Son dakika... Şebnem Korur Fincancı davası: Mahkeme 'tutukluluğa devam' dedi
Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) yönelik açıklamaları gerekçe gösterilerek hakkında 'Terör örgütü propagandası yapmak' suçundan 7,5 yıla kadar hapis cezası istenen Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı'nın yargılandığı dava bugün görüldü. Mahkeme, Fincancı'nın tutukluluğunun devamına karar verdi. Duruşma ertelendi.
DHATürk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konsey Başkanı Şebnem Korur Fincancı, Irak’ın kuzeyinde TSK’nin kimyasal silah kullandığı iddialarının araştırılmasına yönelik sözleri gerekçe gösterilerek 26 Ekim 2022'de İstanbul'da gözaltına alındı.
Ankara'ya getirilen Fincancı, Emniyet'teki işlemlerinin ardından çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hakimliğince tutuklandı.
Fincancı'nın yargılandığı davanın ilk duruşması bugün görüldü.
MAHKEME 'TUTUKLUĞA DEVAM' DEDİ
"Terör örgütü propagandası yapmak" suçundan yargılanan Fincancı'nın tutukluluk halinin devamına karar verildi. Duruşma 29 Aralık'a ertelendi.
SİYASİLER ALANA GELDİ
İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Şebnem Korur Financı getirildi. Fincancı duruşma salonuna girdiğinde salonda alkış oldu.
CHP’li milletvekilleri Mahmut Tanal, Sezgin Tanrıkulu, TİP Milletvekili Ahmet Şık, İstanbul Baro Başkanı Filiz Saraç, İzmir Baro Başkanı Sefa Yılmaz ve çeşitli şehirlerden tabip odası temsilcileri, çok sayıda avukat ve gazeteci izleyici olarak katıldı.
Şebnem Korur Fincancı'nın kimlik sorgusu yapıldı. Avukatları duruşma salonunun, küçük olması gerekçesiyle, değiştirilmesini talep etti. Mahkeme Başkanı, sanık avukatı sayısının 3'le sınırlandırılması gerektiğine dikkat çekerek, talebi reddetti.
Sanık avukatları, sınırlandırma kararına itirazda bulundu ancak, mahkeme heyeti itirazları kabul etmedi. Avukat sayısının sınırlandırılmasına karar verildi. Duruşma katılan avukatların isimleri tutanağa geçirildi.
TBB ÜYELERİ ADLİYE ÖNÜNDE BASIN AÇIKLAMASI YAPTI
Öte yandan Fincancı'nın yargılandığı dava öncesi, Çağlayan meydanında basın açıklaması yapıldı. TTB 2. Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten, "Türk Tabipleri Birliği ve tabip odalarımızın örgütsel bütünlüğü ile buradayız. Dr. Şebnem Korur Fincancı'nın derhal serbest bırakılmasını, hakkındaki suçlamaların düşürülerek ilk duruşmada beraatini bekliyoruz" dedi.
Basın açıklamasına Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ve Fincancı'ya destek için gelenler katıldı.
Polis ekipleri adliye çevresinde ve meydanda geniş güvenlik önlemleri aldı.
FİNCANCI SAVUNMA YAPTI: BU BİR ÖN TANIDIR
Savunmasını yapan Fincancı, suçlamayı kabul etmediğini belirtti.
Fincancı, "Bu yaşıma kadar elimden geldiğince bir yurttaş, bir adli tıp hekimi olarak görevlerimi eksiksiz yerine getirdiğime inanıyorum. Yıllarımı verdiğim adli tıbba hele ki zehirli toksik silahlar hakkında birçok makale yazmış biri olarak, bilimsel bir tartışma yerine linç girişiminde bulunanlara bir çift sözüm var. Bir adli tıp uzmanı olarak paylaştığım görüşüm kriminalize edilmeye çalışılmaktadır. Propaganda iddiası ile suçlandığım yayın 7 dakikalık bir konuşmadır. Bana sorulan sorulara yanıt verdim. Ben yayında kısaca bir ön tanıdan söz ettim. Yayında belirttiğim tıbbi görüş bir ön tanıdır. Hak kullanımı suç olamaz" dedi.
