'Ot biçme' bahanesi: AKP'li Üsküdar Belediyesi, polislerle Validebağ Korusu'na girdi

AKP'li Üsküdar Belediyesi ekipleri; Koruma Kurulu kararına rağmen polis ve zabıta eşliğinde 'ot biçme' gerekçesiyle, pazartesi sabah saatlerinde Validebağ Korusu'na girdi. Bölge sakinleri ve çevre savunucuları baskına karşı direniyor. Sabah baskınına ilişkin, Validebağ Savunması'ndan da açıklama geldi.

cumhuriyet.com.tr

Birinci derece doğal sit koruması altında olan İstanbul Üsküdar'daki Validebağ Korusu; AKP'li Üsküdar Belediyesi'nin hedefinde olmaya devam ediyor. Koruma Kurulu'nun aleyhte kararına karşın, Üsküdar Belediyesi, pazartesi günü sabah saatlerinde polis ve zabıtalarla 'ot biçme' bahanesiyle Validebağ Korusu'na girdi.

YURTTAŞLARDAN TEPKİ

Otların temizliği yapılacağı iddia edilerek Validebağ Korusu'na giren Üsküdar Belediyesi ekipleri, koruya sahip çıkan halkın tepkisi ile karşılaştı. 

Bölge sakinleri ve çevre savunucuları baskına karşı direniyor. 

VALİDEBAĞ SAVUNMASI'NDAN AÇIKLAMA

Üsküdar Belediyesi ekiplerince yapılan sabah baskınının ardından; Validağ Savunması'ndan da bir açıklama geldi. Açıklamada, hukuku yok sayan belediyenin korudan çıkması istendi.

"ELLERİNDE BİÇME MAKİNELERİYLE GELDİLER"

Cumhuriyet’e açıklamalarda bulunan Validebağ gönüllülerinden Neşe Taşan, “Ot biçme bahanesiyle girmediler resmen ot biçtiler. Sabah saat 5.00’te bunların buraya girecekleri haberini aldık ve biz de geldik buraya. Daha önce temizlik yapacaklarını söylemişlerdi. Ellerinde biçme makineleriyle geldiler. Çevik kuvvet ve 3 araba sivil polisle birlikle her kapıdan girdiler” dedi.

"HİLMİ TÜRKMEN, BABASININ ÇİFTLİĞİ GİBİ KULLANIYOR"

Taşan, her tarafın biçildiğini ifade ederek şöyle devam etti:

“Her tarafa çekirgeler saçılmış. Rica ettik üstten yapın diye. Şimdi onlar da kabul etti ve böyle devam ediyor. Burası Hilmi Türkmen’e tahsis edildi diye babasının çiftliği gibi kullanıyor. Amacı rant sağlamak… Kuru otları kesmeye çalışıyorlar ama çiçeğini böceğini almışlar. Tabii onların iyi niyetinden değil tamamen bizim baskımızdan kaynaklanıyor. Birinci derece doğal sit alanı burası ve korunması gerekiyor. Biz de burada nöbet tutuyoruz ve kuşun, ağacın dili olmaya çalışıyoruz. Burası kimsenin babasının çiftliği değil.”