TBMM KİT Komisyonu’ndaki toplantıda Sayıştay, PTT'deki ‘üst düzey pazarlığı’ gözler önüne serdi

TBMM KİT Komisyonu’nda Sayıştay temsilcisi, PTT AŞ’nin iştirakleri ile yaptığı sözleşmeleri eleştirdi. Bu çıkışı beklemeyen PTT AŞ Genel Müdürü Hakan Gülten, konunun komisyona taşınmaması için “en üst düzeyde” denetçilerle saatler süren toplantılar yaptıklarını ve denetçilerin ikna olduklarını söyledi.

Mustafa Çakır

PTT AŞ’nin hesaplarının incelendiği TBMM KİT Komisyonu’nda Sayıştay temsilcisi, kurumun iştirakleri ile yaptığı sözleşmeleri eleştirdi. Bu çıkışı beklemeyen PTT AŞ Genel Müdürü Hakan Gülten farkında olmadan itirafta bulundu. 

Toplantıda Sayıştay, PTT’nin iştirakleri ile yaptığı mal ve hizmet alımı işlerinde “sözleşme fiyatlarının piyasadaki emsallerine uygun olarak belirlenerek vergi mevzuatından doğabilecek cezaların önüne geçilmesini” önerdi. PTT Genel Müdürü Gülten, Sayıştay’ın önerisine yanıt olarak “Bizim iştiraklerimizle piyasa şartlarının dışında bir alımımız yok, belirlenen şartlarda aynı dönemde başkalarıyla yaptığımız sözleşmelerin de uygun örneklerini verdik” dedi. 

İKİ ÖRNEK VERDİ

Sonrasında söz alan Sayıştay temsilcisi öneriyi neden getirdiklerini iki örnekle açıkladı. Sayıştay temsilcisi, PTT AŞ ile PTTEM AŞ arasında PTT AŞ’ye ait olan PttAVM.com adlı siteden yapılan ürün satışlarının kargo taşımacılığında diğer firmalarla yapılan sözleşmelerden daha düşük taşıma bedeli belirlendiğine dikkat çekti. İkinci örnek olarak da PTT AŞ’nin, bankalarla yaptığı HGS etiket satış ve bakiye yükleme sözleşmelerinde bankaların katkı payı ödediklerine işaret etti. Bankalar haricinde diğer istasyonların da HGS bakiye yükleme işi için PTT’ye teminat mektubu yatırdıklarını belirten Sayıştay temsilcisi, buna karşın HGS bakiye yüklemesi yapan PTTEM AŞ’den katkı bedeli de teminat da alınmadığına dikkat çekti. Sayıştay temsilcisi, “Dolayısıyla, hem kargo taşıma bedellerinin diğer firmalardan daha aşağıda belirlenmesi hem de HGS bakiye yüklemesi kapsamında giriş bedeli veya katkı payı ile teminat alınmaması transfer fiyatlandırmasına sebebiyet vermektedir. Vergi mevzuatımız açısından biz bunu dile getirdik” dedi. 

"İKNA OLMUŞLARDI"

Söz alan Hakan Gülten ise şunları söyledi: “Tabii, biz bu tartışmanın buraya taşınmaması için öncesinde Sayıştay Grup Başkanımızın da olduğu, uzun saatler süren bir toplantı yaptık. Orada da bu konuda izahatlarımızı yaptığımızda o masadan bu konuda ikna olduklarını duyarak kalktık ama tabii şu anda duyduklarımız bambaşka ifadeler. Bilmiyorum, Tülin Hanım (Sayıştay temsilcisi) belki bunu düzeltecektir, yanlış anlaşılma olabilir. Burada bir şey var... Çünkü en üst düzeyde tüm denetçilerimizin de olduğu bir toplantı yaptık; o masada da biz bunu anlattık ve doğrusu ikna ettiğimizi düşünmüştük ama demek ki göreceğiz.”

"VERGİ KAÇAĞI" AÇIKLAMASI

Gülten daha sonra Sayıştay’a yanıt vererek, şöyle devam etti: “Öneri diyor ki: ‘Örtülü olarak buraya sermaye aktarıyorsun sen, vergisiyle aktarman gereken konuyu örtülü olarak hizmetin üzerinden daha düşük hizmetle verdiğin için burada bir vergi kaçağı doğuruyorsun.’ Sayıştay’ın raporunda, transfer fiyatlaması bu şekliyle.” Gülten, daha sonra bu iddiaların doğru olmadığını, “transfer fiyatlamasına” konu olacak hiçbir şeyleri bulunmadığını savundu.

"SUÇ DUYURUSU YAPILMALI"

CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, toplantıda “transfer fiyatlandırmasının” açıklanmasını istedi. Erdoğdu, “Şu kalem 10 lira, biz bunu diyelim ki 20 liraya üçüncü bir kişiye satacağız. Arada ne kadar kâr olacak? 10 lira kâr olacak ama araya birisini koyup 11 liraya ona satmış gösteriyoruz; o, 11 liraya aldığını 20 liraya satıyorsa -ki bu ağırlıklı yurtdışı işlemlerde olur- bu bir vergi kaçakçılığıdır ve suçtur normalde. Eğer transfer fiyatlaması bu şeyde kullanılıyorsa yani PTT kendisine ait bir hizmeti düşük fiyata iştiraki olan bir şirkete -ki yüzde 40 iştirakinden bahsediliyor- diğer şirkete bir gelir transferi söz konusudur” dedi. Erdoğdu konunun ya Sayıştay Genel Kurulu’na taşınması ya da KİT Komisyonu’nun PTT hakkında suç duyurusunda bulunması gerektiğini vurguladı.