'Epilepsi, çocuklarda 16 yaşa kadar en sık görülen nörolojik hastalık'

Halk arasında 'sara hastalığı' olarak da epilepsi, beynin bir bölgesindeki hücrelerin anormal elektrik sinyali yollamasıyla ortaya çıkıyor. Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 1’inin epilepsi hastası olduğu biliniyor. Dr. Öğretim Üyesi Emir Ruşen, epilepsi hastalığının belirtilerine ve tedavi yöntemlerine dikkat çekti.

DHA

Dünya üzerinde yaklaşık olarak 65 milyon insanda görülen epilepsi hastalığının, toplumda görülme sıklığının, Türkiye'de ve dünyada yüzde 0.5 – yüzde 1 arasında olduğunu hatırlatan Dr. Öğretim Üyesi Emir Ruşen, epilepsinin çocuklarda 16 yaşa kadar en sık görülen nörolojik hastalık olduğuna dikkat çekti.

8 Şubat Dünya Epilepsi günü nedeniyle açıklamalarda bulunan Dr. Emir Ruşen, sara olarak da bilinen epilepsinin herhangi bir yaş ve zamanda ortaya çıkabildiğine ancak ilk 16 yaşa kadar ve 65 yaşından sonra görülme sıklığı arttığını belirtti.

Hastalığın sık görüldüğü çocuk yaşlarda anne ve babanın gözlemlerinin teşhis için önemli rol oynadığını söyleyen Dr. Emir Ruşen, “Çocuğun arada bir ağzını şapırdatması, kol ve bacaklarında ani sıçramalar-irkilmeler olması, burnuna kimsenin duymadığı kötü koku gelmesi (örneğin yanmış lastik kokusu) veya çocuğun arada bir gözünün dalması, bir yere birkaç saniye boş boş bakması gibi durumlar gözlenmesi durumunda ailelerin bir nöroloji hekimine başvurmaları hayati önem taşır” açıklamalarında bulundu.

“VÜCUTTA KASILMA, UYUŞUKLUK, AĞIZDAN KÖPÜK GELMESİ BELİRTİLER ARASINDA”

Dr. Emir Ruşen, dünyada en sık görülen kronik hastalıklardan epilepsinin doğru teşhis ve tedaviyle yok edilebileceğini söyleyerek belirtileri hakkında bilgi verdi.

Epilepside beyinde bulunan nöronlarda ani ve kontrolsüz boşalmalar (deşarjlar) olduğunu anlatan Dr. Emir Ruşen, “Aniden ortaya çıkan epilepsi nöbetleri, beynin tümüne ya da bir bölümüne yayılarak bilinç kaybı ile birlikte şaşkın ve istemsiz hareket bozuklukları, görme ve işitme kaybı oluşturabilir. Vücutta kasılmalar, aralıklı bayılmalar, uyuşukluk, korku, panik, gözlerin sabit bir noktaya bakması, şaşkın bakış, şuur kaybı, ağızdan köpük gelmesi, çenenin kilitlenmesi kronik bir rahatsızlık olan epilepsinin en önemli belirtileridir” dedi.

Epilepsinin nöbetler halinde gelen bir hastalık olduğuna dikkat çeken Dr. Emir Ruşen, nöbetler dışında hastanın tamamen sağlıklı bir insan olduğunu belirtti.

“GERÇEK SEBEP PEK ÇOK FAKTÖRE BAĞLI OLABİLİR”

Epilepsi nöbetlerini tetikleyen pek çok farklı etken olabileceğine söyleyen Dr. Emir Ruşen, doğum travmaları, kafa travmaları, zor doğum öyküsü, beyin damarlarında görülen anormallikler, yüksek ateşli hastalıklar, kan şekerinin aşırı düşmesi, kafa içi tümörleri ve beyin iltihapları olan kişilerin nöbet geçirmeye yatkınlık gösterdiğini dile getirdi. Ayrıca genetik faktörleri de göz ardı etmemek gerektiğine değinerek, yakın akrabalarında epilepsi hastası bulunan kişilerde bu hastalığın gelişimi için bir risk taşıdığını ifade etti. 

“DÜZENLİ TAKİP VE İLAÇLA TEDAVİ EDİLEBİLİR”

Epilepsi tanısı koymak için nöbet şeklinin iyi tarif edilmesi gerektiğini vurgulayan Dr. Ruşen, bu nedenle nöbeti gören kişilere ihtiyaç olduğunu belirtti. Dr. Ruşen, “Hastalık çocuk veya erişkin nörologları tarafından takip edilir. Hastayı tanı koymak için EEG, MR, bilgisayarlı tomografi ve PET gibi tetkikler istenebilir” diye konuştu. Epilepsi hastalığının tedavisi mümkün olup, ilaç tedavisiyle nöbetlerin önüne geçilebilmektedir” diyerek düzenli takip ve ilaç kullanımının aksatılmaması uyarılarında bulundu.

“SPOR YAPIN, SAĞLIKLI BESLENİN, ALKOL VE SİGARADAN UZAK DURUN”

Epilepsi hastalarının dikkat etmesi gerekenler hakkında da bilgi veren Dr. Ruşen, “Kontrolsüz nöbetler ve hayatınız üzerindeki etkileri zaman zaman bunaltıcı olabilir veya depresyona yol açabilir. Ayrıca stresi yönetmek, alkollü içecekleri sınırlamak ve sigaradan kaçınmak gibi sağlıklı yaşam seçimleri yapılmalıdır” şeklinde konuştu.

Doğru ilaç kullanımının önemine de değinen Dr. Ruşen, “Uyku almak da önemlidir. Uyku eksikliği nöbeti tetikleyebilir. Egzersiz yapmak, fiziksel olarak sağlıklı kalmanıza ve depresyon azalmasına yardımcı olabilir” diye konuştu.

EPİLEPSİ HASTALARI BU MESLEKLERİ YAPAMAZ

Dr. Emir Ruşen, epilepsi hastalarının dikkat gerektiren bazı meslekleri yapamayacaklarını belirterek, “Pilotluk, dalgıçlık, cerrahlık, kesici ve delici makinelerle çalışan meslekler, yüksekte çalışmayı gerektiren meslekler, dağcılık, araç sürücülüğü, itfaiyecilik ve silah kullanmayı gerektiren polislik ve askerlik gibi meslekleri yapamaz. Ayrıca epilepsi hastalarının iş yerlerine hastalıkla ilgili durumlarını bildirmeleri gerekir” dedi.

“EPİLEPSİ HASTALARININ KOVİD-19 AŞISI OLMALARI ÖNERİLİYOR”

Dünya Sağlık Örgütü’nün epilepsi hastalarının özel bir engeli olmaması durumunda aşı olmayı önerdiğini söyleyen Dr. Ruşen, epilepsili olmanın COVID-19 aşısına karşı yüksek yan etki riski olduğunu gösteren bir bulgu bulunmadığını dile getirdi.

Epilepside COVID-19 enfeksiyon riskleri aşının potansiyel risklerinden çok daha ağır göründüğüne işaret eden Dr. Ruşen, “Diğer aşılarda olduğu gibi COVID-19 aşısı sonrası da ateş görülebilir. Bu durum bazı kişilerde epilepsi eşiğini düşürebilir. Parasetamol gibi ateş düşürücü ilaçların aşı sonrası alınması riski azaltabilir” ifadelerini kullandı.

Ruşen, Aşı olmadan önce hastaların ilgililere durumları hakkında bilgi vermelerinin de önemli olduğunu belirtti.