Vali Konağı sadece bir bina değildir

KONUK YAZAR | Anıl Talat Eryontuk, Cumhuriyet'in Ege'si için yazdı...

İZMİR / Cumhuriyet

İzmir’in en önemli tarihi yapılarından biri olan 130 yıllık Vali Konağı perişan durumda ne yazık ki!

İzmir Valiliği’nce boşaltılarak Kâtip Çelebi Üniversitesi’ne devredilen ve neredeyse 5 yıldır kullanılmayarak kaderine terk edilen tarihi yapı, evsizlerin ve hırsızların cirit attığı bir alan haline gelmiş durumda. 

Bir vatandaş olarak şunu anlamakta zorluk çekiyorum.

İkinci Dünya Savaşı sonrasında tamamen yakılıp yıkılan Paris’te bile tüm yapılar tarihi aslına uygun şekilde yeniden yapılırken ülkemizin değerlerinin yok edilmesi ne acı değil mi?

Dünyadaki diğer uygar ve gelişmiş ülkelere bakıyorum da yapılarını nasıl koruduklarını gördükçe hayranlığım bir kat daha artıyor.

Bir de İzmir’in en önemli tarihi yapılarından biri olan 130 yıllık Vali Konağı’nın durumu karşısında daha da öfkeleniyor insan…

Devlet olarak 2017 yılındaki tahsis kararı ile Kâtip Çelebi Üniversitesi’ne devrediyorsun.

Ancak aradan geçen 5 yılda kullanılmayan ve kaderine terk edilen tarihi yapı, evsizlerin ve hırsızların cirit attığı bir alan haline geliyor.

Bunu anlamak, izah etmek çok güç.

Konakta yenileme çalışması yapılmadığı gibi, yaşanan güvenlik zafiyeti nedeniyle de içerisindeki kapılardan camlarına kadar birçok malzeme çalınıyor.

Tüm yaşananların ardından ve kamuoyundan gelen tepkiler üzerine Valilik harekete geçmiş.

Çatısı akıtan ve mezbelelik hale gelen tarihi ahşap binaya dair tahsis kararını iptal etmiş.

Bravo İzmir Valiliği’ne o zaman…

Yahu bu kadar yıldır aklınız neredeydi diye sormazlar mı insana?

Tarihsel bir simge olan bu yapıyla ilgili İzmir’e yapılan bu hakaretin bedeli ne olacak peki?

Sonuçta ülke olarak bir savaş falan geçirmedik.

Hatta bir önceki Vali döneminde bahsettiğimiz yer Vali Konağı idi. 

Burayı korumak, kollamak, bunun yıkılmasını engellemek devletin görevi değil midir Allah aşkına?

Bugüne kadar yıkılan, çalınan o tarihi değerler ne olacak? 

Oradaki eşyalar ne oldu? 

Bunun hesabını kim verecek? 

Gözler önünde bu kentin belleğinin, tarihsel dokusunun yok edilmesine göz yumanlar suçlu değil mi?

Gerçi balık baştan kokar.

Aslında bu tahsis işlemi en başından yanlıştı. 

Bu tarihi bina Kâtip Çelebi Üniversitesi’ne hiç verilmemeliydi. 

Sizin anlayamadığınız şu:

Bu tür sembolik binalar, aynı zamanda devletin geleneksel yapısının devam ettiğini göstergesidir.

Lakin kime dil döküyoruz ki!

Unutmayın!

Vali Konağı sadece bir bina değildir. 

Bir semte adını veren büyük bir değerdir.

Derhal yenileme çalışmaları başlamalı ve binanın aslına dönüşü için çaba gösterilmelidir.

Bu tarihi konağı Kâtip Çelebi Üniversitesi’ne devretmek yerine buranın İzmir’e 9 Eylül Müzesi olması tüm İzmirlileri daha mutlu edecektir.