Yurt dışına kaçan cinsel istismar zanlısı beraat etti

Kocaeli’nin Körfez ilçesinde 15 yaşındaki kız çocuğuna cinsel istismarda bulunduğu iddia edilen İhsan B. (45) hakkında yakalama kararı çıkarılması üzerine yurt dışına kaçtı. Avukatının talebi üzerine mahkemenin ‘tutuklanmama güvencesi’ verdiği İhsan B. yurda döndü ve delil yetersizliğinden beraat etti. Karara tepki gösteren mağdurun avukatı, “Dosyada eksik incelemeler ile beraber beraat kararı verilmiştir” diyerek karara itiraz edeceklerini açıkladı.

Kübra Köklü

Kocaeli Körfez’de otomobil galerisi bulunan iş insanı İhsan B’nin 15 yaşındaki B.A’yı yıllarca cinsel istismarda bulunduğu iddia edildi. Çocuk izleme merkezinde ifadesi alınan mağdur B.A., “Beni kafenin üst katına çıkardı, kıyafetlerimi çıkarttı ve çok çirkin şeyler yaptı. Dudağımdan öptü. Beni zorla arabaya soktu. Arabada kıyafetlerimi soydu” dedi.

Mağdurun annesi H.O. ise şikayetçi oldukları için İhsan B.’nin kendilerini tehdit ettiğini savunarak, “Bana ‘10-15 gün içinde burayı terk edin. Yoksa hepinizi öldürürüm. Ben Türkiye’yi satın alacak insanım. Ben ne adamlar kestim. Şimdi sustuğuma bakma, yoksa sizi gece yatağınızdan alırım’ dedi. Olaydan 20-23 gün sonra kızımla beraber karakola gittim. Şikayetçi oldum. İfademi değiştirmem için 300 bin TL para teklif ettiler” dedi. H.O, tek mağdurun kızı olmadığını İhsan B’nin başka kız çocuklarını da taciz ettiğini savundu. 

İfadelerin ardından B.A, hakkında rapor hazırlayan adli görüşmeci, “Mağdurun, istismara dönük anlatımlarında güvenilir beyanlar verdiği, dürüst olduğu, ancak istismarı yaşamış bir çocuğun bilebileceği eylemleri anlattığını, bu kadar uzun süreli ifade alımını herhangi birinin yönlendirmesiyle yapamayacağını ve ifadelerine itibar edilmesi gerekiyor” denildi. 

Yurt dışına kaçtı 

Soruşturma kapsamında hakkında yakalama kararı çıkartılan İhsan B., Kuzey Irak’a kaçtı. Ancak İhsan B’nin avukatı Şamil Gerek, Kocaeli Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesi’ne savcılığa gönderilmek üzere şüphelinin tutuklanmamasına ilişkin güvence verilmesini talep eden bir dilekçe gönderdi. Dilekçede, “Müvekkilim halen yurt dışında bulunmaktadır. Şüpheli 45 yaşında, evli, 2 erkek, 3 kız olmak üzere toplam 5 çocuk sahibidir. İzmit ili Körfez ilçesinde köklü ve geniş bir aileye mensup, başarılı bir iş adamıdır. Haksız tutuklanmanın önüne geçebilmek amacıyla müvekkilimin Türkiye’ye dönerek adli makamlar huzurunda savunmasını yapabilmesi için tutuklanmama güvencesi verilmesini talep ediyoruz” ifadeleri yer aldı. Sanık avukatının talebi Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Bunun üzerine İhsan B., Türkiye’ye dönerek ifade verdi. İhsan B’nin ifadesinde “Üzerime atılan iftiraları kabul etmiyorum. B.A’ya cinsel istismarda bulunmadım” dediği öğrenildi. 

Beraat kararı verildi

Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde “cinsel istismar” ve “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçundan yargılanan iş insanı İhsan B., hakkında 21 Eylül tarihinde karar çıktı. Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, “Sanığın cinsel istismar kastıyla hareket ettiğine dair cezalandırılması gerektirir her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğini” belirterek, İhsan B’nin beraatine karar verdi. Mağdurun avukatı ve Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı İle Mücadele Derneği (UCİM) Kocaeli İl Temsilcisi avukat Ayşe Pınar Eren, beraat kararına tepki göstererek, karara itiraz edeceklerini belirtti. Eren, karar itiraz ettiklerini belirterek sözlerine devam etti:

“Mağdur çocuğun velayetinin bulunduğu babanın derneğe davayı ihbar etmesi neticesinde haberdar olduk. Katılan baba ile yapılan görüşmede ‘… duruşmada sanki istismardan hakkında dava açılan kişi benmişim gibi bir muamele gördüm, yargılandım. Kendimi ifade edemedim. Sanık ticaretle ilgilenen köklü bir ailenin mensubu, benim tek başıma baş etmem mümkün değil, benim değilse de kızımın yanında olun’ dedi. Dosyada eksik incelemeler ile beraber beraat kararı verilmiştir. Biz UCİM Saadet olarak, çocuğun beyanlarının esas alınması gerektiğini, uzman görüşlerinin göz önünde bulundurulması gerektiğini, eğer bir şüphe varsa Adli Tıp Kurulu önünde mağdur çocukların tekrar dinlenmesi gerektiğini ifade etmekteyiz.”