45 yıllık gizem: Elvis Presley’in yaşadığını iddia ettiler

45 yıl önce kalp krizi nedeniyle yaşamını yitiren Hollywood yıldızı, 'Rock'n Roll Kralı' Elvis Presley'in ölümünün ardından ortaya atılan komplo teorilerinin ardı arkası kesilmiyor. 

TABUTTA YATAN PRESLEY'İN BALMUMU HEYKELİ!

Milliyet'te yer alan habere göre, 1977 yılında hayata gözlerini yuman Elvis Presley'in ölümünün ardından cenazesine katılanlardan bazıları tabuttaki kişinin o olmadığını iddia ettiler. Tabutun içindeki adamın burnunun, kaşlarının ve en önemlisi görünüşünün Elvis Presley'e çok fazla benzemediğini hatta tabutun içinde Elvis'in balmumundan yapılmış heykeli olabileceğini düşündüler.

Görünüşünün yanı sıra mezar taşında da bir gariplik olduğunu iddia edenler ortaya çıktı. Çünkü Elvis Presley'in mezarında 'Elvis Aaron Presley' yazıyordu ancak Elvis'in ikinci adı Aaron değil, Aron'dı. ABD'de Gallup araştırma şirketi tarafından 1997 yılında yapılan bir araştırma ise Elvis'in yaşadığına inanan yüzde 4'lük kesim için bu ayrıntının çok önemli olduğunu söylüyordu.

'SİYAH HELİKOPTER' TEORİSİ

Bazı komplo teorisyenlerine göre ise Elvis Presley'in cesedi bulunmadan saatler önce Graceland'e inen siyah bir helikopter onu Bermuda'ya kaçırmıştı. Ayrıca Elvis'in öldüğü gün kaldığı otellere giriş yaparken kullandığı takma ad olan Jon Burrows adına Memphis'ten Arjantin'e alınmış bir uçak biletinin olması da çok şaşırtıcıydı.

2016 yılında Graceland'de sakallı bir adamın beyzbol şapkası taktığı ve birçok hayranının o adamın Elvis Presley olduğuna dair iddiaları gündeme gelmişti. Hatta bunun ardından Elvis Presley'in Graceland'da saha bekçiliği yaptığı düşünülmüştü.

Elvis Presley'in ölümüyle ilgili en ilginç iddialardan biri de 1990 yılında vizyona giren 'Evde Tek Başına' filminin bir sahnesiyle bağlantılıydı. İddialara göre filmin havaalanında geçen bir sahnesinde Kate Mccallister adlı karakterin arkasında duran kişi Elvis Presley'in ta kendisiydi.

O yıllarda havaalanı sahnesi o kadar çok konuşuldu ki konuyla ilgili filmin yönetmeni Christopher Colombus, "Bu insanlar o adamın Elvis Presley olduğuna ikna oldular. Ölü numarası yaptığını ve şov dünyasını hâlâ sevdiği için Evde Tek Başına'da figüran olduğunu düşündüler. Şu adama bakın, o Elvis Presley değil!" açıklamasını yapmak zorunda kaldı.

AJAN OLDUĞU İDDİASI

Teoriler arasında Elvis Presley'in mafyadan kaçmak için ölmüş gibi yaptığı da vardı. Gail Brewer-Giorgio 1988 yılında kaleme aldığı "Elvis Yaşıyor mu?" adlı kitabında Elvis Presley'in tanık korumasına girmiş olabileceğini düşündüren FBI belgelerini inceledi.

Kitapta Elvis Presley'in 'Kardeşlik (The Fraternity)' adlı bir suç örgütüne sızmak için gizli bir ajan olarak görevlendirildiği ancak köstebek olduğundan şüphelenildikten sonra ortadan kaybolmak zorunda kaldığı iddia ediliyordu.

TIME dergisine konuşan yazar Giorgio, Elvis Presley'in FBI için çalışmış bir kahraman olduğunu düşündüğünü söyledi. Giorgio, "Elvis'in bugün hâlâ yaşayıp yaşamadığını bilmiyorum. Ancak Elvis 16 Ağustos'ta ölmedi. Bundan eminim" ifadelerini kullandı.

Giorgio'nun ulaştığı FBI belgeleri ve yaptığı mülakatlara göre 'The Fraternity' örgütü onun FBI adına çalışan bir muhbir olduğunu anladığında Presley, FBI tarafından korunma programına alınmış olabilirdi. Koruma altına alınan Presley de örgütün ölüm tehditlerinden kaçmak ve sorunu kökünden çözmek için herkesin öldüğüne inanmasını istemişti.

Yazar Giorgio'nun bu iddiasını cenazede tabuttaki kişinin Elvis'e benzemediği iddiaları da güçlendirdi. Ancak FBI Giorgio'nun bahsettiği iddialarla ilgili şu ana kadar hiçbir cevap vermedi.

'Elvis Şifresi Çözüldü' kitabının yazarı Patrick Lacy'e göre ise Elvis Presley'in ölümünün ardından yıllar sonra incelenen FBI dosyalarının hiçbirinde onun muhbirlik yaptığına ilişkin hiçbir kayıt yoktu. Lacy, TIME dergisine verdiği röportajda, "Görgü tanıkları, adli tıp kayıtları, tüm kanıtlar Elvis Presley'in öldüğünü kanıtlıyor. Düşünüldüğü gibi Elvis Presley'in ölümü sahte olsaydı yüz binlerce insanın ve kurumun susturulması gerekirdi" dedi.