Fincancı, "Tanıya erişebilmek için de etkili ve bağımsız bir soruşturma ve belgeleme gerekmektedir. Neyse ki Milli Savunma Bakanlığı, Meclis'te soruşturma yapacağını söyledi. Ama bağımsız mıydı? Hayır. Bir insan hakları savunucusu olarak ifade özgürlüğü ve toplumun haber alma hakkını savunma sorumluluğum vardır. Bir kamusal entelektüel olarak soru sorma, kamuya hakikat bildirme talebim bilim insanı sorumluluğunun yanı sıra yurttaş olmamın sorumluluğundandır. Hekimlik insana dair. İnsanlığa karşı suçların karşısında durmaktan, zeytinimize, arımıza sahip çıkmaya, savaşlardan iklim değişikliğine kadar her türden halk sağlığına zarar veren unsurun karşısında durmaktır. Nazım Hikmet'in de dediği gibi 'yaşamak ciddi iştir'" diyerek savunmasını tamamladı.
MİLLİ SAVUNMA BAKANLIĞI AVUKATININ KATILMA TALEBİNE RET
Milli Savunma Bakanlığı avukatı, duruşmaya katılma talebinde bulundu. Ancak mahkeme heyeti, Milli Savunma Bakanlığının suçtan zarar gören sıfatı olmadığı gerekçesiyle talebini reddetti.
Bunun üzerine bakanlık avukatı yeniden söz alarak "Sanığın sözleri, TSK'ya asılsız bir iftiradır. Katılma gerekçemizi bildirmek istiyoruz" dedi.
Mahkeme başkanı itirazlarını sonra yapabileceğini belirterek talebi reddetti. Bunun üzerine MSB avukatı salondan ayrıldı.
SAVCI MÜTALAASINI AÇIKLADI
"Terör örgütü propagandası yapmak" iddiasıyla yargılanan Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı için savcı mütalaasını açıkladı.
Duruşma savcısı, Şebnem Korur Fincancı hakkında mütalaasında, terör örgütü propagandası yapmak suçundan 7,5 yola kadar hapis istemiyle cezalandırılmasını talep etti. Tutukluluk halinin devamı istendi.
Bunun üzerine duruşmaya 1 saat ara verildi. Aranın ardından duruşmaya mütalaaya karşı beyanların alınmasıyla devam edildi.
"ALMANYA'DAN DÖNMEYEBİLİRDİM, AMA BEN BU ÜLKENİN İNSANIYIM
Mütalaaya karşı söz verilen Fincancı, şöyle konuştu:
"Cezaevi şartları tabii ki çok zor ama benim gibi bir insan hakları savunucusu için bulunmaz nimet. Gazeteye hapishane gözlemlerimi de yazıyorum. Sadece mahpusların değil çalışanlarının da sorunları da var. Biraz daha uzun yazarım o yüzden sorun yok. Ama tutukluluğun devamında kaçma şüphesi akla ziyan bir şey. Siyasiler tarafından hakaret içerikli ifadeler kullanıldı. Ben Almanya'dan dönmeyebilirdim.
Ama ben bu ülkenin insanıyım. Bu topraklarda doğdum büyüdüm. Bu toprakların insanına borçluyum. Ayrıca TTB'nin merkez konseyi üyesiyim. Sayın savcı ayrıca bu görevin devlet tarafından verdiği bir görev dedi. Ben bu yaşıma kadar devletin verdiği bir görev yapmadım. Merkez Konseyi Başkanlığına beni meslektaşlarım seçti. Benim bir yere kaçma durumum yok. Esas hakkında daha sonra beyanda bulunacağım."
