TIR yangınındaki ölümde kundaklama iddiası

Avcılar, Cihangir Mahallesi'nde 4 Kasım Cuma günü saat 04.30 sıralarında, otopark içerisinde park halindeki TIR'ın kupasında ve kasasında bilinmeyen nedenle yangın çıktı. O sırada TIR'ın içerisinde olan şoför Celalettin Süren (51), hızla dışarı çıktı. Otopark görevlisi, Süren'in üzerindeki alevleri hortumla su tutarak söndürdü.

İhbar üzerine olay yerine ambulans ve itfaiye ekibi sevk edildi. Süren, vücudunda oluşan üçüncü derece yanıklarla Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Süren Hastanede yapılan tüm müdahalalere rağmen hayatını kaybetti. İtfaiye ekipleri yangını, söndürdü. TIR tamamen yanarak kullanılamaz hale gelirken 9 araçta ise hasar oluştu.

Öte TIR'daki yangın çevredeki bir yerinin güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde, 42 BHU 16 plakalı TIR kupası içerisinde parlama meydana geldiği görülüyor. Süren otopark görevlisi tarafından TIR'dan indiriliyor. Üzerindeki kıyafetlerin alev alarak yandığı ve otopark görevlisi tarafından hortum ile su tutularak söndürüldüğü görülüyor. Şoförün TIR kupasından indikten sonra araç içerisinde alevin ilk etapta azalması da dikkat çekti.

"ERTESİ GÜN BABAMLA GÖRÜŞECEKTİK"

Celalettin Süren'in Yalova Üniversitesi'nde okuyan 21 yaşındaki oğlu Alparslan Süren bir aydır babasını göremediği için yangın günü Yalova'dan İstanbul'a geldi. Bir gün sonrası için babası ile görüşme planı yaptıklarını söyleyen Süren, "Babam çok iyi insandı. Yalova'da üniversite okuyordum, her aradığında sadece sesimi duymak istediğini söylerdi. 15-20 saniye konuşur sonra kapatırdı. İşinden dolayı çok fazla ailesinin yanında da olamıyordu. Haftada 2-3 gün eve gelebilirdi. Akşam 23.00'de gelir sabah 05.00'te işe giderdi. Babamın araca bindiğinde yangın çıktığı ve o an içeride olduğu söylendi. Büyük ihtimalle piknik tüpünden çıkmış bir yangın olabilir" dedi.

"HİÇBİR  BİLİNMİYOR, BABAMIN SABAH 05.00’TE ORADA NE İŞİ VAR?"

Kundaklama şüphesi üzerinde duran Alparslan Süren, babasının çalıştığı TIR firmasından bir telefon bile gelmediğini belirterek, "Bir sağlık sorunu da yoktu, çok iyi anlaşırdık. Yangın çıktığında savcılık olayı bilmediği için 'Kasten yangın çıkarma' diye soruşturma açmışlar ama, öldüğünü öğrendiklerinde dosya düşmüş. Hastane babamın vefat ettiğini savcılığa geç bildirmiş. Kulaktan dolma bilgiler vardı. Babamın çalıştığı şirket ise hiç aramadı. Bu firmada 1 yıl 8 aydır çalışıyordu, oradan kazandığı para ile benim ev kiramı ödüyordu. Hayatı şoförlükle geçti. Babamın ölümünün araştırılmasını istiyorum çünkü, hiçbir şey bilinmiyor. Babam sabah saat 04.30'da neden orada? Normal bir ölüm var, yanarak ölmek var, bizim için hiç kolay değil. Hayatı boyunca zorluk çekti, hiç şansı yaver gitmedi en azından bu konunun üstü kapalı kalmasın" şeklinde konuştu.