Taksim Cumhuriyet Anıtı, 8 Ağustos 1928 tarihinde açıldı

Taksim Cumhuriyet Anıtı, Taksim Meydanı için İtalyan heykeltıraş Pietro Canonica'ya yaptırıldı. Anıt, iki genç Türk; Hadi Bara Bey ve Sabiha Bengütaş Hanım'ın yardımlarıyla, 1928'de tamamlandı. 8 Ağustos 1928'de açılan anıtın, kaide ve çevre düzeni Mimar Giulio Mongeri tarafından yapıldı.

cumhuriyet.com.tr

Cumhuriyet dönemi anıtları, ilk defa figüratif bir anlatımla Atatürk'ü ve kurulan yeni düzeni topluma tanıtan heykellerdir. Bu döneme ait anıtların yerleşim planlamasında önlerinde tören yapılacağı göz önünde tutularak çevre düzenlemesi yapılmıştır. Sunay Akın tarafından aktarılan bilgiye göre; bu sebeple Cumhuriyetin yeni gösteri alanı olarak seçilen Taksim Meydanı'na anıt yapılması için dünya çapında bir yarışma düzenlenir. Yarışmayı İtalyan Pietro Canonica kazanır. Bunun üzerine 1925 yılında dönemin İstanbul milletvekili Hakkı Şinasi Paşa'nın başkanlığında oluşturulan komisyon, Pietro Canonica ile bağlantı kurmuş ve anıt sipariş etmiştir. Ağırlığı 84 tonu bulan anıt, 2,5 yıl sonra tamamlanınca Roma'dan İstanbul'a gemi ile getirilmiştir.

Anıtın yapımında taş ve bronz kullanılmıştır. Mali kaynak için ise halktan bağış toplanmıştır. En yüksek bağışı ise Osmanlı bankacı Berç Keresteciyan yapmıştır.

Anıtın 8 Ağustos 1928 tarihindeki açılışından bir fotoğraf

Dairesel bir meydanın ortasında yükselen ve bir meydan çeşmesi gibi tasarlanan anıtın iki yüzündeki bronz figürler, geleneksel mimariden esinlenerek oluşturulmuş kemerli taş bir kaide içerisinde yer alırlar. 11 metre yüksekliğindeki anıtın kaidesinde pembe Trentino ve yeşil Suza bölgesi mermerleri kullanılmıştır.

Anıtın dar yüzleri altında birer ayna taşı ve önlerinde mermer yalaklar bulunmaktadır. Heykeltıraş bu yalaklara akacak su ile meydan çeşmelerini anımsatan bir proje oluşturmuş, ancak daha sonra ise su ögesi kullanılmamıştır. Anıt 8 Ağustos 1928 tarihinde açılmıştır.

1988'de Taksim, Tarlabaşı ve Şişhane'de gerçekleşen çeşitli yıkımlar sonrasında, anıtın oturduğu dairesel taban İstiklal Caddesi'nin bir parçası haline gelmiştir. Günümüzde araç trafiğine kapalı olan alanda, ulusal günlerde yapılan törenler anıt önünde gerçekleşmektedir.

Anıtın bir yüzü Türk Kurtuluş Savaşı'nı, diğer yüzü ise Cumhuriyet Türkiye'sini temsil etmektedir. 1928'de Talimhane Caddesi ve İstiklal Caddesi - Sıraselviler aksı üzerine yerleştirilen anıtın kuzey yüzünde Mustafa Kemal, askerlerinin önünde görülmektedir. Diğer yüzünde ise sivil giysileri ile Mustafa Kemal Atatürk yanında İsmet İnönü ve Fevzi Çakmak, askerler ve halkla birlikte betimlenerek genç Türkiye'nin kuruluşu canlandırılmaktadır. Ayrıca bu yüzde Atatürk'ün ardında bulunan Sovyet general Mihail Frunze ve Kliment Voroşilov'un heykelleri de Kurtuluş Savaşı sırasında Türkiye'ye yapılan Sovyet yardımına duyulan minnettarlığı simgeler.

Anıtın yan yüzlerinde birer asker heykeli, üstlerindeki madalyonlarda ise iki kadın portresi yer almaktadır.

Anıtın 8 Ağustos 1928 tarihindeki açılışından bir fotoğraf

KADININ GÜCÜ

Aynı zamanda şimdiki adıyla Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi'nde de bir yarışma düzenlenir ve birinci olan kişi, tüm masrafları devlet tarafından kalanmak üzere İtalya'ya Canonica'nın atölyesine anıtın yapımında çalışmak üzere gönderilir. Bu yarışmayı kazanan Sabiha Ziya, 21 yaşında bekar bir kadın olmasından dolayı bazı çevreler tarafından yurt dışına gitmesi istenmese de, dönemin Millî Eğitim bakanı Mustafa Necati'nin de desteğiyle İtalya'ya gönderilir. Sunay Akın, anıtın yan yüzlerinde olan kadın portrelerinin, yarışmayı kazanan maket üzerinde olmadığını, Sabiha hanımın Roma'ya gitmesinden sonra Canonica tarafından bu figürlerin eklendiğini söylemektedir.

Pietro Canonica, Taksim Meydanı'nın adının İstanbul'a suların bu meydandan taksim yapılması nedeniyle verildiğini öğrenerek anıtı bir havuz şeklinde tasarlamıştır. Anıtın maketine göre; anıtın iki yanındaki yalaklara akan sular, anıt çevresindeki havuzda toplanacaktır. Ancak anıt havuz özelliğine sahip olamaz, çünkü Canonica ile yapılan anlaşmaya göre heykeltıraşa 6 taksit şeklinde yapılacak ödemenin son taksiti parasızlık yüzünden verilemez. Bu nedenle Cumhuriyet anıtı tamamlanmamış şekilde havuzsuz olarak kalır.