Fabrikasını can dostlarına açtı: 36 köpek, 7 kedi var

İzmir'in Bornova ilçesinde, iş insanı Can Şafak Uzsoy (58), fabrikasında, yaralı, felçli, şiddet görmüş ya da sokağa terk edilmiş 36 köpek ve 7 kediye bakıyor. Uzsoy, "Biz bu kadar küçük ölçekli bir şirkette, bu kadar can dostuna bakabiliyorsak, birçok kurum ve kuruluş da en az bir kedi veya köpeğe ekstra masrafa girmeden bakabilir. Tabii bu sevgi işi, empati işi" dedi.

DHA

Kimya fabrikası sahibi evli ve 1 kız çocuğu babası Can Şafak Uzsoy, çocukluktan itibaren hayvansever bir ailede büyüdü.

Çocukluğu can dostları arasında geçen, 3 kedi ve 2 köpekle büyüyen Can Şafak Uzsoy, hayatının ilerleyen dönemlerinde de onlardan kopmadı. Aksine onlarca sokak hayvanına hamilik yapmaya başladı.

Yaralı, hasta veya dışlanmış olan 36'sı köpek ve 7'si kedi olmak üzere 43 sokak hayvanına umut oldu. Fabrikasının kapılarını can dostlarına açan Uzsoy, beslenme, tedavi ve bakım masraflarının dışında çalışanlarıyla birlikte sevgi ve ilgi gösterdiği bu hayvanların, yaşadığı zorlukları geride bırakmalarına olanak sağladı.

Yaşadıkları travmaları geride bırakan sokak hayvanları fabrikada özgürce dolaşıyor, çalışanların ilgi ve sevgisiyle huzurlu bir şekilde yaşam sürüyor.

'BU CAN DOSTLARI TRAVMALAR ATLATTI'

Fabrikada ilk olarak birkaç sokak köpeğine bakarak bu işe başladığını belirten hayırsever iş insanı Can Şafak Uzsoy, şöyle konuştu:

"Daha sonra etrafta gördüğümüz muhtaç, yaralı ve hasta can dostlarını toparlayıp tedavi ettik ve bünyemize kattık. Bugün, sokaktan kurtarılmış ve ayrı ayrı hikayesi bulunan 36 köpek ile 7 kedimiz var. Hepsi muhtelif yerlerden gelerek aramıza katıldı. Hiçbiri planlı değildi. Mesela, 'Paşa' var. Bir kangal köpeği. Yavruyken, sanayi girişinde gördüm. Gençlik hastalığı nedeniyle tedavisi pahalı olduğu için sahibi sokağa terk etmiş. Arka ayakları tutmuyordu. Ön ayaklarıyla, diğer sokak köpeklerinden kaçmaya çalışıyordu. Kucaklayıp getirdim. Fizik tedavisini yaptırdık.

Çok uzun sürdü ve masraflıydı. Yürümesi için özel aparatlar aldık. İyileşti. Şimdi, sabahları bizimle yürüyüşe geliyor. Biraz yalpalıyor ama halinden gayet mutlu. Hiçbir sıkıntısı yok. Bir diğer köpeğimiz ise 'Güçlü'. Onun da hikayesi dramatik. Çok ağır bir hastalıktan sonra felç geçirmiş. Sadece başını oynatabiliyordu. Boynundan aşağısını kıpırdatamıyordu. Sahibi, bu hale gelince barınağa bırakıp başka bir köpek almış. Uzun süren fizik tedavi sonrası yürüyebilir hale geldi. Bir diğer köpeğimiz 'Şeker.' Sahibi, çok havladığı gerekçesiyle üzerine kaynar su dökmüş. Hemen onu aldık. İnsanlardan çok korkuyordu. Yabancı biri geldiği zaman halen tehdit olarak algılıyor, savunmaya geçiyor. Bizimle ise çok mutlu. Burada kankası kedi 'Mike' ile oyun oynuyor. Bütün bu can dostlar kedi olsun köpek olsun travmalar atlattı ve burada rehabilite oldu."

