Normal gibi görünse de kaygı bozukluğu belirtisi olan 5 davranış

Kaygı bozukluğu, günlük hayatın stresiyle karıştırılabilen fakat daha derin ve sürekli bir endişe durumu olarak öne çıkar. Çoğu zaman "normal" kabul edilebilecek davranışların ardında aslında kaygı bozukluğunun belirtileri saklı olabilir. İşte, sıradan görünen fakat kaygı bozukluğuna işaret edebilen 5 davranış...

cumhuriyet.com.tr

Günlük hayatta sıkça gördüğümüz bazı davranışlar, aslında kaygı bozukluğunun gizli işaretleri olabilir. Çoğu zaman "normal" kabul edilen bu alışkanlıklar, kişinin iç dünyasında sürekli bir endişe ve kontrol ihtiyacının habercisi olabilir. 

1. Sürekli Plan Yapma ve Kontrol İhtiyacı

Kaygı bozukluğuna sahip kişiler, en basit günlük aktiviteleri bile detaylıca planlama ihtiyacı hissederler. Plan yapma davranışı, kişiye güven hissi verse de kontrol edilemez hale geldiğinde, kişinin kendini sık sık endişe içinde bulmasına yol açabilir.

2. Sosyal Ortamlardan Kaçınma

"Yorgunum" ya da "Yoğun bir gün geçirdim" diyerek sosyal davetleri sürekli reddetmek, kaygı bozukluğunun bir işareti olabilir. Sosyal ortamlara girme fikri, kaygı düzeyi yüksek olan bireyler için rahatsız edici olabilir ve bu da sosyal hayattan uzaklaşmaya yol açar.

3. Küçük Hatalarda Bile Kendini Suçlama

Kaygı bozukluğu yaşayanlar, başkalarının önemsemeyeceği ufak hatalara bile takılır, kendilerini ağır bir şekilde eleştirirler. Bir konuşmada yanlış bir cümle kurmak ya da küçük bir iş hatası yapmak, onların zihninde büyür ve kendilerini yetersiz hissetmelerine neden olur.

4. Gelecek Senaryolarına Takılı Kalma

Her an kötü bir şey olacakmış gibi düşünmek, kaygı bozukluğunun sık karşılaşılan belirtilerindendir. Sürekli olumsuz gelecek senaryoları üzerine düşünmek ve “Ya böyle olursa?” şeklinde kaygılarla yaşamak, kişinin anı yaşamasını zorlaştırır.

5. Aşırı Dikkatli ve Titiz Olmak

Kaygılı bireyler, her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşünür ve hata yapmaktan kaçınmak için aşırı özen gösterir. Bu durum, ilk bakışta "titizlik" gibi görünse de aslında altında sürekli bir endişe ve kendini kanıtlama ihtiyacı yatabilir.