İzmir'de 'kaçak elektrik' faciası: ‘Olayın üstü kapatılmasın’

Ertemur, yaşadığı acıyı ve olayı şöyle anlattı: 

BU KADAR UCUZ OLMAMALI

İki yavrumuzu toprağa gömdük, şimdi acımızı yaşıyoruz. Ancak mesai başladığı andan itibaren aile olarak hukuk mücadelemiz de başlamış olacak. Burada acı olan şu ki bu ani gelişen bir olay değil. 6 aydır oradaki bütün işletmeci arkadaşların mevcut yerdeki elektrik kaçağı ile ilgili uyarıları var. Daha önce de sokak hayvanları da yağışlı havalarda, aynı yerde telef olmuş. Kimse de dikkat etmemiş, kimse uyarıları dinlememiş, önemsememiş. Şimdi iki gencecik yavrumuzu toprağa verince herkes ayaklandı, çok acı değil mi? Türkiye’de insan hayatı ucuz ama bu kadar da ucuz olmamalı. 

HER ŞEYİ UCUZA MAL ETMEK İSTİYORLAR

Elektrik şirketleri özelleştirildi. Şirketler her şeyi ucuza mal etmek ve çok para kazanmak istiyorlar. Amaç hizmet etmek değil. Orada, olay yerinde, sistem de yanlış kurulmuş. Örnek olarak söylüyorum, 30 santim derinde olması gereken kablolar, 10 - 15 santim yüzeyden döşenmiş, yetkililerin söylediğine göre. Daha önce aynı yer ile ilgili yapılmış gazete haberleri de var ama dinlenmemiş. 

OTOMATİK KESİCİ YOK

Böyle durumlarda o yerde elektriğin anında kesilmesi gerekir, otomatik kesiciler devreye girer. Otomatik kesici şalterler bulunur çünkü. Herhalde o otomatik şalterleri de koymamışlar oraya, koysalardı, suyla temasa geçer geçmez devreye girer ve elektriği anında keserdi. Ayrıca aynı yerde elektrik kablolarının ucunun açık olduğu da söyleniyor, bu da olayın başka bir boyutu. Orada esnaf arkadaşların uyarılarına karşın kimsenin dinlememesi de ayrı bir boyut. Biz iki yavrumuzu toprağa verdik ama aynı yerde, iki yavrumuzu kurtarmak isteyen başkaları da elektrik akımına kapılıp, yaşamını yitirebilirdi. 3, 5 cenazemiz daha olabilirdi ki diğer insanların da kurtarmak istiyor ancak uyarılıyorlar, “Dokunmayın, elektrik akımı var” diye. Böyle önleniyor. 

HERKES ‘BİZE GELEN ŞİKAYET YOK’ DİYOR

Belediyenin sorumluluğu var mıydı, mutlaka. Belediyenin takip etmesi gerekirdi. Belediye tabii “Bize gelen bir şikayet yok” diyor, Gediz Elektrik de aynı şeyi söylüyor, “CİMER’den gelen bir şikayet yok” diyor. Ama bu şekilde “Bize gelen bir şikayet yok” demek, olayın üzerini kapatmaktan öte bir şey değil. Çünkü esnaf bağıra bağıra söylüyor; “Çok uyardık” diyor. Hiç kimse sorumluluk kabul etmiyor, “Biz yaptık” demiyor. Peki ne oldu da dün (önceki gün) oraya gidildi, her şey yapıldı, yol kazıldı, asaflatlandı? İki evladımız ölünce mi? 

O İŞİN ARKASINDA DURACAĞIM

Gediz, bizim Denizlili bir şirket. Burada iki işadamımız da AYDEM’de. AYDEM Denizli, Muğla ve Aydın’da faaliyet gösteriyor, ortak şirketler bunlar, yani kardeş şirketler. Ancak bu işin peşini bırakmayacağım. O işin arkasında duracağım. O çocuklarımızın hakkını sonuna kadar savunacağım. Aileler de şikayetçi zaten. Sağolsun İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay geldiler, kendileriyle görüştük. Kendisi olayla ilgili tüm belge ve bilgileri şahsıma göndereceğini söyledi. Aynı şekilde Konak Belediye Başkanımız da geldiler, görüştük. Konak Belediye Başkanımız da aynı şekilde bütün bilgi ve belgeleri göndereceklerini, olayı tüm boyutlarıyla araştıracaklarını, takip edeceklerini iletti. Biz de sonuna kadar hukuki mücadelemizi yürüteceğiz. Gayemiz, bir daha böyle olayların ülkemizde yaşanmaması için. Ülkemizin gencecik çocukları bir daha bu kadar basit şekilde yaşamlarından olmasınlar. Bizlerin, ailelerin, içi yandı ama bu son olsun. 

‘DAHA ÇOK, DAHA ÇOK’ DİYORLAR

Ben de belediye başkanıyım, ilimde ben de AYDEM ve ENERYA ile görüşüyorum, “Yaptığınız işleri doğru yapın” diyorum. Ancak ekonomik düşünüyor şirketler, üstünkörü yapıp geçiştiriyorlar. Onlar da bazı işleri bilindiği gibi taşeron şirketlere veriyorlar. Ancak sen takibini yapacksın, o senin sorumluluğunda. Burada belediyenin de sorumluğulu varsa, bakacağız, araştıracağız. Salı günü (yarın) İzmir’e gidip, araştıracağım. 

‘ESKİ İKİ BAKAN’IN KARDEŞİ

İzmir Elektrik Mühendisleri Odası’nca (EMO) görevlendirilen teknik heyetin olayla ilgili ilk tespitlerini içeren açıklamasında “kablolarda izolasyon hatasının olduğunu” belirtmişti. GDZ Elektrik de olayın ardından yaptığı açıklamada, son 6 ayda kendilerine CİMER, çağrı merkezi veya sosyal medya yoluyla herhangi bir şikayet gelmediğine değinmişti. İzmir’de elektrik dağıtımı sağlayan GZD Elektrik’in yönetim kurulu üyesi olan Elmas Yaşar Bostancı’nın CV’si dikkat çekti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın damadı Berat Albayrak’ın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı olduğu dönemde ETİ Maden İşletme Genel Müdürlüğü’ne atanan Elmas Yaşar Bostancı, aynı zamanda eski AKP’li bakanlar Selma Aliye Kavaf ile Sema Ramazanoğlu’nun küçük kardeşi. Eski AKP Milletvekili Mehmet Ramazanoğlu’nun da kayınbiraderi. CHP Grup Başkanvekili ve Ankara Milletvekili Murat Emir de 2017 yılında TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, “AKP’nin aile saltanatı” dediği atama listesini açıklamıştı. Emir’in açıkladığı o listede, eski bakanlar Razamanoğlu ve Kavaf’ın küçük kardeşi ve eski AKP Milletvekili Ramazanoğlu’nun kayınbiraderi Bostancı’nın, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nda “başkan danışmanı” olarak görev yaparken, ETİ Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü’ne atandığı da yer alıyor. Bostancı şu anda GZD Elektrik Yönetim Kurulu üyesi olarak görev yapıyor.