Sözleşme için yasal yollar tükenmedi
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu (DİDDK), Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesine ilişkin Cumhurbaşkanı Kararı’nın yürütmesinin durdurulması isteminin reddedilmesine yapılan itirazı reddetti ancak dava henüz tamamlanmadı. Kararın iptal edilmesi amacıyla yapılan başvurular için değerlendirme yapılacak. Başvuruların reddedilmesi durumunda yine karar DİDDK’ye taşınacak.
Sefa UyarCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Türkiye’nin ayrıldığı İstanbul Sözleşmesi’ne ilişkin Cumhurbaşkanı Kararı’nın iptal edilmesi ve yürütmesinin durdurulması amacıyla davalar açılmıştı. Danıştay 10. Dairesi, arasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin AKP döneminde 1. Hukuk Müşaviri’yken Danıştay’a atanan Lütfiye Akbulut’un da olduğu 3 üyenin oy çokluğu ile yürütmenin durdurulması talebini reddetmişti. Karar, itiraz üzerine Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na taşınmıştı. Kurul, 5’e karşı 8 üyenin oy çokluğu ile itirazı reddetti.
YASAL YOLLAR BİTMEDİ
Karara muhalif kalan üyelerin karşı oy gerekçeleri dikkat çekerken, İstanbul Sözleşmesi’ne ilişkin yasal yollar henüz tüketilmiş değil. Yürütmeyi durdurma talebi reddedilmiş olsa da sözleşmeyi fesheden Cumhurbaşkanı Kararı’nın iptal edilmesi amacıyla yapılan başvurularda halen karar verilmedi. Dosya, yürütmeyi durdurma talebini reddeden dairenin önünde duruyor. Daire, davayı bu başvurular üzerine esastan görüşecek. Başvuruların reddedilmesi ihtimali olduğu gibi söz konusu kararın iptal edilmesi olasılığı da bulunuyor. İptal başvurularının reddi durumunda ise son karar mercii yine DİDDK olacak. DİDDK, dairenin kararını iptal edebileceği gibi onayabilir de. Ret kararı onanırsa, İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesine ilişkin Danıştay yolu kapanacak. Ancak, yine de tüm yasal yollar tüketilmemiş olacak. Fesih kararını yargıya taşıyan başvurucuların, AYM’ye bireysel başvuru hakkı bulunuyor.
‘HUKUKTA ARADIĞIMIZ VURGULAR’
Cumhuriyet’e konuşan avukat Erkan, anayasa ile temel haklar, kişi hakları ve ödevleriyle siyasi haklar ve ödevler konularında cumhurbaşkanlığı kararnamesinin çıkarılamayacağının hüküm altına alındığını anımsatarak, İstanbul Sözleşmesi’nin de bu konular altında değerlendirilmesi gerektiğine işaret etti. Bu nedenle, fesih kararı ile Danıştay’ın kararlarının açıkça anayasaya aykırı olduğunu söyleyen Erkan, yürütmeyi durdurmaya ilişkin kararı AYM’ye taşıyacaklarını açıkladı. Erkan, “Bu aşamada, ‘tam kununsuzluk’ ve ‘anayasasızlık’ sebebiyle kararı AYM’ye götürmeyi planlıyoruz. Sözleşmenin alanı, kararname ile düzenlenemez bir alan. İstanbul Sözleşmesi’ne de bazı ülkeler ile yapılan ekonomik sözleşmeler gibi bakıyorlar” dedi. Erkan, toplumsal cinsiyet vurgulu karşı oy gerekçelerine ilişkin ise “Hukukta özlediğimiz ve aradığımız vurgular” değerlendirmesinde bulundu.