Son dakika... Ekrem İmamoğlu, Ali Yeşildağ videolarına dair konuştu: Pandora'nın kutusu!

Son dakika... Rize mitinginde yurttaşlarla bir araya gelen Ekrem İmamoğlu, "'Ben gidersem ülke batar' diye milleti korkutmaya çalışıyorsan; senin karnen sıfır, sıfır. Başarısızsın. Kendin de itiraf ettin" dedi. Diyanet İşleri Başkanlığı ile ilgili spekülasyonlara da değinen İmamoğlu, "Diyaneti kapatacaklar diyorlar. Diyanet'i Atatürk kurdu, neden kapatılsın. Ama oradaki politik anlayış tabi ki ortadan kaldırılacak" dedi. Ali Yeşildağ'ın iddialarına da dikkat çeken İmamoğlu, "Bunlar birbirlerine öyle bir düştüler ki. Her gün Pandora'nın kutusu açılıyor. Utanıyorum" diye konuştu.

cumhuriyet.com.tr

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayı Ekrem İmamoğlu, Rize mitinginde yurttaşlar bir araya geldi.

"UMUT MU KAZANIR, KORKU MU!"

İmamoğlu'nun açıklamasından öne çıkan başlıklar şöyle:

"Birisi umut veriyor, birisi korku salıyor. Umut mu kazanır korku mu, güler yüz mü kazanır asık surat mı! Bana oy vermeyenlerin de kalbini kazanacağım. 'Her şey kötü olacak' diyerek milleti korkutmaya çalışan akıl, haddini bilmeyen kibirli bir akıldır.

'Bunlar seçilince veleddalin amin' dediler. Akla bakın Allah bunların gazabından memleketi korusun. Kim giderse gitsin burası Türkiye Cumhuriyeti Devleti siz derede kum tanesi olmazsınız bu memlekette. O siyasetçi gitti bu siyasetçi geldi diye bu bin yıllık devlet zaafa uğrar mı. Kimler geldi kimler geçti.

"MİLLETİN İKTİDARINI KURMAYA GELİYORUZ"

Ben mesela, görevim bir gün bitecek İstanbul’u devredeceğim. Ben o zaman gururla teslim edeceğim: 'Sana öyle bir İstanbul teslim ediyorum ki; İstanbul pırıl pırıl bütçesi, böyle sakın korkma' diyeceğim. 'Ben gidince her şey çok kötü' olacak diyorsan, sana güle güle. Hadi git evine. Hanımına eşine, çoluğuna çocuğuna hizmet et. 21 yıl sonra 'Memlektin geleceğinden korkma' diyemiyorsan, hâlâ 'Ben gidersem ülke biter' diye milleti korkutmaya çalışıyorsan; senin karnen sıfır, sıfır. Bu millet korkmaz. Bu millet kendine güvenir. Onun için 14 Mayıs’ta millet kazanacak. Bir kişi devri bitecek. 15 Mayıs’tan itibaren milletçe, birlik bütünlük içinde yolumuza devam edeceğiz. Milletin iktidarını kurmaya geliyoruz.

"ÇAY 15 TL OLACAK"

Bazı sorunlu konulara da gireceğim. Bazı müjdeleri hatırlatayım: Emeklilere 15 bin TL ikramiye. Emekli maaşlarını, kolayca geçinmelerini sağlayacak seviyeye getireceğiz. Her aileye en az asgari ücret getireceğiz. Parayı bul ettiler, ekonomiyi düzelteceğiz. Üretim ve istihdam seferberliği başlatacağız. Gence ve kadına, herkese iş olanakları yaratacağız. Sanayiciyi, çiftçiyi destekleyeceğiz. Bütün çocuklara ücretsiz süt ve yemek dağıtacağız. Devletin kapılarını, bu memleketin evlatlarına açacağız. 14 Mayıs’tan sonra çok güzel şeyler yaşayacağız. ÇAYKUR üreticiyi destekleyecek şekilde etkin hale gelecek. Çayı üretenlerin keyfi yerine gelecek. ÇAYKUR’un liyakatli yönetilmesini sağlayacağız. ÇAYKUR bugüne kadar yerle bir edildi. Genel Başkanımız'ın müjdesini yinelemek istiyorum: Çay 15 TL olacak."

"BEN UTANIYORUM, ONLARDA UTANMA YOK"

Ali Yeşildağ'ın iddialarına da dikkat çeken İmamoğlu, şu ifadeleri kullandı:

"Bugünkü iktidarın bu ülkeye bir şey verebilecek, inanın dermanı kalmadı. Bunların kendilerine bile faydası kalmadı. İşe yarar kadroları kalmadı. Kendi çalıştıkları bakanlar bile bunlarla çalışmak istemiyorlar. Çünkü oradaki bilgilerinin işe yaramayacaklarını biliyorlar. Onların etrafında memleketi düşünen kim varsa, onların yanından uzaklaştı. Birbirlerini öyle bir düştüler ki; her gün Pandora'nın kutusu açılıyor. Her gece kimin hangi itirafı yapacağına şaşırdık. Cumhuriyet’in 100. yılında o itirafları dinledikçe benim yüzüm asılıyor, moralim bozuluyor, ben utanıyorum. Ama onlarda utanma yok, memleketi bu duruma düşürenlere yuh olsun."

DİYANET İLE İLGİLİ İDDİALARA YANIT!

Diyanet İşleri Başkanlığı ile ilgili spekülasyonlara da değinen İmamoğlu, şunları söyledi:

"Bazı bilgiler duyuyorum; bazı coğrafyalarda bunu yayıyorlar. Neymiş; 'Millet İttifakı Diyanet’i kapatacakmış'. Allah bunlara akıl versin, benim duam tutar, ama bunlarda tutmadı. Yahu Diyanet’i kuran Mustafa Kemal Atatürk. Neden kapatalım? Ama şunu yapacağız: O Diyanet’in başındaki partizanı yollayacağız. Bizim camilerimiz kutsalımız. Bizim camilerimizi kimse siyasete alet edemez. Oralar bizim camilerimiz bizim memleketimizin insanlarının yeri. Evet Diyanet açık kalacak, ama Diyanet’in içindeki partizanlığı söküp atacağız. Herkes kendi giyimi kuşamıyla burada. Kimse kimsenin giyimine kuşamına karışmayacak. Herkes kendi yaşamının amiridir."