Yurttaşlar 1 ay sonra işsiz kalma tehlikesiyle karşı karşıya: 'TYP çalışanları kadroya alınsın"

6 Şubat depremleri sonrası binlerce yurttaş işsiz kaldı. Geçimini sağlamak için İŞKUR’un Toplum Yararına Program’ına (TYP) yönelen yurttaşlar, şartların geçici olması nedeniyle kaygılı.

Çağdaş Bayraktar

Deprem bölgesinde 14 ay geride kaldı. Buna karşın ev ve iş konusunda yurttaşlar kalıcı çözüm bekliyor.

Deprem ile iş alanlarını kaybeden yurttaşların büyük bir kısmı için tek seçenek İŞKUR’un Toplum Yararına Programı olurken uygulamanın geçici şartları depremzedeler için endişe yaratıyor.

TYP kapsamında konteyner kentlerde, belediyelerde ve okullarda işçi statüsünde çalışan yurttaşlar Cumhuriyet’e konuştu.

“Tanımımız temizlik personeli olsa da birçok işi yapıyoruz. Bu da sorun değil, yeter ki kalıcı işimiz olsun” diyen D.Ö., “Örneğin birinci etapta işe girenlerin sözleşmesi 19 Mayıs 2024’te, ikinci etap girenlerin sözleşmesi ise 30 Haziran 2024’te bitiyor. Her sözleşme sonunda ‘Acaba bir daha uzatılacak mı’ endişesi yaşıyoruz” ifadelerini kullandı.

‘HAYATİ BİR SORUN’

Depremde eşini, evini ve işyerini kaybeden S.S. ise “Zaten birçok sorunla ve bilinmezlikle karşı karşıyayız. En azından iş konusunda kaygı yaşamamak için TYP’lilerin kadroya alınmasını istiyoruz” dedi.

“TYP uygulamasının faydalı olduğunu görüyoruz. Ancak uygulamadaki dokuz ay gibi geçici sürelerin belirlenmesi ve güvencesizlik ortamının oluşması yurttaşlarımız için hayati sorun oluşturuyor” diyen CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara ise “İçlerinde yüksekokul mezunlarının da bulunduğu yurttaşların Hatay’ın her bir köşesinde bu program dahilindeki katkılarına şahidiz” ifadelerini kullandı.

Bu yurttaşların süreleri dolduğunda bu işlerini dahi kaybetmenin zorluğunu yaşayacaklarına dikkat çeken Kara, sözlerine şöyle devam etti:

‘GÖÇ EDECEKLER’

“En çok durduğumuz konulardan bir tanesi de göç ve demografi. Eğer yurttaşlarımız program sonrasında iş bulamazsa mecburen başka kentlere göç etmek zorunda kalacaklar. Kendilerini geri döndürmek oldukça güç olacak. Burada devletin yetkili kurumları depremin yıkıcılığını ve yurttaşlarımızın özel durumunu göz önünde bulundurmalıdır.

Hala bir kaosun, sosyal ve ekonomik krizin içerisindeyiz. Emeğiyle kazanmak ve yaşamak isteyenleri daha büyük bir krize sürüklemenin hiçbir anlamı yok. En temel amaç Hatay’ı tekrar ayağa kaldırmak olmalıdır. İnsanların tekrar burayı evi hissetmesi, burada kazanıp, burada yaşamanı devam ettirebilmesi bizim için çok kıymetli. Bu yüzden ivedilikle yeni düzenlemeler yapılmalı, halihazırda cari dönemde program dahilinde çalışan yurttaşlarımıza şeffaf ve açık süreçler işletilerek kadro verilmelidir.”