Kılıçdaroğlu'na 1 milyonluk 'beşli çete' davası: 'Tahsildarı olduğunu delillerle ispat edeceğiz'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisine “Sen ekonomist değil, olsan olsan 5’li çetenin tahsildarı olursun" diyen Kılıçdaroğlu’na 1 milyon liralık tazminat davası açtı. Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik, Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada, "'Beşli çetenin bir anlamda Erdoğan tarafından korunduğu, onun tahsildarı gibi davrandığı özelindeki eleştirilerin haklı dayanakları bulunmaktadır. Sunacağımız delillerle ve verilerle bu durumun gerçekliğini ispatlamış olacağız" dedi.
Nagihan YılkınCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na kişilik haklarını ihlal ettiği gerekçesiyle 1 milyon liralık manevi tazminat davası açtı.
Davanın nedeninin Kılıçdaroğlu'nun 22 Mart'ta grup toplantısında yaptığı konuşma ve 31 Mart'taki Twitter paylaşımı olduğu belirtildi.
AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun kamu özel işbirliği ile yapılan projelere ilişkin bulunduğu değerlendirmelere dair kendisine sorulan soruya, "O, vergi memuru. Ama ben ekonomistim. Aramızdaki fark bu. İşim benim bu işlerle geçti" yanıtını vermişti.
Kılıçdaroğlu ise Erdoğan'ın bu açıklamasına sosyal medya hesabından yanıt vererek, "Sen ekonomist değil, olsan olsan 5’li çetenin tahsildarı olursun. Halkın parasına göz dikmiş bir tahsildar!" demişti.
Erdoğan'ın avukatı Hüseyin Aydın ise Kılıçdaroğlu hakkında tedbiren uyarı kararı verildiğini şöyle açıkladı:
"Ankara 16'ncı Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1 Nisan 2022 tarihli ara kararı ile ihtiyati tedbir talebimizin kabulüne karar vererek, Türk Medeni Kanunu 24 ve 25'inci maddeler kapsamında Sayın Cumhurbaşkanımız hakkında 'Beşli çetenin hamisi ve pazarlamacısı', 'Beşli çetenin tahsildarı' ve 'Tefecilere hizmet eden' ifadelerini kullanırken davalı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bundan sonraki süreçte daha dikkatli olması yönünde ihtiyati tedbiren uyarılmasına karar verilmiştir."
"BEŞLİ ÇETENİN TAHSİLDARI GİBİ DAVRANDIĞINI DELİLLERLE İSPATLAYACAĞIZ"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik ise davaya ilişkin kararı ve süreci Cumhuriyet'e değerlendirdi.
Erdoğan'ın kişilik haklarının ihlal edildiği gerekçe gösterilen davaya ilişkin konuşan Çelik, "Genel başkanımızın dava konusu yapılan açıklamasında hiçbir biçimde hakaret sözü yoktur. Tam aksine genel başkanımızın dava konusu yapılan eleştirel değerlendirmesi, bütünüyle haklı ve doğru olgulara dayalı bulunmaktadır. Yani genel başkanın o eleştirisinde ifade etmiş olduğu 'beşli çetenin' bir anlamda Erdoğan tarafından korunduğu, onun tahsildarı gibi davrandığı özelindeki eleştirilerin haklı dayanakları bulunmaktadır. Nitekim açılmış olan bu davada sunacağımız delillerle ve verilerle bu durumun gerçekliğini ispatlamış olacağız" dedi.
"ERDOĞAN'IN ZENGİNLEŞME ANLAYIŞINI ORTAYA KOYUYOR"
Çelik, 1 milyon liralık tazminat bedeline ilişkin ise "Erdoğan tarafından 1 milyon liralık dava açılmış olması elbette tarafımızca polemik konusu yapılacak. Örneğin, genel başkanımızın Erdoğan'a yönelik 5 kuruşluk dava açmasının bir gerekçesi var. Genel başkanımız, 5 kuruşluk açtığı manevi tazminat davalarını 'Erdoğan'a biçtiğim değer gereğince' diyerek ifade ediyor. Onun kişiliğinin bir anlamda değerine göre 5 kuruşluk dava açılmasının talimatını güdüyor. Erdoğan 1 milyonluk dava açıyor. Bu öncelikle aralarındaki kişilik farkını gösteriyor, ikinci olarak genel başkanımızın asla ve asla paraya tamah etmediğini, alın terine verdiği önemi gösteriyor. Erdoğan ise tam tersine ne pahasına olursa olsun bir anlamda yararlanma, zenginleşme anlayışını ortaya koymaktadır. Bunları elbette ifade edeceğiz" diye konuştu.
"YARGIÇ HAKKINDA DERHAL ŞİKAYET İŞLEMİ BAŞLATACAĞIM"
Mahkeme tarafından Kılıçdaroğlu hakkında verilen 'tedbiren uyarı' kararı için yargıça dava açacaklarını belirten Çelik, "Şu an itibarıyla mahkeme yargıcı tarafından bir hukuksuz yaklaşım ara karar da konulmuş. Yargıç sayın genel başkanımıza yönelik 'sözde tedbiren uyarma' gibi absürt ve hukuksuz bir değerlendirme yapmış. Yargıçla ilgili olarak derhal şikâyet işlemi yapacağım hem de o karara karşı itiraz işlemi yapacağız. Çünkü o yargıç çok net bir şekilde siyasi argümanlarla hareket ettiğini ve hiçbir biçimde nesnel davranmayacağını, talimatla hareket ettiği gerçeğini ortaya koymuş oldu. Hukuk dünyasında böyle bir karar olamaz" ifadelerini kullandı.
"DAVA DİLEKÇESİ BİZE GELMEDEN KARAR VERİLMİŞ"
Dava dilekçesinin kendilerine iletilmeden karar verildiğini açıklayan Çelik, şöyle konuştu:
"Bir dava açılıyor ve dava dilekçesi daha bize gelmeden yargıç karar verebiliyor, 'uyarma' diye ara karar kuruyor. Bizim savunmamızı almadan değerlendirmemizi yapmadan böyle bir karar veremez. Ayrıca her şeyden öte tedbir kararları 'ancak ve ancak uygulanabilen nitelikteki tedbir kararları verilebilir' şeklinde yasal düzenleme bulunmakta. Şimdi bunun uygulanabilir olasılığı hiçbir şekilde yok. Öte yandan çok açık bir şekilde Anayasa'nın 83. maddesi çiğnenmiş durumda. Çünkü Anayasa'nın 83. maddesinde milletvekillerinin mecliste yapmış olduğu açıklamalar ve sonrasında bunların dışarda tekrar etmesi durumunda engellenme sadece ve sadece Anayasa'nın 83. maddesinde düzenlenmiş. O da Meclis Genel Kurulu Başkanlık Divanı'nın teklifi üzerine bu konuşmasının tekrarında genel kurulunun karar alması hali için geçerlidir. Onun dışında milletvekillerinin yaptığı açıklamaya yönelik hiçbir sınırlama asla getirilemez. Bu durumda yargıç kendini TBMM yerine koymuş, açıkça suç işlemiş ve görevini kötüye kullanmıştır. Biz o yargıçla ilgili gereğini yapacağız ve yaptırımlara maruz bırakılması için elimizden geleni her şeyi yapmış olacağız. Bu davayı da kazanacağız."