatçının 35 dakika sonra uçaktan indirilip hastaneye götürülmesi gibi konularda DHMİ ve Medline çeşitli açıklamalarda bulundu.

KEMAL SUNAL'I BİNLERCE ON BİNLERCE KİŞİ UĞURLADI

Kemal Sunal için ilk tören, Taksim'deki Atatürk Kültür Merkezi'nde (AKM) düzenlendi. AKM'den polis bandosuyla Teşvikiye Camii'ne götürülmek için çıkarılan sanatçının naaşına, gümrük muhafaza memurları da eşlik etti.

1999 yılında çekilen 'Propaganda' filminde 'Gümrük Muhafaza Memuru Mehdi' karakterini oynayan Kemal Sunal'ın, oğlu Ali Sunal ile filmde çekilmiş bir fotoğrafını İstanbul Gümrük Muhafaza Başmüdürlüğü'nden 6 memur taşıdı.

Taksim'den Teşvikiye Camii'ne kadar kortej oluşturan sevenleri, yoğun ilgi dolayısıyla camiye ulaşmakta zorlandı. Öğle namazına müteakip kılınan cenaze namazında, yoğun ilgi nedeniyle polis güvenlik önlemi aldı, gümrük muhafaza memurları tabutun başında saygı nöbeti tuttu.

Cenaze namazının ardından eller üzerinde Rumeli Caddesi'ne kadar taşınan Kemal Sunal'ın naaşı, buradan sonra cenaze aracına konuldu ve Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedildi. Ölümünün ardından Kemal Sunal'ın adı çeşitli sokaklara, caddelere, okullara, otobüs duraklarına ve yerleşkelere verildi.