İzmir’de fay, zemin ve yapılar için kapsamlı araştırma

İzmir Büyükşehir Belediyesi, 30 Ekim 2020’de İzmir’de meydana gelen depremin ardından kenti dirençli kent haline getirmek için başlattığı çalışmalara aralıksız devam ediyor. Başkan Tunç Soyer, Türkiye’nin en kapsamlı deprem araştırmaları ve risk azaltma projelerini İzmir’de başlattıklarını belirterek “İzmir’de yürütülen çalışmaların diğer kentlere de model olacağına inanıyorum” dedi.

İZMİR / Cumhuriyet

İzmir’de 30 Ekim 2020’de meydana gelen ve 117 kişinin yaşamını yitirdiği depremin ardından Türkiye’nin en kapsamlı deprem araştırmaları ve risk azaltma projelerini başlatan İzmir Büyükşehir Belediyesi, çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Depremsellik araştırması ve zemin davranış modelinin çıkartılması için İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, ODTÜ ve Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, yapı envanteri çalışması için İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi ile protokol imzalayan Büyükşehir Belediyesi, hem fay ve zemin hem de yapılarla ilgili kapsamlı bir çalışma yürütüyor. Bayraklı’da 31 bin 146 yapının kimlik belgesi hazırlandı. Bornova’da 62 bin yapının incelemesi ile kenti etkilemesi düşünülen fay hatlarına ve zemine yönelik kapsamlı araştırma da sürüyor.

“ELİMİZDEN NE GELİYORSA YAPMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Türkiye’de ilk defa İzmir’de böyle geniş kapsamlı bir proje başlatıldığını belirterek “Depremin ardından en büyük önceliğimiz İzmir’i dirençli bir kent haline getirmekti. İzmirlilerin öncelikle yaşadıkları kentte, yaşadıkları binalarda kendini güvende hissetmeleri gerekiyor. Bunun için Türkiye’nin en kapsamlı deprem araştırmaları ve risk azaltma projelerini hayata geçirdik. Hem kentteki mevcut yapı stokunun envanteri için çalışmalara başladık hem de depremsellik araştırması ve zemin davranış modelinin çıkartılması için harekete geçtik. İzmir’de herkesin kendini güvende hissetmesi için elimizden ne geliyorsa yapmaya devam edeceğiz” dedi.

DİRİ FAYLAR HARİTALANDIRILIYOR

Kenti etkileme riski taşıyan deniz ve karadaki fay hatlarını incelemek ve tsunami tehlikesini modellemek için başlatılan çalışmalar sayesinde İzmir'in depremselliği ile ilgili somut ve net bilgilere ulaşılacak. İzmir'de 100 kilometre yarıçapında belirlenen alan üzerindeki tüm diri fayların haritalandırılacağı çalışmayla, İzmir’in gelecekteki afet güvenli mekansal planlama ve yapılaşma yol haritası belirlenecek.

DEPREM ÜRETME POTANSİYELİ BELİRLENECEK

Karada 100 kilometre yarıçaplı alanda faylarla ilgili çalışma yapan uzmanlar, Narlıdere, Seferihisar, Bergama, Kemalpaşa, Urla, Konak, Bornova, Menderes, Foça, Menemen, Aliağa ile Turgutlu, Soma, Şehzadeler ve Akhisar’da hendekler kazarak örnekler aldı; proje alanındaki diğer ilçelerde de bu yöndeki çalışmalar devam ediyor. Karadaki deprem araştırmalarında bütün dünyada kullanılan hendekli paleosismolojik sistem kullanılıyor. Alınan örnekler incelendikten sonra, bu fay zonlarına yönelik deprem üretme potansiyelleri ortaya konulacak.

37 NOKTADA SONDAJ

Karadaki araştırmaların yanı sıra İzmir kıyılarında denizde 37 noktada sondaj yapılarak tabandan örnekler alınıyor. ODTÜ Deniz Paleosismolojisi Araştırma ekibi, Körfez'de sondaj çalışmalarını sürdürüyor. Böylece sadece eski depremlerin izleri değil, tsunamilerin ve deniz tabanındaki gevşek malzeme içinde gelişen eski heyelanların izleri de takip edilebilecek.

