Kayıp çocuklar nerede?
Türkiye’yi yasa boğan depremler sonrası kayıp çocuk skandalıyla bir kez daha yıkıldık. İktidardan çocukların akıbetine ilişkin tatmin edici açıklama gelmedi.
Sena TufanKahramanmaraş merkezli depremlerin üzerinden 24 gün geçti. Enkazdan çıkarılan çocukların nerede olduğu sorusu hâlâ yanıt bekliyor. İktidar, çocukların kaçırıldığı, tarikatlara verildiği tartışmalarına açıklık getiremedi. Depremin ilk günlerinden bu yana sahada çalışanlar, kayıp depremzede çocuk sayısının 1000’e yaklaştığını öne sürdü.
‘TARİKAT İHBARLARI’ GELiYOR
Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı Müjde Tozbey, derneklerine de kayıp çocuklarla ilgili ihbarlar geldiğini söyledi. Tozbey, “Özellikle depremde zarar görmüş refakatsiz çocuklarımızın toplu olarak Kuran kursu altında tarikat ve cemaatlere yönlendirildikleri, devlet kurumları yerine bu cemaatlerin evlerinde tutulduklarına dair ihbarlar alıyoruz. Bizim kanaatimiz de kayıp çocuk sayısının bine yakın olduğu yönünde” dedi. Tozbey, bu gibi durumlarda sosyal medyada ya da bireylerin kendi sosyal çevrelerinde depremden zarar görmüş çocuk görüldüğünde durumun delillendirilmesi gerektiğini söyledi. Tozbey, “Çocuğun durumunu kayda almamız veya fotoğrafını çekmemiz gerekiyor. Nerelere götürüldüklerini öğrenmeye çalışmalıyız. Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği’ne başvurabileceğimiz gibi, ilgili sivil toplum örgütlerine olayları aktarmalıyız” diye konuştu.
‘AÇIKLAMALAR UYUŞMUYOR’
Gazetemizin yazarı Tuluhan Tekelioğlu, “1000’e yakın çocuğun kayıp olduğu yönünde iddialar var ancak Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bu sayının 292 olduğunu söylüyor. Burada bir uyuşmazlık var. Herkes bütün bilgileri şeffaflıkla öğrenme hakkına sahip. Eğer 1000’e yakın kayıp çocuk varsa bu dehşet verici. Koruyucu aile yönetmeliğinin neye göre düzenlendiği, neden çocukları bu kadar hızlı ailelere vermek için seferberlik başladığı ciddiyetle incelenmeli” dedi.
AHBAP: BİZ DE SORUYORUZ
Ahbap Platformu Başkanı Haluk Levent, sosyal medyada “Kaybolan çocukları hastanelere ve defin birimlerine biz de soruyoruz. Çocuklarını bulamayan aileler tweet’in altına isim ve adres bilgi yazsın” paylaşımı yapmıştı. Daha sonra bu paylaşımı kaldıran Levent, “Bize gelen ihbarları tek tek aldık. İlgili birimlerle koordinasyonda olacağız. 6 Şubat’tan beri sahada olan “Afet Çocuk Koordinasyon” ekibiyle çalışmalarımızı devam ettireceğiz ve yakında çalışma sonuçlarını sizlere bildireceğiz” ifadelerini kullandı.
Öte yandan Sol Feminist Hareket, depremlerin ardından tarikatlara verildiği ve kayıp olduğu belirtilen çocuklara ilişkin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ek hizmet binası önünde dün bir eylem yaptı.
BAKAN YANIK’TAN BİLGİSİZLİĞİN İTİRAFI!
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Meclis’te kayıp çocuklar iddialarına ilişkin konuştu. “Çocukların önemli bir kısmının sağlık kuruluşlarında olduğunu varsaydıklarını” belirten Yanık, yaşamını yitiren çocukların kimliklendirilmesi çalışmalarının sürdüğünü söyledi. Yanık, “Çocuklar sağlık kuruluşlarındaysa tedavilerini takip ediyoruz, taburcu olmuşlarsa hemen kuruluşlarımıza alıyoruz. Bir de sağlık kuruluşlarında olduğu halde yoğun bakımda tedavisi devam eden ve kimliği tespit edilememiş çocuklarımız var” dedi.
CHP’Lİ NAZLIAKA: KAÇ KAYIP ÇOCUK VAR?
CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, kayıp çocuklarla ilgili bir komisyon kurulduğunu söyledi. TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’na da başvurduklarını belirten Nazlıaka, “Kayıp çocuğunuz varsa, 0312 207 41 31 hattımızı arayınız” dedi. Nazlıaka, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Derya Yanık’a “Kaç kayıp çocuğumuz var? Yaş ve cinsiyet dağılımı nedir? Hangi ilden kaç ihbar aldınız? Kaç çocuk ailesine teslim edildi” sorularını yöneltti.
‘39 VAKA VAR’
Bakanların açıkladığı verilerin çok çelişkili olduğunu söyleyen Nazlıaka, “Sürecin başından beri 1800’ün üzerinde 1900’e yakın çocuğumuzu ailelerine kavuşturduk diyorlar. 1800 ile 1900 arasında 100 hayattan bahsediyoruz. Daha Gaziantep’ten Sakarya’ya cemaat yurduna gönderilen 9 çocuğun akıbetini bilmiyoruz. Bir de kimliği henüz tespit edilemeyen 83 çocuktan bahsediyorlar. Kimlikleri nasıl hâlâ tespit edilemez? CHP’ye iletilmiş 39 vaka var” dedi.
Nazlıaka şöyle konuştu: “Nurdağı’nda 2 kardeş enkaz altından da hastaneden de çıkmadı. Aileler bizi arıyor, hastaneleri arıyor, Bulun ve söyleyin. Bakan titizlikle çalıştığını söylüyor ancak şeffaf değil. Öyle çocuklara ulufe dağıtır gibi para dağıtarak da çocukların sorunları çözülmez.”
GÖZLER BU VAKIFLARDA
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Çocuk Evleri Açılması ve Yürütülmesine İlişkin geçen yıllarda çeşitli vakıflarla protokol imzalamıştı.
Bu protokole göre, koruma altındaki çocuklar “Çocuk Evleri”ne yerleştiriliyor ve bakımları bu vakıfların himayesine bırakılıyordu. Deprem sonrasında çocukların kaybolması konusu bu protokolü tekrar akıllara getirdi. Çocukların bu protokol bağlamında yine gerici vakıflara teslim edilmiş olabileceği iddialar arasında. Geçmiş yıllarda yapılan protokollerde öne çıkan vakıf ve derneklerin bazılarının süreleri dolarken bazılarının ise devam ediyor. Bu vakıf ve derneklerin isimlerine Cumhuriyet ulaştı. Bakanlığın sitesinde daha önceden yayımlanan bu bilgelere şu an ulaşılamazken Cumhuriyet o vakıfların isimlerini derledi.
Liste şöyle:
- Dünya Yetimler Vakfı
- GENÇ-KON (Gençlik Eğitim ve Kültür Konfederasyonu) ve BEŞİR Derneği
- Gökkuşağı Kadın ve Aile Derneği
- Hayrat İnsani Yardım Derneği
- Huzurlu Aile ve Yaşam Derneği
- İbrahim Çeçen Vakfı
- İHH (İnsan Hakları ve Hizmet Derneği)
- İnsan Vakfı
- Minik Kalpler El Ele Derneği (MİKADER)
- Muhafazakâr Demokrat Düşünce Topluluğu Derneği
- Muradiye Kültür Vakfı
- Ankara Mutlu Yuva Yaşam Derneği
- Süreyya Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği