Kemoterapi ilaçlarının yan etkileri en fazla el ve ayaklarda görülüyor

Dünya çapında önemli halk sağlığı problemlerinden olan kanser ile ilgili önemli bilgilendirmelerde bulunan Podolog Özlem Demir, kanser tedavisinde kullanılan kemoterapi ilaçlarına dikkat çekerek, yan etkilerinin en fazla el ve ayaklarda görüldüğünü söyledi.

İHA

Kanser hastalığının tedavisinde kullanılan kemoterapi ilaçlarının farklı etkileri olduğunu belirten Podolog Özlem Demir, bu ilaçların hücre bölünmesi üzerindeki yan etkilerinin, insan vücudunda en hızlı çoğalan deri ve tırnak hücrelerinde yoğunlaştığına dikkat çekti.

"TIRNAK BATMASI PROBLEMLERİNE RASTLIYORUZ"

Demir, “Kemoterapi sonrasında el, ayak sağlığını bozan örneğin ayaklarda deri ve tırnak mantarının görülmesi ve buna bağlı şekil bozuklukları nedeniyle tırnak batması problemlerine sıkça rastlıyoruz. Topuklarda çatlamaların oluşması, el, ayak tırnaklarında renk değişiklikleri (koyulaşma veya sararma), kolay kırılmalar, dikey veya yatay çizgilenmeler veya el, ayak sendromu hastalığında olduğu gibi şişlik, kızarıklık, soyulmaların ayrı bir tedavi gerektirir” dedi.

Kanser hastalarının el, ayak bakımının önemli olduğunu kaydeden Demir, zamanında önlem almanın hastaların hem kanser tedavileri sırasında hem de tedavi sonrasında karşılaşabilecekleri problemlerden korunmasını sağlayacağını söyledi. Kanser tedavisindeki yan etkilerin genellikle tedavinin üçüncü veya dördüncü küründen sonra gözlendiğini ve ilaç dozunun düşürüldüğü evreden en geç dört hafta sonrasında da iyileşmenin başladığını ifade eden Demir, özellikle ilacın el, ayaklarda yığılması sebebiyle avuç ve ayak tabanlarında kızarıklık, soyulma, şişlik, büller ve ağrı görmeye alınabilecek önlemleri anlattı.

8-10 BARDAK SU İÇİLMELİ UYARISI

Hastalara, tedavi sonrası el-ayaklarda sürtünmenin en aza indirilmesi ve travmaya neden olabilecek ağır egzersizlerden kaçınılmalarını öneren Demir, basınç noktalarını korumak için yumuşak tabanlı çoraplar ve ayakkabıların tercih edilmesi, bileği sıkan sıkı giysiler, bilezik veya yüzük gibi takıların kullanılmaması, cilde bant yapıştırmaması, özellikle ellerin nemlenmesini sağlamak amacıyla ürea içerikli solüsyonlar kullanılması ve günde en az 8-10 bardak su ve sıvı içilmesi yönünde de uyarılarda bulundu.