Sondaj çalışmaları tamamlandığında fayların geçmişte ürettiği depremlerle ilgili bilgi elde edip, gelecekte üreteceği depremler hakkında sağlıklı öngörülerde bulunmak mümkün olabilecek.10 üniversiteden 43 bilim insanı ve 18 uzman mühendisin yer aldığı depremsellik araştırmasının 2024’te tamamlanması hedefleniyor.

ZEMİN ARAŞTIRMASI DA SÜRÜYOR

Fayların incelendiği depremsellik araştırması sürerken zemin yapısı ile zemin davranış özelliklerinin modellenmesi de Bornova’dan başlatıldı. İlçede 50 bin metrelik sondaj kuyuları açıldı. Deprem dalgalarının hareketini anlamak amacıyla bin 565 noktada ölçüm yapılıyor. Çalışmalar tamamlandığında ilçedeki her türlü afet riski göz önüne alınarak yerleşime uygunluğu değerlendirilecek. Proje kapsamında Bayraklı, Bornova ve Konak sınırları içerisinde toplam 12 bin hektarlık alanda mikrobölgeleme etüt çalışmaları yürütülüyor.

İZMİR’DEKİ YAPILAR İNCELENİYOR

Yapı envanteri çalışması kapsamında ise Bayraklı’da 31 bin 146 yapıincelendi. Sahada yapılan sokak taramasıyla proje verileri irdelendi, analizlerden elde edilen beton dayanımı verileri ile bütünleştirildi. Envanter çalışması kapsamında kentlilerin yaşadıkları binalar hakkında en kapsamlı bilgiye erişimini sağlayan bina kimlik belgesi sistemi de geliştirildi. Böylelikle belediyeye resmi başvuru yapmaksızın bina ile ilgili ruhsat, mimari proje, toplanma alanı ve benzeri bilgilerine doğrudan erişim sağlandı.

İZMİR’DEKİ 903 BİN 803 YAPI İNCELENECEK

Yapı envanteri Bayraklı’nın ardından Bornova’da başlatıldı. Ekipler, 62 bin yapının incelenmesi için çalışmalara yoğun şekilde devam ediyor. Yapı envanteri çalışmaları ve bina kimlik belgesi sistemi Bayraklı ve Bornova’nın ardından İzmir’in tamamındaki 903 bin 803 yapıya yaygınlaştırılacak.

TÜRKİYE’NİN EN KAPSAMLI YAPI VE ZEMİN LABORATUVARI KURULDU

İzmir Büyükşehir Belediyesi aynı zamanda Çiğli’de Türkiye’nin en kapsamlı yapı ve zemin laboratuvarını kurdu. Çiğli’deki Egeşehir Laboratuvarı, gerek deprem ve zemin gerekse yapı araştırmalarında ihtiyaç duyulan deney ve analizlerin uluslararası standartlarda yapılabilmesi için önem taşıyor.

ÇALIŞMALAR UZMANLARCA YÜRÜTÜLÜYOR

Karada Hendekli Paleosismoloji çalışma ekibinde Prof. Dr. Erdin Bozkurt, Prof. Dr. F. Bora Rojay, Prof. Dr. Erhan Altunel, Prof. Dr. Serdar Akyüz, Prof. Dr. Çağlar Yalçıner, Doç. Dr. Taylan Sançar, araştırma görevlileri Taner Tekin yer alıyor. Deniz Paleosismolojisi çalışma ekibi de Doç. Dr. Ulaş Avşar ile araştırma görevlileri Akın Çil, Hakan Bora Okay, Kaan Onat, Atilla Kılıç, Bahadır Seçen’den oluşuyor. Yapı Envanteri çalışmaları analiz etabında ise Prof. Dr. Erdem Canbay, Prof. Dr. Barış Binici ve Prof. Dr. Kaan Tunca görev alıyor.