TFF'ye amatörden mektup var
KONUK YAZAR | Suavi Yardımoğlu, Cumhuriyet'in Ege'si için yazdı...
cumhuriyet.com.trBüyükekşi Federasyonu tek listeyle girdiği seçimden, hızlı bir çıkış yaptı ve sorunların çözümü için düğmeye bastı. Tutarlı, ayağı yere sağlam basan projelerini bizzat dinlediğimiz Büyükekşi'nin, "Hasan Doğan misyonu" ile kolları sıvadığını belirtmesi ve ilk adımları başarıyla atması umutlarımızı arttırıyor.
Üstelik Başkan Mahmut Özgener'den bu yana Federasyon'un kapılarının kapatıldığı İzmir'in, 11 yıl sonra artık bir üyesinin olması da olayın bir başka güzel yönü. Talat Papatya gibi hem, Göztepe'de hem de İZVAK'ta (İzmir Spor Kulüpleri Birliği) başkan vekilliği yapmış, İzmir kulüpleri ve kendi kulübü Göztepe'de bizzat sorunları kendisi yaşamış, çözüm yollarını araştırıp uygulamış, usta bir yöneticinin TFF 1. Lig temsilciliğine getirilmesi, hem bu ligin kulüpleri, hem de bu ligde 3 temsilcisi bulunan İzmir için şans ve emaneti içinden gelene, ehline teslim etme bağlamında en doğru adımdır. İçimizden biri olan bilgisine ve deneyimine güvendiğimiz Talat Papatya'yı kutluyor ve inancımızı belirtirken, başarılar diliyoruz. Gelelim konumuza...
Yıllardır futbolumuzun alt katmanlarında bir trajikomik bir oyun sergileniyor.
Bu oyun 26 Temmuz 2010'da kuruluş esasları yayınlanan Bölgesel Amatör Lig'de can yakmaya devam ediyor.
"TFF tarafından Türk futbolunda hem profesyonel olmak isteyen amatör kulüplere yeni bir heyecan getirmesi, hem de kulüplerin çağdaş yapılara doğru evrilmesine önayak olunması amacıyla Türkiye genelinde, tüm illerin takımlarının katılımı ile bölgesel, kriterli ve deplasmanlı en üst amatör lig olarak Bölgesel Amatör Lig’in (BAL) kurulmasına karar verilmiştir. Bu ligde gelecekte profesyonel liglerde görev alacak futbolcu, teknik adam, hakem gibi futbol paydaşlarının gelişmesi ve tecrübe kazanmaları sağlanacaktır..."
Böyle diyordu TFF talimatlarında.
Yine TFF sitesinde "Bölgesel Amatör Lig'in en önemli özelliklerinden biri, 81 ilin de her sezon temsil edilmesi. İllerin belirlenen kontenjan sayısı her sezon muhafaza edilecek. Böylece ne bazı illerin hak ettiğinden fazla takımı olacak, ne de bazı iller ligde yer almak için yıllarca bekleyecek."
İşte zurnanın "zırt" dediği yer burası...
Sözüm meclisten dışarı, alakasız takımlar, zayıf gruplarda yer alanlar, parayı bastırıp bir kaç tecrübeli futbolcuyu sahaya süren takımlar, siyasi, idari, mali, yönetimsel dinamiklerin konuştuğu play - off maçlarında mutlu sona ulaştı. Kah 90 dakikada, kah uzatmalarda, kah basit birer penaltı atışı sonrası, kalecinin yanlış köşeyi seçmesi şansızlığı sonrası, 3.lig keyfini yaşadı. İlginç bir görüntü ise maçların sonucuna göre, olası penaltı atışlarını yapabilmek için, futbolcuların formaları kramponları giyip tribünde beklemesiydi:
Kuruluş esaslarının hemen iki paragraf aşağısında ise, "BAL'a katılan kulüplerden İzmirspor, Feriköyspor ve Zonguldakspor geçmişte en üst profesyonel ligde yer alan kulüpler..." ifadesi yer almaktaydı.