Fincancı'nın avukatları da mütalaaya karşı savunma yapmak için süre ve tahliye taleplerinde bulundu.
SON SAVUNMALAR 29 ARALIK'TA
Verilen aranın ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Fincancı'nın suç süphesinin devam etmesi, tutuklulukta geçen sürenin makul süreyi aşmadığı, alternatif koruma tedbirlerinin yetersiz kalması, adli kontrol tedbirinin de yetersiz kalacağı gerekçeleriyle tutukluluk halinin devamına karar verildi.
Duruşma, sanık ve avukatlarının mütalaaya karşı savunmada bulunmaları için 29 Aralık'a ertelendi.
“HAKİM DE YOK HUKUK DA”
Duruşma sonunda yurttaşlar "TTB susmadı susmayacak" ve “Şebnem hocamız yalnız değildir” sloganları atarak basın açıklamasının olduğu alana yürüdü. Burada bir basın açıklaması gerçekleştirildi.
Basın açıklamasında konuşan Avukat Meriç Eyüboğlu, "Bugün bir başka hukuk skandalına daha tanıklık ettik. Şebnem hocamızın, sosyal medyadaki malum medya kuruluşlarında başlayan linç kampanyasıyla gözaltına alındığından bu güne o kadar çok hak ihlali yaşadık ki" dedi.
Eyüboğlu, "800 tane avukat Fincancı'nın avukatlığını yapmak üzere gönüllü oldu. Elbette bugün 800 avukat konuşmayacaktı. Ancak mahkeme 3 kişi savunma yapabilir diyerek sınırladı.Büyük salonda yapın bu duruşmayı dedik. Mahkeme salonla ilgili talebimizi de gerekçe söylemeden reddetti" dedi.
Eyüboğlu yaşananları şu şekilde anlattı:
"Biz ne söylersek söyleyelim hocamız ne savunma yaparsa yapsın karar zaten verilmişti. Bu dosyaya bir evrak girdi, Ceza ve Tevkifevleri Müdürlüğü'nden geldi. Fincancı Sincan hapishanesindeydi biliyorsunuz. Evrakta oradan buraya getirilirken yol güvenlik önlemi alın yazılmış. Bu önlem de kendisini bir minibüse bindirip, camekanlı kapalı bir alanda kilitliyken ve kendisi dışında 7 jandarma varken kelepçeli şekilde getirilmesi anlamına geliyormuş. Ayrıca evrakta tutukluluk halinin devamına göre 10 gün içinde duruşma olacaksa götürmeyin, Bakırköy Cezaevinde kalsın. Biz bu yazıyı görünce dedik ki tutukluluk devam edecek ve 10 gün içinde duruşma yapılacak belli ki. Bizi yanıltın diyelim ki bu ülkede hakimler var diyelim dedik. Bu ülkede hakimler yok, hukuk yok."
“HİÇBİR YERE GİTMİYORUZ”
TTB İkinci Başkanı Ali İhsan Ökten ise basın açıklamasını okudu.
Ökten, “Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve tabip odaları olarak etik-bilimsel temellerle savunduğumuz hekimlik değerleri, halk sağlığını önceleyen çalışmalarımız iktidarlarla birçok kez ters düşebilmiştir. Bu nedenle TTB, onların hedefinde olmuş ve bugün de görülmüştür ki halen olmaya devam etmektedir. Türk Tabipleri Birliği ve tabi ki Türkiye için emek, demokrasi ve sağlık adına zor bir günden daha geçtik. Adaletle asla bağdaşmayacak bir kararla karşı karşıya kaldık” dedi.
Ökten sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Hocamızın 'aynı umutlu ve eylemci iyimserlikle mücadeleye devam...' sözleriyle kendisi üzerine sorumluluk aldığı gibi bizlere de büyük bir sorumluluk yükledi. Bizler susmuyoruz; korkmuyoruz, ve birilerine inat, hiçbir yere gitmiyoruz."