Maymun çiçeği virüsü dünyayı alarma geçirdi: Peki, Türkiye ne durumda?
Çiçek virüsü ailesinden gelen ve 'maymun çiçeği virüsü' olarak bilinen Monkeypox virüsü, tüm dünyada hızla yayılmaya devam ediyor. Dünya alarma geçerken Türkiye'nin virüse ilişkin bir eylem planının bulunmadığına dikkat çeken Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol, ayrıntıları Cumhuriyet'e anlattı.
Nilay Tuğçe BostancıCovid-19 pandemisinin ardından ortaya çıkan maymun çiçeği virüsü tüm dünyada panik etkisi yarattı. ABD, Kanada ve birçok AB ülkesinde yayılım göstermeye başlayan virüse ilişkin Türkiye'nin bu konuda henüz yetkili merciler tarafından paylaşılmış bir eylem planı olmadığını aktaran Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Davutoğlu Şenol, virüsün bir pandemi haline gelmemesi için yeterli zamanın bulunduğunu ve çiçek aşısının bu virüse karşı koruduğunu söyledi.
"EYLEM PLANI YOK"
Sağlık Bakanlığı'nca bir bildirim yapılmadığını söyleyen Şenol, Türkiye’nin hava taşımacılığında transit bir ülke olması nedeniyle şu önerilerde bulundu:
"Uluslararası yolcu transit noktalarının uyarılması, uyarı sistemlerinin ve alarmlarının kurulması gerekiyor. Havaalanı girişlerinden itibaren sıkı bir denetim olmalı, ancak gördüğüm kadarıyla yokmuş gibi davranılıyor.”
ÇİÇEK AŞISI KORUYOR MU?
Maymun çiçeği virüsünün, çiçek hastalığına göre daha hafif seyirli olduğunu ve başlangıçta hayvandan insana geçtiğini belirten Prof. Dr. Davutoğlu Şenol, dünyada virüse ilişkin ilk bildirimin 1970'te yapıldığını söyledi.
İlk olarak hayvandan insana bulaşan virüsün, insandan insana yayılımının güçlü olmadığını, dolayısıyla, bölgesel olarak etkili olduğunu ifade eden Şenol, çocuklukta yapılan dünyadaki en eski aşı olan çiçek aşısının maymun çiçeği virüsüne karşı koruduğunu açıkladı.
"MAYMUN ÇİÇEĞİ VİRÜSÜNE KARŞI ONAY ALMIŞ AŞI VAR"
Maymun çiçeği virüsüne karşı onay almış, canlılığı azaltılmış bir aşının olduğunu söyleyen Prof. Dr. Davutoğlu Şenol, "Afrika'dan bildirimler gelmesiyle eş güdümlü olarak elimizde de çiçek aşısı teknolojisi olduğu için maymun çiçeği virüsüne karşı onaylı bir aşı olduğunu söyleyebilirim" dedi.
Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol, çiçek aşısının maymun çiçeği virüsüne karşı koruma sağlaması nedeniyle bu zamana kadar virüsün Afrika dışına taşmadığını ve bulaşma hızının düşük olduğunun düşünüldüğünü söyledi.
Aşının hayati öneme sahip olduğuna dikkat çeken Davutoğlu Şenol şunları kaydetti:
"Artık aşısız nüfus çoğalıyor, büyüyor ve seyahatlerimiz artıyor. Üstelik pandemi nedeniyle baya bir değişime uğradık. Hem bağışıklık sistemlerimiz, hem davranış biçimlerimiz, hem de bağışıklık sistemimizi yönlendiren mikroorganizmalar değişime uğradı."
AŞI KARŞITLARIYLA MÜCADELE
Şenol, aşılı bedenlerin bulaşıcı hastalıklara direncinin, aşısız bedenlerin direncinden çok daha fazla olduğunu ve eğitimli bir bağışıklık sistemi vaat ettiğini belirtti. Şenol aşı karşıtlarına ilişkin olarak ise şu vurguyu yaptı:
"Aşı safsatacılarıyla mücadele etmek gerekiyor. Türkiye'de yayılımla ilgili yeterli önlem alınmazsa bizi çok sıkıntılı bir durum bekliyor olacak."
PANDEMİYE DÖNECEK Mİ?
Özellikle sosyal medyada kullanıcılar maymun virüsünün pandemiye dönüp dönmeyeceği üzerine tartışıyor. Konuya ilişkin "Pandemiye dönebilir demek şu anda mümkün değil" diyen Şenol hastalığa ilişkin detayları şu şekilde aktardı:
"Bulaşma çok yakın temas gerektiriyor. Dediğim gibi elde bir aşı hali hazırda var. Bir pandemi haline gelmemesi için yeterince zamanımız var. Covid salgınındaki gibi telaşlı değiliz ama bu zamanı kullanmayan ülkelerde küme salgınlar görülebilir. Aslında hafif seyirli diyoruz ama karakteri nasıl? Çocukları nasıl etkileyecek? O yüzden çok dikkatli olmak lazım. Eğer bu virüs yayılımını hızlandırırsa ulusal, bölgesel olgu kümeleri sıkıntılı bir sürece neden olabilir. Görüldüğü gibi Avrupa alarma geçmiş durumda. İngiltere, dar halka aşılanma dediğimiz, temaslılara aşı yapmaya karar verdi ve kabul edenlere aşıyı yapıyor. Belçika, alarmlarını kurdu ve bütün sınır muhafızlarını ve hekimleri alarma geçirdi."
"AŞIYA ERİŞİM SÜRECİ BAŞLATILMADI"
"Bizim için şu an iki önemli konu var. Birinci olgu tanımlama süreci. Sınır taramaları ile özellikle Afrika’ya ve ilk vakalarını tanımlamış ülkelere seyahati olanların bilgilendirilmesi. Gribal belirtileri ve bulguları olanların sağlık merkezlerine başvurmalarının istenmesi ve sağlık merkezlerinin buna hazır hale getirilmesi. İkinci olarak ise olguyu tanımlayınca temaslıları bulmamız gerekir. Elimizde bir aşı olmadığını ve aşıya erişimle ilgili bir süreç de başlatılmadığını düşünüyorum. Temaslılarla ilgili hemen bir politika geliştirmemiz lazım ki öngöremediğimiz yayılımı önlemiş olalım."
COVİD VE MAYMUN ÇİÇEĞİ VİRÜSÜ
Koronavirüsün başlangıçta bir semptom olduğunu, belirten Şenol, sürece ilişkin şu hatırlatmalarda bulundu:
"Ağır hasta iyileşmediği ya da önleyici tedbirleri erken devreye sokma refleksini geliştirmediğimiz sürece çok ciddi bir süreç olacak dedik. Dolayısıyla yeterince önlem almayan ülkeler bunun sıkıntısını çekebilirler. Şu anda bir şey öngörebilmek mümkün değil ama ciddi bir sağlık durumu bu."