Karabük’te bir erkek, 15 yıl içinde 3 kadın öldürdü: ‘Cezasızlık hakim’

Karabük'te, evli oluğu Özlem Küçükyılmaz'ı ve kayınvalidesi Nazife Çetingök'ü katleden Hasan Küçükyılmaz isimli erkeğin, 15 yıl içinde 3 kadın öldürdüğü ortaya çıktı.

Rengin Temoçin

Türkiye’de kadın cinayetleri her geçen gün artmaya devam ediyor. Karabük'te, Hasan Küçükyılmaz eşi Özlem Küçükyılmaz (45) ve kayınvalidesi Nazife Çetingök'ü (62) sokak ortasında pompalı tüfekle vurarak öldürdü. Olay yerinden kaçan Hasan Küçükyılmaz da kısa süre sonra intihar etti. 

Failin cinayeti işledikten sonra sosyal medya üzerinden, “Böyle cenazen çıkar işte. Birazdan kendimi öldüreceğim. Sana ahirette hesap soracağım. 2 elim yakanda olacak. Yaptıklarının bedelini ödedin. Annen de ödedi. Benim soyadım Küçükyılmaz, soy ismime leke düşürmemek için öldürdüm bak” şeklinde paylaşım yaptı.

KADES'İ KULLANARAK YARDIM İSTEMİŞ

Yaşamını yitiren Özlem Küçükyılmaz'ın eşinden şiddet gördüğü için KADES uygulamasını kullanarak polisten yardım istediği, ancak daha sonra şikayetinden vazgeçtiği belirtildi.

Öte yandan Küçükyılmaz’ın 2008 yılında ilk eşi Nimet Küçükyılmaz'ı da öldürüp hüküm giydiği, cezasını çekip 2 yıl önce cezaevinden çıktığı öğrenildi.

Cumhuriyet olayın ardından avukat Şükran Eroğlu ve Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu genel sekreteri Fidan Ataselim ile konuştu. 

"ETKİN CEZA SİSTEMİ OLMALI"

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’ndan Fidan Ataselim, “Kadınlar hayattayken aslında çeşitli merciilere başvurularda bulunuyorlar. Kimi zaman kendilerini yalnız hissettikleri için ya da hiçbir şeyin değişmeyeceğini düşündükleri için şikayetlerinden vazgeçtikleri durumlar da olabiliyor. KADES'e bastığında sonra tekrar işte şikayetini geri çekmiş olsa dahi kadınların bu şikayetlerini geri çektikleri durumda sürecin takip edilmesi gerekir” dedi. Küçükyılmaz’ın ilk eşini öldürdükten sonra iki kişiyi daha öldürmesine ilişkin konuşan Ataselim, “Bu kişi ilk eşini de öldürmüş ve kısa süre içerisinde serbest bırakılmış. Verilen bu indirimlerin bir tür cezasızlığa yol açan kararların başka kadın cinayetlerini doğurduğunun en somut örneği. İlk eşini öldürdükten sonra etkili bir ceza sistemi olmuş olsaydı diğer iki kadın arkadaşımız hayatta olabilirdi” dedi. 

"DEVLET GÖREVİNİ YAPSIN"

Avukat Şükran Eroğlu ise, “Biz diyoruz ki devlet kadınları korumalı, güçlendirmeli. Ancak Adalet Bakanı şimdi Medeni Kanun’a el atmaktan, yoksulluk nafakasından, aile hukukunun baştan düzenleneceğinden söz ediyor. Halbuki aile hukuku özellikle kadınları koruyan kısımlar açısından çok önemli. Devlet görevini yapsın. Önce görevi kadınları korumak can güvenliklerini sağlamak ve koruma kararlarının da etkin uygulanmasını sağlamak. Bunları yapması gerekirken tam tersine şeyler yapmaya başladılar” dedi. İSTANBUL

DAYANIŞMA ÇAĞRISI

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu hakkında açılan kapatma davasının dördüncü duruşması 13 Eylül'de görülecek. Dava öncesi dayanışma çağrısında bulunan Ataselim, “Biz bütün bunlar için mücadele ediyoruz. Fakat bunları engellemesi gerekenler, durdurması gerekenler Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’na kapatma davası açmış durumdalar. Kadınlar öldürülmeye devam ettikçe, şiddete uğramaya devam ettikçe bizim kadın cinayetlerini durdurma mücadelemiz sürecek” dedi.