Sahte para vurgununda şebekenin şifreleri çözüldü: 'Turkish boya', 'Masaj koltuğu', 'Hazır sandalye'

Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen “sahte para” soruşturması kapsamında İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, 18 Şubat’ta İstanbul, Ankara, Adıyaman, Balıkesir, Bilecik, Bursa, Çanakkale, Diyarbakır, Iğdır, İzmir, Kocaeli, Malatya, Mersin, Nevşehir, Sakarya, Tekirdağ, Van, Yozgat ve Zonguldak’ta eş zamanlı operasyon düzenlemiş, 83 kişilik şebekenin 58 üyesini yakalamıştı.

Yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan ve polisteki ifade işlemleri sona eren kalpazanlar, 21 Şubat’ta Büyükçekmece Adliyesine sevk edildi.

SAHTE PARANIN MERKEZİNDEKİ ERDAL C. VE BERABERİNDEKİ 8 ŞÜPHELİ TUTUKLANDI

Mahkemeye çıkarılan şüphelilerden çete elebaşı Erdal C. ile birlikte 9 şüpheli tutuklandı. Şüphelilerin 14’ü hakkında “adli kontrol” hükümleri uygulanırken, 35 zanlı ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

Firari 25 şüphelinin yakalanması için çalışmalar sürerken, emniyet ekiplerince 1 yıl süren teknik ve fiziki takibin sonunda 19 ilde düzenlenen sahte para operasyonunda yakalanan kalpazanların, kendi aralarındaki şifreli tapeleri de deşifre oldu. Çökertilen sahte para ağındaki şebeke üyelerinin, polis takibine yakalanmamak için kendi aralarında şifreli olarak haberleştikleri ve kodlu mesajlarla diyalog kurdukları tespit edildi.

'AMERİKAN BOYA', 'TURKISH BOYA', '50 NUMARA AYAKKABI', 'MASAJ KOLTUĞU'

Zanlıların konuşma tapelerine yansıyan diyaloglarında, basılmış sahte dolara “Hazır sandalye” ve “Amerikan boya”, 50 dolar için “50 numara ayakkabı” ve sahte TL için de “masaj koltuğu” ve “Turkish boya” ifadelerini kullandıkları öğrenildi.

Sahte para basan kalpazanlar ile onlardan yüzde 10 ile yüzde 30 arasındaki komisyonla sahte paraları satın alarak yurt genelinde piyasaya sürmeye hazırlanan şüpheliler arasındaki telefon görüşmelerinde, “Kaliteli boya bulunur mu?”, “Elinde hazır masaj koltuğu var mı?”, “Turkish var mı?” gibi kodlu diyalogların kullanıldığı, yüklü miktarda sahte paraya “Büyük”, düşük orandaki sahte paraya ise “Küçük” gibi şifreli konuşmalarla anlaştıkları öğrenildi.

Emniyet birimlerinin teknik takibine takılan kalpazanların, para sayma makinasından geçen sahte paraya ise “Makineden geçen kalite” ifadesini kullandıkları anlaşıldı.