Migros'un Esenyurt'taki deposunda eylem yapan 250 işçinin işine son verildi
Migros’un Esenyurt’taki deposunda, yüzde 8'lik ücret artışına karşı eylem yapan Depo, Liman, Tersane ve Deniz İşçileri Sendikası (DGD-Sen) üyesi 250 işçinin işine son verildi. DGD-Sen Genel Başkanı Neslihan Acar, “Yaklaşık 250 işçi, bir gecede kapının önüne kondu. Bir ekmek isteyen işçilerin ellerindeki ekmekler de alındı. Bugün, Türkiye’nin her yerinde işçiler bu pervasızlığa, bu hukuksuzluğa karşı direniyor. Bizim buradaki çağrımız halkımızadır. Buradaki sesi duyun" dedi.
ANKAMigros’un Esenyurt’taki deposunda çalışan işçilerin yüzde 8'lik ücret artışına karşı başlattığı eylem 7’nci gününde sürüyor. Eyleme dün akşam müdahale eden polis, işçileri depodan dışarı çıkardı. Polis ekipleri, “Direne direne kazanacağız” sloganı atan sendika temsilcilerini ve çok sayıda işçiyi gözaltına aldı. Gözaltına alınanların daha sonra serbest bırakıldığı öğrenildi.
İşçiler, eylem yapmak üzere bu sabah geldikleri depoya alınmadı. Deponun önünde bekleme kararı alan işçiler, “Biz bu yoldan dönmeyiz, açlıktan ölmeyiz”, “Migros işçiye hesap verecek”, “Zafer direnen emekçinin olacak” ve “İşçiler açken Özilhan’a huzur yok” sloganları attı. İşçiler, hep birlikte halay çekti.
"EKMEK İSTİYORUZ, BOŞ AÇIKLAMALAR YAPMAYIN"
Bu sırada bir Migros yetkilisi, tel örgülerin arkasından işçilere seslendi. İşçilere, “İstenmeyen olaylara neden olmamak için, çalışma yapmak istemeyen kişilerin depoyu terk etmeleri gerekmektedir. Tüm personelimizi aklıselim olmaya davet ediyoruz” diyen yetkiliye tepki gösteren işçiler ise “Boş açıklamalar yapmayın”, “Bir ekmek istiyoruz” dedi. Yetkili de işçilere, “Ben elçiyim” diye yanıt verdi.
"MİGROS'UN AÇIKLADIĞI GİBİ UÇUK RAKAMLAR İSTEMEDİK"
DGD-Sen Genel Başkanı Neslihan Acar, depo önünde işçilerle bir araya geldi. Acar, "7 gün önce iş bıraktık. Dedik ki 'Biz asgari ücretle geçinemiyoruz; kiralarımızı, faturalarımızı ödeyemiyoruz. İnsan onuruna yakışır şekilde yaşayamıyoruz. O yüzden zam istiyoruz.’ Öyle çok da uçuk rakamlar istemedik dedik. ‘600-700 liralık bir faturamızı en azından aldığımız zamlarla ödeyebilelim' dedik ya da 'Bir saat ücretine bir ekmek, bir süt alabilelim' dedik. Öyle uçuk rakamlar, Migros’un da açıkladığı gibi uçuk rakamlar da istemedik" diye konuştu.
"YAKLAŞIK 250 İŞÇİ BİR GECEDE KAPININ ÖNÜNE KONDU"
Migros'un dün akşam 120 işçiyi sadece zam istediği için ve anayasal hakkını kullanarak işten kaçındığı için ilgili yasanın 'iyi niyet ve ahlak kurallarına uymama' maddesine dayanarak işten çıkardığını belirten Acar, şunları söyledi:
"Bugün sabah buraya gelip direnmeye devam eden işçi arkadaşlarımız içeriye seslendiğinde, depo içerisinde işten atılmamış, idari izinde olan arkadaşlarımız da işten atıldı. Şu an yaklaşık 250 işçi, bir gecede kapının önüne kondu. Bir ekmek isteyen işçilerin ellerindeki ekmekler de elinden alındı. Biz, bu gücü biliyoruz, bu hadsizliği biliyoruz. Bugün, sadece Migros’ta değil, Türkiye’nin her yerinde işçiler bu pervasızlığa, bu hukuksuzluğa karşı direniyor. Bizim size çağrımızdır, bizim patronlara çağrımız yok. Bizim buradaki, halka çağrımızdır. Buradaki sesi duyun. İşçiler ekmeklerini büyütmek istiyor. Buradaki sesi duyacaksınız ve Migros’un olduğu bütün alanları buradaki bütün işçilerle dar edeceksiniz. Dün akşam söyledik, bizim kölelik hizmeti dışında kaybedecek hiçbir şeyimiz yoktur. Kölelik dışında biz hiçbir şey kaybetmedik. Asıl Migros düşünsün. Özilhan düşünsün. Biz, 20 tane işçiyle Özilhan’ın evini ona dar ettik. 300 işçiyle bütün ülkeyi Özilhan’a dar edeceğiz. Ta ki arkadaşlarımız iş başı yapana kadar.”