"Bazı iller yıllarca beklemedi" belki ama ligin en kıdemli takımlarından, kentin adını taşıyan İzmirspor yıllarca bekledi, üstelik bu yıl da Süper Amatör'e düştü. Daha da bekleyecek.
Yeni umutlarla yeni kadro kuruldu bir yıl sonra dalya diyecek İzmirspor'da. Daha iki ay öncesine kadar azraille savaşan Levent Eriş, Süper Lig, TFF 1.Lig kariyerine aldırmadan yetiştiği, Levent Eriş olduğu, renklere hizmete koştu.
İzmirspor, Çiğli Belediye ve Aliağa FK ile yarışa tutuştu Cumhuriyet ile yaşıt Şimşekler...
Koca sezon boyunca sadece deplasmanda Çiğli ve Aliağa'ya yenildi İzmirspor... Bir de iş bittikten sonra kendi evinde Uşak Bölmespor'a... İki de beraberliği var, biri evinde Çiğli Belediyespor'a...
Sportif bağlamda tüm günahı buydu Lacivert - beyazlı ekibin...
Sadece İzmirspor mu? Bir zamanlar Süper Lig'i kasıp kavuran, uçurumun kenarına kadar gelen bir kentin tarihi Manisaspor da aynı acı sonu yaşadı.
Yine şimdiki dengi TFF 1.Lig olan 2.Lig'de şampiyonları tayin eden Salihli'nin yeni temsilcisi Salihli Belediyespor ile yarıştı Tarzanlar. İkisi de aynı puanı topladı 18 puan. İkili averaj, bir yenilgi, bir beraberlik... 57 yıllık siyah beyazlı kulübün tutunduğu son dalda kırıldı, yallah Süper Amatör'e...
25 puanlı Manisa Sanayispor, Manisa birincisi olarak kefeni yırtarken, 35 puanlı İzmirspor, Süper Lig'in ilk maçını oynayan, ilk golünün sahibi Cumhuriyet ile yaşıt Şimşekler, bir kez daha Süper Amatör'ü boyladı.
Örnekleri çoğaltmak kolay. Türkiye'nin dört bir yanında "bir ilden fazla takım birikmemesi adına" bir çuval para döken, profesyonel kadrolar kuran, kariyerli hocaları göreve getiren, onca puan toplayan, aralarında bir çok köklü camianın yer aldığı kulüpler bir-iki olumsuz sonuçta küme düşüyorlar.
Oysa Süper Lig'de İstanbul takımı sayısı 8'i buldu. Konu Süper Lig olunca birikim, adaletsizlik olmuyor. Ancak iş amatöre gelince "yandı gülüm keten helva!"
Bu saçma statü artık bu dönemde değişmeli ve TFF yönetimi bu kararıyla yeni bir tarih sayfası yazmalı. BAL'da da grup birincisi doğrudan lige çıkmalı, fırsatı kaçıranlar için play off sistemi uygulanmalı. En az puanı toplayanlar adil bir şekilde küme düşmeli.
TFF'de geçmiş dönemden kalan üç yöneticiden biri Ali Düşmez... Yıllardır amatör camianın içinde ve yöneticiliğini yapıyor. Yani tüm ayrıntılarıyla çarpıklığın farkında.
TFF Başkanı Sayın Büyükekşi'ye İZVAK çatısı altında gerçekleşen İzmir kulüpleri buluşmasında konuyu yüz yüze kendisine ilettim. "Daha sonra iletin" dedi.
Bir kez daha buradan bu mektubu önce Sayın Düşmez'e, ardından Sayın Büyükekşi'ye iletiyorum:
"Bölgesel Amatör Lig'deki bu saçma stayü kaldırın lütfen, amatörlerin tepesindeki Demokles'in Kılıcı'nı da..."