Tarihi hanın duvarlarında 'sprey boya' çirkinliği

Tokat'ta, 1600'lü yıllarda yapılan Taşhan'ın arka duvarlarına sprey boyayla yazılar yazıldı. Yüzyıllardır ayakta olan, kentin yöresel ürünlerini yaşatan sanatkarların olduğu Taşhan'ın arka duvarlarına kimliği belirsiz kişi veya kişilerce yazılan yazılar, esnafın tepkisini çekti.

DHA

Kentteki Gazi Osman Paşa Bulvarı'nda yer alan Taşhan, Osmanlı döneminde 1632'de inşa edildi. Dikdörtgen planlı, açık avlulu, 2 katlı yapıya sahip hanın içinde dükkanlar, kuzey ve doğu yönünde revaksız iş yerleri, güney ve batı yönünde ise önünde revaklı dükkanlar yer alıyor.

390 yıldır ayakta duran Taşhan'da, kentin yöresel ürünlerini yaşatan sanatkarlar yer alıyor.

"GEREKEN DEĞER VERİLMİYOR"

Kentin simgelerinden olan tarihi Taşhan'ın arka duvarlarına son dönemde sprey boyayla çoğu aşk mesajı olan çeşitli yazılar yazıldı. Bu durum, han esnafını ve çevredekileri rahatsız etti.

Esnaftan Mehmet Ergezer, "Osmanlı yapımı bu bina geçmişte han olarak kullanılmış, daha sonraları öğrenci yurdu ve değişik sektörlerde kullanılmış. Şu anda alışveriş merkezi olarak yerli ve yabancı turistlerin ilk uğrak yeri. Kentimizin güzide bir yeridir. Maalesef buraya gereken değer verilmiyor. Bilinçsiz yetişen nesiller sprey boyalarla boyuyorlar. Burası devamlı iç ve dış turizme hitap eden yapı olduğu için çok hoş karşılanmıyor. Ziyarete gelenler bizlere de serzenişlerde bulunuyorlar" dedi. 

"DAHA İYİ KORUMALIYIZ"

Ayhan Kılınç ise "Bu tür yazıları yazan insanlar için nasıl bir tabir kullanılacağına toplum karar versin. Yazık burası 1600'lü yıllardan günümüze açılan tarihi bir binadır. Tokat'ımızın güzide yerlerinden, ilimizi temsil eden, insanların ihtiyaçlarını karşılayan, geleneksel el sanatlarının yaşatıldığı bir alan. Böyle güzel bir eserin kendini bilmez birkaç kişi tarafından boyanması üzücü. Böyle güzel yerlere daha iyi bakmamız gerekiyor" diye konuştu.

Yazılara tepki gösteren esnaftan Mehmet Araz da "İnsan şu yazıları gördüğünde kahroluyor. Yani böyle tarihi bir yapının bilinçsizce yazılarla kirletilmesi, zarar verilmesi hiç hoş değil. Bunu yapanlara kızmamak elde değil. Öncelikle tarihi yerlerimizi korumalıyız. Zarar vermemeliyiz.  Atalarımızdan kalan tarihi yapıları bizler daha iyi korumalıyız" dedi.