SOL Parti'den göçmen sorununa ilişkin 7 maddelik çözüm önerisi
Siyasetteki tansiyonu giderek yükselten göçmen sorununa SOL Parti'de bir açıklama ile müdahil oldu. Açıklamada, "Sığınmacı sorununun çözümü, hedefe gerçek suçluları koyarak; onların yıkım politikalarına karşı mücadele etmekten geçiyor. Ülkemizde yaşanan sığınmacı sorununun kaynağı ABD emperyalizminin ve Batı’nın Suriye’yi iç savaşla yıkıma sürüklemesidir" denildi.
cumhuriyet.com.trTürkiye'de son dönem siyasetin yakıcı gündem maddelerinden biri haline gelen göçmen sorunuyla ilgili olarak SOL Parti'den bir açıklama yapıldı. Yapılan açıklamada 7 maddelik çözüm önerisi ortaya konuldu.
Türkiye’nin bugün sayısı 5 milyonu geçen sığınmacıya ev sahipliği yaptığı hatırlatılan açıklamada AKP’nin yarattığı bu büyük sorunun nasıl aşılacağının, ülkenin geleceğinin nasıl şekilleneceğinden ayrı ele alınamayacağı ifade edildi.
“Türkiye ekonomik ve siyasi krizin yarattığı bir toplumsal bunalım içinde” denilen açıklamada, “Derin yoksulluk karşısında ezilen milyonlarca emekçi bir çıkış yolu, öfkesini akıtacağı bir kanal arıyor. Sığınmacıları hedef alan ırkçı tutumlar toplumun tepkisini manipüle ediyor. Dikkat dağıtılarak tepkiler iktidar yerine sığınmacılara yönlendiriliyor” ifadeleri yer aldı.
"SORUMLULUĞA DAVET EDİYORUZ"
“Düzen muhalefetinin tüm unsurlarının da farklı tonlarla dahil olduğu bu siyaset ülkemizi sonu belirsiz bir karanlığa sürükler” vurgusu yapılan açıklamada, “Toplumda bir iç çatışma ve şiddet zemini oluşturacak söylemler AKP iktidarına yeni manevra alanları açmak dışında bir anlam ifade etmez. İlerici, demokrat, yurtsever, emekçi halkımızı ve tüm muhalefeti, sonu bir çözüme değil kaosa çıkacak sığınmacı karşıtı çağrılar karşısında ülkemizin geleceğine sahip çıkma sorumluluğuyla insani, demokratik ve barışçıl bir çözüm için toplumsal bir sorumluluk üstlenmeye çağırıyoruz” denildi.
Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Sığınmacı sorununun çözümü, hedefe gerçek suçluları koyarak; onların yıkım politikalarına karşı mücadele etmekten geçiyor. Ülkemizde yaşanan sığınmacı sorununun kaynağı ABD emperyalizminin ve Batı’nın Suriye’yi iç savaşla yıkıma sürüklemesidir. Emperyalist merkezler Suriye’de, CIA güdümlü cihatçı çetelere dayanarak milyonları yerinden eden büyük yıkım yaratmıştır.
ABD emperyalizmi yalnız Suriye’de değil, siyasal İslamı besleyerek yarattıkları cihatçı terörün sonucunda Afganistan’ı da parçalamış, milyonlarca Afgan da bu sürecin sonunda ülkesinden göç etmek zorunda kalmıştır. AKP iktidarı cihatçı çetelerle ittifak içinde Suriye’nin parçalanma sürecine dahil olmuştur. Türkiye, cihatçı çetelerin savaş üssü haline getirilmiştir. AKP, yıkımın parçası olmanın ötesinde belirli plan dahilinde ‘seçilmiş bir göç trafiğini’ de yönetmiştir. Öte yandan AKP, Suriye’de şeriatçı bir iktidar alanı oluşturmak ve Türkiye’de rejim değişikliğine ek bir güç devşirmek üzere demografik yapıyı da hedef alan bir göç politikası izlemiştir.
Bu politika ile AKP laikliğin tasfiyesi ve toplumsal yaşamın gerici dönüşümünü hızlandırmayı hedeflerken bir yandan da rejime para-militer bir kuvvet oluşturmaya çalışmıştır. Suriye’deki yıkımın sorumlularından birisi olan AB ise sığınmacı göçünden kaçınmak üzere Türkiye’yi bir tampon bölge haline getirmiştir. AB ile imzalanan ‘Geri Kabul Anlaşması’yla’ Türkiye, Batı için bir göç duvarı olmuştur. Yıkımı yaratan emperyalist merkezler sığınmacıları kendinden uzak tutarken AKP iktidarı ise göçmenleri bir para kaynağı ve pazarlık kozuna dönüştürmüştür.
"MÜCADELEDE BİRLEŞECEĞİZ"
Böylece bir sığınmacı deposu haline gelen Türkiye, sermaye için de yeni bir sömürü kaynağı olmuştur. Başta yandaş sermaye kesimleri olmak üzere tüm sermaye çevreleri Suriye’deki yıkımdan pay kapma yarışına katılmış; dağılan Suriye’nin kaynakları yağmalanmıştır. Sığınmacılar ucuz iş gücü olarak sınırsız bir sömürünün de yeni kaynağı haline getirilmiştir. Bu savaş, kaos ve rant odakları sığınmacı sorunun gerçek suçlularıdır. Suçu olmayanlar ise yersiz yurtsuz kalan; topraklarında yaşama imkânı kalmadığı için göç etmek zorunda bırakılan sığınmacılar ve Türkiye’nin emekçi yoksul halkıdır.
Ölümle keskin bir sömürünün pençesinde hayatta kalmaya çalışan sığınmacılar ve ülkemiz için ekmek, hayat ve adalet yolunda insancıl, demokratik ve barışçıl bir çözümü savunacağız. Sığınmacıların gönüllü dönüşünün önünü açacak barışçıl koşulların oluşturulması için mücadele ederken ezilenleri birbirine düşman edecek ırkçı-faşist kışkırtmalara ve patronların azgın sömürüsüne karşı mücadelede birleşeceğiz.”
7 MADDEDE ÇÖZÜM ÖNERİSİ
SOL Parti’nin göçmen krizine ilişkin çözüm önerileri şöyle sıralandı:
1- AB ile yapılan tüm “Geri Kabul Anlaşmaları” iptal edilmelidir, üçüncü ülkelere göçün önü açılmalıdır
2- AKP, Suriye’de cihatçı güçlerle birlikte sürdürdüğü parçalama siyasetine son vermeli, Suriye’den tüm askeri güçler çekmelidir.
3- Suriye yönetimi ile barışçıl bir diplomasi ile barışçıl ve insani bir geri dönüşün şartları oluşturulmalıdır.
4- Türkiye’ye yerleştirilen tüm cihatçı savaşçı güçler, savaş suçluları sınır dışı edilmelidir.
5- Suriye’nin yeniden inşası için uluslararası dayanışmanın geliştirilerek Suriyelilerin eve dönüş koşulları oluşturulmalıdır.
6- Türkiye’nin doğu ve güney sınırlarında etkin bir kontrol tesis edilmeli, ülkeye kontrolsüz göçün önüne geçilmelidir.
7- Türkiye’de doğan büyüyen yeni kuşak sığınmacıların laik, demokratik ve kamucu temelde bir entegrasyonunu sağlayacak, milyonlarca çocuğun ucuz iş gücü olarak sömürülmesinin önüne geçecek planlı bir politika da buna eşlik etmelidir.