Motokuryeler güvensiz koşullarda yaşam savaşı veriyor: Sendikalar yasal düzenleme istediler
E-ticaretin yaygınlaşmasıyla kuryelik alanında istihdam oranı arttı. Ağırlıklı olarak gençlerin çalıştığı bu meslek kolundakiler birçok sorunla karşı karşıya kalıyor. “Esnaf kurye” modelinden olumsuz etkilendiklerini aktaran çalışanlar mesleğin zorluklarını Cumhuriyet’e anlattı.
Cengiz Karagözİnternetin yaygınlaşmasıyla birlikte tüketim alışkanlıkları değişti. İnternet üzerindeki alışveriş firmaları giderek büyürken bu durum bazı meslek kollarının da gelişmesine sebep oldu. Kuryelik de bu gelişmelerle yaygınlaşan işkollarından biri.
Ürünleri müşterilere hızlı bir şekilde ulaştırmaya çalışan kuryeler birçok sorunla da karşı karşıya kalıyor. Ağırlıklı olarak gençlerin çalıştığı meslek kolu, konuya dair çalışmaların yer aldığı raporlarda “az tehlikeli meslek kolları”ndan sayılıyor.
Ancak söz konusu alan birçok tehlikeyi bünyesinde barındırıyor. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin (İSİG Meclisi) verilerine göre bu alanda 1 Mart 2020 ve 1 Mart 2021 tarihleri arasında 189 çalışan iş kazaları sonucu yaşamını yitirdi.
Nakliyat-İş Sendikası Genel Başkanı Ali Rıza Küçükosmanoğlu, kuryelerin çalışma koşullarına dikkat çekti. Küçükosmanoğlu, “Pandemi döneminde bu alanda emek veren işçilerin çalışma koşulları yapılan bir direnişle birlikte gündeme geldi. Bu alanda dayatılan esnaf kurye modeli çalışanları oldukça zorluyor. Yasal alanda bulunan boşluklar nedeniyle patronlar daha fazla kâr ederken işçiler sömürülüyor” dedi.
"SORUMLULUK ÇALIŞANA KALIYOR"
Esnaf kurye modelinin Hollanda’da yasaklı olduğuna dikkat çeken Küçükosmanoğlu, “İşveren bu modelle tüm sorumluluğu kuryeye yüklüyor. Hayat pahalılığı bu kadar artmışken çalışanlar buna razı gelmek zorunda kalıyor. Bu uygulama kısa vadede fazla kazandırıyor gibi görünse de uzun vadede işçilere olumsuz yansıyan bir uygulamadır” diye konuştu.
Esnaf kurye modelinin Hollanda’da yasaklandığını vurgulayan Küçükosmanoğlu, “Bu uygulamaya dair hukuksal düzenleme yapılmalı” dedi. Bu modelin sendikal faaliyetlerin de engellediğini belirten Küçükosmanoğlu, mücadeleyi sürdüreceklerini kaydetti.
Motokuryelerin birçok sorunla karşı karşıya geldiklerine dikkat çeken beş yıllık motokurye E.D., “Yaz kış demeden motor üzerindeyiz. Her mevsim bizi farklı biçimde zorluyor. Yağışlı havada motor sürmek zor, yerler kaygan oluyor. Bu da bizi birçok tehlikeyle karşı karşıya bırakıyor” dedi. Esnaf kurye modelinden olumsuz etkilendiklerini belirten moto kurye, “Şirketler bu şekilde tüm masraflardan kurtulmuş oluyor. Ne sigortanla uğraşıyor ne de başka bir şey. Dışarıdan çok para kazanıyor gibi görünsek de bunun için normalden daha fazla mesai harcamamız gerekiyor. Her türlü masrafı biz karşılamak zorundayız. Kaza yaptığımız takdirde de firmanın sorumluluğu olmuyor. Başka bir gelirimiz ya da güvencemiz olmadığı için her koşulda çalışmaya devam ediyoruz” diye konuştu.
GÜVENCESİZLİK YAYGIN
Araçlı kurye olarak çalışan H.A., ise iş tanımı olmadığı için farklı işleri de yapmak zorunda kaldıklarını belirtti. Bu alanda güvencesizliğin yaygın olduğuna dikkat çeken H.A, “Kendimiz sigortamızı ödemezsek hiçbir şekilde emekli olamıyoruz ve sağlık güvencemiz de olmuyor” dedi.
"ÜCRETLİ İZİN HAKKIMIZ YOK"
Ücretli izin haklarının da olmadığına dikkat çeken H.A., “İzin kullanabiliyoruz ancak izin yaptığımız zaman bizden günlük olarak en az 725 TL kesinti yapılıyor. İzinden döndükten sonra da günlük normal zamandan daha fazla paket dağıtmamız bekleniyor. Yani hem bizden para kesiliyor hem de izinli olduğumuz günlerin paketlerini de bu şekilde atmış oluyoruz. Biz izinliyken de fazladan paket dağıtan çalışanlara da fazla bir ücret ödenmiyor. Bizden kesilen kasaya gidiyor” ifadelerini kullandı.