Medyada yoksulluk raporu açıklandı: 'Gerçeğin üstü örtülebilir'
Derin Yoksulluk Ağı, 2022 Ocak ve Ağustos aylarını kapsayan medyada yoksulluk gündemine ilişkin dün bir izleme raporu yayımladı. Raporda, haber yapılırken tercih edilen yöntemlerin kamuoyu görüşünü etkileyebileceğine dikkat çekildi.
İSTANBUL / CumhuriyetYoksullukla ilgili çalışmalar yürüten Açık Alan Derneği’ne bağlı Derin Yoksulluk Ağı (DYA), dün İstanbul Beyoğlu’nda 2022 ocak ve ağustos aylarını kapsayan medyada yoksulluk gündemine ilişkin izleme raporu yayımladı.
Yazılı ve dijital basında yer alan yoksulluk konulu 11.309 haber derlenerek hazırlanan raporda, haberin yapılış biçiminin kamuoyu görüşünü etkileyebileceği vurgulandı. Gazetecilerin de önerilerini sunduğu çalışma toplantısında çalışmanın arka planına vurgu yapıldı.
Kişilerin haklarına erişimi bağlamında yoksulluğun gündem olmasının önemine dikkat çekilen raporda, “Gündemin medya kanalları aracılığı ile ‘nasıl’ oluşturduğu, neyi merkeze aldığı incelendiğinde ekonomik göstergelere odaklı veya yoksul dışlayıcı ve suçlayıcı bir perspektifin çeşitli halleri ile haberlere işlediğini gözlemliyorduk. Hedef kitlesi değişse bile yazılı, basılı ve dijital medya kanalları okuyucularının algısı ve fikrini şekillendiriyor. Son yıllarda pandemi ve ekonomik krizin etkileri ile birlikte artan yoksulluk ve yoksullukla mücadele yöntemlerine dair yapılan haberlerin sayısı gittikçe arttı” denildi.
‘GERÇEĞİN ÜSTÜ ÖRTÜLEBİLİR’
Haber yapılırken tercih edilen yöntemlerin tanımlarına ve nelere yol açabileceği örneklendirildiği raporda dört başlığa dikkat çekildi. Yayımlanan raporda dikkat çekilen başlıklar şu şekilde: Romantize etme, acındırma, çarpıcılaştırma ve çarpıtma. Yoksulluk haberi yapılırken konuyu romantize etmenin gerçekliğin üstünü örttüğü belirtilirken, acındıran bir üslubun ise öznelerin içinde bulunduğu güçlüklerin sebebi olarak kişilerin talihsizliği ve güçsüzlüğü mazeret gösterilerek gerçek sebeplerin üstünün örtülebileceği vurgulandı. Çarpıcılarştırma başlığında ise okuyucuyu meseleye duyarsızlaştırabileceği belirtildi.
‘KAMUOYU GÖRÜŞÜNÜ ETKİLEYEBİLİYOR’
Raporun sonuç kısmında, yoksulluğun medyada ele alınış şeklinin önemine değinilirken, “Nasıl bir üslupla, nelerin öne çıkarılarak gündemleştirildiği o toplumun bileşeninin yoksulluk ve yoksulluğa neden olan faktörlere karşı algısını, hatta o toplumda yoksulluk olup olmadığına dair inancını ve kamuoyu görüşünü etkileyebiliyor” ifadeleri yer aldı.
Toplantıda, yoksulluk konusuyla ilgili yapılan haberler incelenerek doğru ve yanlış örneklere dikkat çekildi.