'BİRÇOK KİŞİYE HAYVAN SEVGİSİNE AŞILADIK'

İşletmedeki çalışanlarla vakit geçirmelerinin rehabilitasyonlarına katkı sağladığını belirten Uzsoy, "Onları cehennemden alıp, cennete getirdik. Burada mutlu, mesut yaşıyorlar. Onlar personelimizden, çalışanlarımız da can dostlarımızla birlikte olmaktan çok mutlu. Kedi, köpek, insan hep beraber iç içeyiz. Koltukların üstünde, masanın üstünde, fotokopi makinesinin üstünde dolaşıyorlar ve yatıyorlar. Bazen bazı müşterilerimiz, şaşırabiliyor. Sonra çoluk çocuk gelip buradaki hayvanları ziyaret edip seviyorlar. Birçok kişiye hayvan sevgisine aşılamış olduk" dedi.

'SEVMEYEBİLİRSİN AMA BESLEYENLERE ENGEL OLMA'

Bu kadar sokak hayvanının bakımının masraflı olduğunu belirten Uzsoy, "Maddi olarak ciddi yük. Ama değer. Yeter ki gücümüz olsun. En çok korktuğum bir gün bunlara bakamayacak duruma gelmek. Veterinerlerin en iyi müşterisiyiz. Ama her şeye değer. Bir ara 16 köpeğimiz vardı. Yeter artık daha fazla hayvanın bakımını üstlenmeyelim diye düşündüm. Ama bugün 36 köpeğimiz oldu. Çünkü muhtaç olan bir hayvanı görmemezlikten gelemiyorum. Alıyorum, getiriyorum, iyileştiriyorum. Ayrıca birçok sokak hayvanını da sahiplendirdik. 100-150 hayvanı sahiplendirmişimdir. Hala o kişilerle kontak halindeyiz. Burada vermeye çalıştığım mesaj şu; biz bu kadar küçük ölçekli bir şirkette, 36 köpek ve 7 kediye bakabiliyorsak birçok kurum ve kuruluş en az bir kedi veya köpeğe ekstra masrafa girmeden bakabilir. Tabii bu sevgi işi, empati işi. Bir de şunu söylemek istiyorum. Beslemeyebilirsin, sevmeyebilirsin ama besleyenlere engel olma ve hayvana da zarar verme" diye konuştu.

Uzsoy, sokaktan kurtardıkları can dostlarını vakit kaybetmeden kontrolsüz çoğalmaları engellemek adına kısırlaştırdıklarını da söyledi.

POZİTİF ENERJİ YÜKLÜYORLAR, ÇOK MUTLUYUZ

Fabrika çalışanı Yunus Emre Bayram (33), "İşletmede 7 yıldır çalışıyorum. Buradaki can dostlarla iç içe olmak, enerji veriyor. Buraya geldiğim zaman bende üzüntü, keder sıkıntı kalmıyor. Onların yanaşıp sevgisini göstermesi bizi daha çok mutlu ediyor. Bütün herkese, bütün çalışanlara, bütün işverenlere aynı şekilde destekçi olmalarını tavsiye ediyoruz. İnşallah bütün işverenler, çalışanlarına bu şekilde imkan sağlar da onlarda bu şekilde güzel hayvanlarla beraber vakit geçirirler" dedi.

Bir diğer işletme çalışanı İknur Kula (45), "25 yıldır bu şirkette çalışıyorum. İlk başladığımda bu kadar hayvan yoktu. Onlarla çalışmak çok keyifli. Yoğun tempoda onlara vakit ayıramadığımızda, hemen yanımıza gelip, bizi o anki ambiyanstan çıkarıp, pozitif enerji yüklüyorlar. Biz onlarla çok mutluyuz" diye konuştu.