Bülent Ersoy kimdir? Bülent Ersoy'un babası neden hayatını kaybetti?
Bülent Ersoy kimdir? Bülent Ersoy'un babası Fikret Erkoç neden öldü? Bülent Ersoy babasının mezarı başında ne dedi?
cumhuriyet.com.tr1952 yılında İstanbul'da doğan Bülent Ersoy, sanat hayatına özel müzik dersleri alarak başladı
1974'te Maksim Gazinosu'nda sahneye çıkan Ersoy, Çıkardığı klasik uzun çalar "Tuti-i Mucizeyi Guyem Ne Dersem Lâf Değil" adlı plakla rekor satış elde etti. Maksim Gazinosu'nun sahibi Fahrettin Aslan, Bülent Ersoy'u assolist olarak çıkarmaya karar verdi. Ancak gerçek soy ismi Erkoç olan sanatçının soyadı Müjdat Gezen tarafından Ersoy olarak değiştirildi.
BÜLENT ERSOY'UN YASAKLI DÖNEMİ
Ağustos 1980'de İzmir Fuarı'nda seyircilerden gelen tezahürat sonrası göğüslerini açınca İzmir Cumhuriyet Savcılığı, hakkında soruşturma açtı. Eylül 1980'de Kordon'daki evinde bir hâkime hakaret ettiği gerekçesiyle tutuklanarak Buca Cezaevi'nde tutuklu kaldı. 12 Eylül darbesi sonrası Haziran 1981'de dönemin İç İşleri Bakanı Selahattin Çetiner tarafından çıkartılan kanunla beraber transseksüel sanatçılarla birlikte sahne yasağı aldı. Yasağı 8 Ocak 1988 tarihinde kaldırıldı.
BÜLENT ERSOY'UN CİNSİYET DEĞİŞTİRME SÜRECİ
14 Nisan 1981'de Londra'da geçirdiği cinsiyet değiştirme ameliyatı oldu. Ancak o dönem Türkiye cinsiyet değişikliğini tanımıyordu. 1983'te Danıştay, Bülent Ersoy'un "hukuken erkek olduğuna ve gazinolarda ancak erkek kıyafeti ile sahneye çıkabileceğine" karar verdi. 'Pembe nüfus kağıdı' alması yıllar sonra, sahne yasağını da kaldıran dönemin başbakanı Turgut Özal'ın öncülüğünde 1988'de çıkartılan, cinsiyet değiştirmeye izin veren kanun sayesinde oldu.
Bülent Ersoy yasaklı olduğu yıllarda çeşitli Avrupa ülkelerinden vatandaşlık teklifi aldı. 1989 yılında Adana'da verdiği bir konser sırasında bir seyirciden gelen "Çırpınırdı Karadeniz" adlı isteği okumadığı için kurşunlanarak bir böbreğini kaybetti.
Bülent Ersoy, 1980 yılında London Palladium'da ve 1983 yılında Madison Square Garden'da sahne alan ilk Türk sanatçısı olmuştur. 30 Mart 1997'de ise Ümmü Gülsüm'den sonra, etnik müzik sazlarıyla Olympia müzikholünde sahne alan ilk Türk sanatçı olmuştur. Bülent Ersoy ayrıca Ajda Pekkan ve Dario Moreno'dan sonra Olympia'da konser veren ilk Türk sanatçısı olmuş, sahnede elli kişiden oluşan orkestrasıyla dört saat süren bir program sunmuştur.
BÜLENT ERSOY HAKKKINDA AÇILAN DAVALAR
Deniz Baykal tarafından açılan dava
Bülent Ersoy, 2005 yılında bir magazin programında geçmişte kendisine konulan sahne yasağının kaldırılması için girişimde bulunduğu anlatırken “12 Eylül döneminde sahne yasağımın kaldırılması için şimdi bir parti genel başkanı olan kişi benden servet istedi.” dedi. Bu açıklamanın ardından DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar söz konusu liderin kendisi olmadığını belirterek “Sağ parti lideri olduğunu söyleyemem.” dedi. Bunun üzerine gözler dönemin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'a çevrildi.
