Kalaycılık mesleği son demlerini yaşıyor
Zonguldak, Devrek’te 60’lı yıllarda kalaycılık yapan ve sayısı 12'yi bulan dükkan sayısı zamana yenik düşerek 2 tane kaldı.
ANKARA / CumhuriyetDevrek tarihini yansıtan ve bakır kap kacak, ibrik, tas, tabak, kazan gibi bakır mutfak eşyalarını kullanırken insanı zehirlememesi için yapılan kalay işlemini Devrek'te seyyar ve yerleşik olarak yapan esnaf sayısı 1960’larda 23 iken şimdilerde yaşayan son iki ustasıyla sürdürülüyor.
Devrekli kalaycı ustası 70 yaşındaki Macit Çekeneci 52 yıldır bu mesleği yaparak zamana direnen o son iki ustadan birisi. Kalaycı ustası Çekeneci zamanında Devrek’te sayılarının seyyar ve dükkan olmak üzere 23 olduğunu, kalaycıların olduğu sokağa girildiğinde çekiş seslerinden geçilmediğinden söz etti. Çekeneci bu mesleğe 17 yaşında, liseden ayrıldıktan sonra kalaycılık mesleğini öğrendiği babasının dükkanına gittiği zamandan beri yaptığını söyledi.
86 YILLIK DÜKKANIN ATEŞİ SÖNMÜYOR
Devrek'te 86 yıllık dükkanında Kalaycılık mesleğini yaşatmaya çalışan Çekeneci, “Ben bu mesleği 1973 yılında 17 yaşımda liseden ayrıldıktan sonra babamın yanında başladığım zamandan beri yapıyorum. Bu sokakta 12 belki de daha fazla kalaycı dükkanı vardı, sokağa girdiğiniz zaman alışkın değilseniz çekiç seslerinden duramazdınız.
İnsanların zamanla bakır mutfak eşyası kullanmayı bırakmasıyla birlikte sokağı inleten çekiç sesleri de zamanla azaldı. Şimdi bu mesleği yapan iki kişi kaldık. Bizlerde bırakırsak bu meslek ölmüş olacak.
Kalaycılık 1925'li yıllarda Devrek'te yaşayan Ermeni kökenli insanlardan kalma bir meslek. Amcam onun amcası bu mesleği yapardı. Babamda amcamdan öğrendi bende babamdan. Babamdan kalan 86 yıllık bu dükkanda 52 yıldır bu mesleği yapıyorum. 18 aylık askerliğim haricinde hep bu dükkandaydım ve hiçbir gün kapalı tutmadım.
Ben bu dükkanda büyüdüm, bu dükkandan kazandığımla iki evladımı okuttum üniversite mezunu yaptım. Sağlığım el verdiği müddetçe kalaycılık mesleğini yapmaya devam edeceğim” dedi.
BİZDEN SONRA DEVAM ETTİRECEK ÇIRAK YOK
Babasından devraldığı işyerinde 86 yıldır bu mesleği yaşatmaya çalıştığını ifade Çekeneci, “Devrek’te bu mesleği yapan iki kişi kaldık. Bizlerde bırakırsak bu meslek ölmüş olacak. Bu meslek çok güzel bir meslek bu bakırlarda pişen yemeğin tadını hiçbir alüminyum, çelik vermez.
Bir kalaycı ustası en az 7-8 defa kalay atacağı ürünü elden geçirir. Kalay için gelen bir bakır önce kostik asit daha sonra tuz ruhu ile sürtme işini yaparak parlatıp dogrultarak kalaya hazır hale getirip meslegi devam ettirmekteyiz. Bizler artık bu mesleğin son dönemlerindeyiz bizlerde bıraktıktan sonra bir çırak yok. Artık bu meslek Türkiye’de azalıyor” diye konuştu.
KALAYLAMA İŞLEMİ NASIL YAPILIR?
52 yıldır eskiyen ve yıpranan bakır kap kacağı toz nışadır yardımıyla kalayla kaplayıp halka sunduğunu belirten Macit Çekeneci, bize kalaylama işlemini şöyle anlattı: “İlkin kalaylanacak olan kabın bozuk kısımları örs veya çekiç yardımıyla tamir edilir. Ezik yerleri düzeltilir, kırıklar ise kaynak yapılır. Daha sonra bu kaplar kum ve kömür parçaları ile temizlenir. Böylece kararan yerleri tekrar parlatıncaya kadar ovar. Parlatılacak olan bu kabın üzerine ince kum ve kömür parçalarını ve bu parçaların üzerine de bir telis parçası koyar. Böylece kabın temizlenmesi sağlanır.
Daha sonra temizlenen bu kap ocakta ısıtılır. Isınan kap, üzerine kalayın tutması için toz nışadır atılır. Yeterince ısınan ve üzerine nışadır sürülen kaba kalay biraz değdirilir. Kalay bu haliyle kabın üzerinde eriyik halde bulunur. Bu haldeki kalay bir pamuk yumağı ile kabın her tarafına sürülür ya da dağıtılır. Bu işleme, kalay yapılacak kabın tüm yüzeyi kaplanıncaya kadar devam edilir ve kap soğutulduktan sonra kalay işlemi tamamlanır. Güzel yapılmış ve düzgün kullanılan kalaylanmış bir eşya 2 ila 3 sene sağlıklı bir şekilde kullanılır.”