Yargıtay’ın Canan Kaftancıoğlu kararı, ‘geriye dönük’ soruşturmayı gündeme getirdi
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun 2012’deki sosyal medya paylaşımlarına 4 yıl 11 ay 20 gün hapis cezası verilmesi, iktidar partisindeki isimlerin geçmişte FETÖ için yazdıklarını gündeme getirdi. İktidar, FETÖ konusunda 17-25 Aralık’ı “milat” olarak belirlese de kararın “örnek oluşturacağı” yorumları yapılıyor.
Sefa UyarCHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun 2012’deki sosyal medya paylaşımlarına hapis cezası verilmesi tartışma yarattı. Bu kararın, “geriye dönük paylaşımlar” açısından “örnek oluşturacağı” yorumları yapılırken özellikle iktidara yakın isimlerin FETÖ paylaşımları da gündeme geldi. Cumhuriyet’e konuşan eski Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ömer Faruk Eminağaoğlu, silinmiş paylaşımlarda zamanaşımı bulunduğunu belirterek şunları söyledi:
TARİHİN ÖNEMİ YOK
“Sekiz yıl geriye doğru herkes hakkında araştırma yapabilirler. İsterse 20 yıl önce tweet atmış olsun, yayın sürdükçe suç devam ediyor demek. Atıldığı tarihin önemi yok.” Kaftancıoğlu’na mahkûmiyet verilirken, iktidara yakın isimlerin paylaşımları için süreç işletilmediğini anımsatan Eminağaoğlu, “İşte yargının ikiyüzlülüğü” dedi.
İktidarın, FETÖ konusunda 17-25 Aralık’ı “milat” olarak belirlediğini ve bu tarihten önce FETÖ’nün “terör örgütü olmadığının” iddia edildiğini vurgulayan Eminağaoğlu, “Bu onların kabulü. Siyasi iktidarın dayatması sonucu Fethullahçı yapılanma, iktidar ile çatışması sonrası terör örgütü sayılmaya başlandı. Halbuki çatışma öncesinde de terör örgütüydü” ifadesini kullandı.
SORUŞTURMA KONUSU OLUR
Eminağaoğlu, şunları kaydetti: “Yarın yargı bağımsızlığının öne çıktığı, iktidarın değiştiği dönemde Fethullah’ı övücü bütün yorumlar, paylaşımlar da yargıda soruşturma konusu edilebilecektir, edilmelidir. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın milat söylemi yargı tarafından yıkılabilir. Ama şu an yargı bu iradeyi sergilemekten uzak duruyor.”
"KARAR BOZULMALIYDI"
Yargıtay 18. Ceza Dairesi Onursal Başkanı Hamdi Yaver Aktan, Kaftancıoğlu’nun onanan üç cezasından birinin “kamu görevlisine hakaret” olduğuna işaret ederek “Öncelikle verilmesi gereken ceza, para cezasıdır. Para cezası neden verilmedi, hapis cezası neden verildi ve neden ceza artırıldı? Bu konuların gerekçelendirilmesi lazımdı. Kararı, bu yönüyle eksik görüyorum. Bana göre karar, bu yönüyle bozulmalıydı” dedi. Aktan, diğer suçlamaların da ifade özgürlüğü açısından değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
"YAPTIRIMI YOK"
Aktan, Kaftancıoğlu’na yönelik “siyasi yasak” tartışmasına da dikkat çekerek “Milletvekili olamayabilir ancak parti üyeliği devam eder. İl başkanlığından ayrılmayabilir. Yargıtay, mahkûm olduğu için ‘Siyasi yasaklıdır’ diyerek AYM’de CHP’ye ihtar davası açabilir. Ancak ihtar davasında uyulmaması halinde yaptırımı yok. İl başkanlığı görevine devam edebilir diye düşünüyorum” dedi.
"NE İLK NE SON"
Türk Hukuk Kurumu Başkanı avukat Nail Gürman ise kararı getiren sürece işaret etti. Gürman, şunları kaydetti: “Demokrasi, ne yazık ki kendi ihmallerinin cezasını çekiyor bugün. Yüksek Seçim Kurulu’nun mühürsüz oyların kullanılmasına ilişkin izni seyredilmiştir. O kötü tohumlar, bizi adım adım bugüne getirdi. Şimdi diyoruz ki ‘Eyvah yıkıldı’. CHP İstanbul İl Başkanı’nın mahkûmiyeti ne ilk ne sondur. Umarım siyasi parti genel başkanları geçmişten ders alırlar. Bu demokrasi dibinden anayasayla birlikte dinamitlenirken sadece demeçlerle eleştirmek çok daha büyük bir yara açtı.”