Sibel Çelik'i öldüren Halil Yılmaz'a müebbet hapis
İzmir’de 2016 yılında öldürülen Sibel Çelik’in davasında mahkeme, tutuklu sanık Halil Yılmaz'a kasten öldürme suçundan müebbet hapis, mala zarar verme suçundan ise 1 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Çelik ailesinin avukatı Sibel Önder, “Ömür boyu hapis ve hiçbir şekilde indirim sebeplerinin uygulanmaması gayet güzel olsa da açıkçası benim adıma tatmin edici değil. Eğer canavarca his olsaydı ne olacaktı? Ağırlaştırılmış müebbet hapisle değerlendirilecekti. Sibel Çelik yedi kez bıçaklandı ve bazanın içine koyularak yakıldı. Bunu canavarca his olarak algılamadılar” dedi.
Rengin Temoçinİzmir Buca’da 3 katlı binanın zemin katındaki Halil Yılmaz'ın evinde, 12 Temmuz 2016'da çıkan yangına müdahale eden itfaiye ekipleri, bazanın içinde yanmış kadın cesedi buldu. Cansız bedenin, Sibel Çelik'e ait olduğu belirlendi.
Soruşturma kapsamında Çelik’in nişanlanlısı Halil Yılmaz ve Yılmaz’ın ağabeyi S.Y. tutuklandı. 6 Aralık 2017'deki duruşmada, S.Y. tahliye edildi. Çelik'in 7 bıçak darbesi ile öldürüldüğü, daha sonra cesedinin bazaya konulduğu ve evin ateşe verildiği bilgisi iddianamede yer aldı.
Sibel Çelik davasanın 26’ncı celsesinde karar çıktı. Mahkeme tutuklu sanık Halil Yılmaz'ı (39) kasten öldürme suçundan müebbet hapis, mala zarar verme suçundan ise 1 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Tutuksuz sanık S.Y. ise beraat etti.
CEZA BİZİ TATMİN ETMEDİ
Duruşma sonrası Cumhuriyet’e değerlendirmelerde bulunan Çelik ailesinin avukatı Sibel Önder, “Halil Yılmaz’a müebbet hapis cezası verildi. Bilerek ve isteyerek yangın çıkarmış olması sebebiyle kamu malını zarardan dolayı da bir yıl altı ay hapis cezası verildi ve indirim de uygulanmadı. Maalesef ben dosyamızın en başından bu yana sürekli söylemekte olduğum belli başlı hususlar vardı. Burada evet dosyaya baktığınızda ömür boyu hapis ve hiçbir şekilde indirim sebeplerinin uygulanmaması gayet güzel olsa da açıkçası benim adıma tatmin edici değil. Çünkü dosyanın içerisinde verilmiş olunan karar artık tüm kadın cinayetlerine emsal mahiyette olması gereken bir karar olması gerektiği kanaatindeyim” dedi.
KÖTÜNÜN İYİSİ
Önder sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Dosyada yedi kez bıçaklanmış bir kadından bahsediyoruz. Tecavüze uğramış bir kadından bahsediyoruz. Adli tıp raporlarında tespit edilmiş ancak bunu mahkeme tecavüz olarak değerlendirmedi. Öteki taraftan baktığınız zaman Sibel Çelik yedi kez bıçaklandı ve bazanın içine koyularak yakıldı. Bunu canavarca his olarak algı almadılar. Yargıtay maalesef ki fantezi aramakta. Bu da doğal olarak burada canavarca his boyutuna getirmedi. Eğer canavarca his olsaydı ne olacaktı? Ağırlaştırılmış müebbet hapisle değerlendirilecekti. Diğer taraftan dönüp baktığınız zaman Sibel Çelik'in bedeni yakıldı. Bir evde yandı.
Mahkemede, bir evin bedeli eğer bir yıl altı aysa Sibel Çelik'in bedenine neden karton kutu muamelesi yapıldığı hususunu sordum. Bu konuda da herhangi bir değerlendirme yapılmadı. Katledilen kadınlar adına emsal bir karar olmadı. Kötünün iyisiydi. Bir indirim uygulanmadı. Sanık Halil Yılmaz ise suçu kendisinin işlemediğini ileri sürdü. Daha önceki dosyalarından sabıkasının olması sebebiyle kaçmış. Neden sevdiğim kadını öldüreyim dedi” ifadelerini kullandı.