Kalp krizine basit çözüm! Temizlik yaparken bile riski azaltmak mümkün

Bilinenin aksine gün içerisinde yaptığınız rutin egzersizler kalp krizi riskinin önüne geçebilir.

cumhuriyet.com.tr

Otobüs durağına yürümek veya ev işleri gibi günlük fiziksel aktivitelerin büyük çoğunluğu (%97) 10 dakikadan kısa süren minik egzersizler.Yapılan güncel araştırmalar, merdiven çıkmak veya yürümek gibi günlük aktivitelerin kalp krizi, felç ve hatta erken ölüm riskini azaltmaya yardımcı olabileceğini öne sürüyor. Bulgulara göre, en az bir ila üç dakika boyunca tutarlı bir şekilde hareket etmek, bir dakikadan kısa süren çok kısa süreli hareketlere kıyasla önemli ölçüde daha fazla fayda (%29 daha düşük) sağlıyor.

 

Uzmanlar, kısa süreli tesadüfi etkinliklerin sağlık açısından kalıtsal faydaları olduğunu, ancak hareketlerden yeterli verimi almak için günlük rutininize yedirmeniz gerektiği vurgusunu yapıyor. Spor yapmaya üşenen ya da zaman ayıramayanlar için iyi bir alternatif olan rutinler, uzun süreli yapıldığında çok daha olumlu sonuçlar doğuruyor.Avustralya'daki Sidney Üniversitesi Charles Perkins Merkezi'nden Profesör Emmanuel Stamatakis yaptığı açıklamada: "Merdivenlerden çıkmaktan yerleri hızlı bir şekilde paspaslamaya kadar, tüm rutin hareketlerin vücudunuza çok büyük faydaları var. Sağlığımız için, tesadüfi etkinliklerin bu kadar kısa sürelerde büyük etkiler göstermesi kulağa inanılmaz gelse de çalışmalarımız, söylemlerimizi doğruluyor' dedi.

 

The Lancet Public Health'de yayımlanan bir çalışma ise profesörün sözlerini doğrular nitelikteydi. Araştırmacılar, %15'in üzerinde kuvvetli aktivite kuralı uygulayan bir grup insan ile yalnıcza rutin egzersizler yapan başka bir grubu kıyasladı. Birleşik Krallık Biobank veritabanındaki 42 ila 78 yaşları arasındaki 25.241 kişinin taktığı bilek cihazlarından elde edilen verileri ve egzersiz yapmadıklarını söyleyen kişilerin yedi günlük fiziksel aktivite düzenlerini analiz etmek için yapay zeka kullanıldı. Çalışma, fiziksel aktivite sürelerinin uzunluğunun ve yoğunluğunun sağlık durumuyla nasıl bağlantılı olduğunu belirlemek için yaklaşık sekiz yıl boyunca insanları takip ederek bu fiziksel aktivite kalıplarını sağlık kayıtlarıyla ilişkilendirdi.