Baykal, o dönemde avukatlık yaptığını vurgulayarak Bülent Ersoy'un kendisine danışmak amacıyla telefon ettiğini ve yalnızca 2 dakika görüştüğünü, ayriyeten para konusuna dair hiçbir şey konuşulmadığını söyledi. Bunun üzerine Bülent Ersoy basın toplantısı düzenledi. Ersoy, yaptığı açıklamalarda Kemancı şarkısının söz yazarı Mehmet Yüzüak'ı şahit göstererek Ankara'da Dedeman Oteli'nin arkasındaki bir ofiste Deniz Baykal ile yüz yüze görüştüğünü iddia etti ve “Hatta Deniz Bey'in üzerinde gri bir takım vardı. Bu kadar ayrıntıyı hatırlıyorsam, bugünün 1 trilyonu eden 100 milyonu istediğini de hatırlayabilirim.” dedi. Ayrıca buluşmaya aracılık eden kişinin İnci Baba olarak bilinen ünlü mafya babası Mehmet Nabi İnciler olduğunu iddia etti. Ek olarak Baykal'ın kendisinden istediği 100 milyon liranın sırf avukatlık ücreti mi olduğunu, yoksa sahne yasağının kaldırılması için çeşitli kişilere rüşvet olarak dağıtılmak için mi kullanılacağını bilmediğini söyledi.
Bu basın açıklamasının ardından Deniz Baykal, hem rüşvet hem de mafya imasından dolayı kişilik haklarını ihlal ettiği iddiasıyla Bülent Ersoy'a 300 bin liralık tazminat davası açtı.[ Dava sonunda mahkeme, Ersoy'a para cezası verdi ancak Ersoy karara itiraz edince dava Yargıtay'a taşındı. 25 Mart 2008'de Yargıtay, yerel mahkemenin kararını onayarak Bülent Ersoy'un, Baykal'a faiziyle birlikte 15 bin lira manevi tazminat ödemesine hükmetti.
Askerlik hakkındaki görüşleri sebebiyle açılan dava
26 Şubat 2008'de Popstar Alaturka adlı şarkı yarışmasında, TSK'nın Irak'ın kuzeyine yaptığı bir askerî operasyon sırasında gerçekleşen 15 can kaybını “Tamam vatan bölünmez, bilmem ne olmaz; ama göz göre göre de bu çocukları bütün analar doğursun, toprağa versinler. Bu mu yani? Şehitler ölmez vatan bölünmez, hep aynı klişe laflar. Hep bunu söylüyoruz zaten. Çocuklar gidiyor, kanlı gözyaşları, cenazeler... Klişeleşmiş laflar...” cümleleriyle eleştirmişti. Aynı programda kendisi gibi jüri üyesi olan Ebru Gündeş'le de polemik yaşamıştır.
Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı, bu sözleri üzerine Bülent Ersoy hakkında ‘halkı askerlikten soğutma’ suçunu işlediği iddiasıyla soruşturma başlattı. Ancak mahkeme, Ersoy'un sözlerini fikir özgürlüğü olarak gördü ve beraat kararı verdi.
BÜLENT ERSOY'UN EVLİLİKLERİ
Bülent Ersoy'un ilk eşi Cem Adler'dir. Bülent Ersoy Cem Adler ile evliliğini1 998 yılında gerçekleştirdi. Bu evlilik 1 sene sürdü. Ersoy, ikinci evliliğini Armağan Uzun ile yaptı. Bu evlilik de sadece 1 sene sürdü.
BÜLENT ERSOY'UN BABASI NEDEN ÖLDÜ?
Eylül ayında evinde düşerek apar topar hastaneye kaldırılan Fikret Erkoç 5 Ekim 2021'de hayatını kaybetti. Bülent Ersoy'un babasının cenazesinde çekilen görüntüler 7 ay sonra gündeme geldi. Görüntülerde Ersoy'un babasının mezarının kazıldığı sırada yanında bulunan kişilerle ''Dar değil mi? E ben ne olacağım? Ben standarda sığmam ki" sorularını yönelttiği görülüyor. Ersoy'un sorusuna yanındaki kişilerden biri ''Seninkini daha büyük yapacağız'' cevabını veriyor. Bülent Ersoy'un babasının mezarı başındaki bu diyaloğu sosyal medyada gündem oldu.