İzmir'de emeklilerden 'zamsız ikramiye' protestosu (26 Nisan 2022)
İzmir'de emekliler, bayram ikramiyelerine zam yapılmamasını protesto etti. Konak'ta yol üzerine sofra kurup ekmek zeytin yiyen emekliler, üzerine "zam", "zulüm, işkence", "enflasyon" yazılı kağıt sardıkları taşları tencereye koyup, "İşte emeklinin sofrası bu, geçinemiyoruz, taş kaynatıyoruz" dedi.
ANKAKonak'taki Sosyal Güvenlik Kurumu önünde toplanan DİSK'e bağlı Emekli Sen İzmir Şubesi üyeleri, bin 100 TL olarak ödeneceği açıklanan bayram ikramiyelerine zam yapılmaması nedeniyle AKP hükümetine tepki gösterdi.
Yol üzerine sofra kurup ekmek zeytin yiyen emekliler, bir tencere içerisine de "zam", "zulüm, işkence", "enflasyon" yazılı kağıtlarla sardıkları taşları koydu. "İşte emeklinin sofrası bu, geçinemiyoruz, taş kaynatıyoruz" diyen emekliler, "Bu daha başlangıç, mücadeleye devam", “Gün gelecek devran dönecek, AKP halka hesap verecek", "Hükümet istifa" sloganları attı.
FATURALARI GÖSTERDİ
DİSK Emekli Sen İzmir Şube Başkanı Hüseyin Kaynak, bir emekliye gelen faturaları göstererek, "Doğal gaz 850 lira, elektrik 200 küsur lira, su da ona yakın bir para. Ev kirası 3 bin-3 bin 500 lira. Emekliye verilen maaş 2 bin 500 lira. Onun altında alanlar da var. Benimki 3 bin 200 lira. 4-5 bin lira olanlar da var. Bu para ile emeklinin hayatını idame ettirmesi mümkün mü" dedi.
"İKRAMİYE ASGARİ ÜCRET SEVİYESİNE ÇEKİLMELİ"
Kaynak'ın okuduğu basın açıklamasında da şunlar kaydedildi:
"Kendi soframızdan her gün bir dilim ekmeğin nasıl eksildiğini deneyimliyoruz. Bir kez daha görüyoruz ki aynı gemide değiliz. Sermaye ve yüzü her daim sermayeye dönük iktidar ile bu ülkenin işçileri, emekçileri, emeklileri, gençleri aynı gemide değil. ‘İşçileri enflasyona ezdirmedik’ diyenler, işçilerin maaşlarına, daha ceplerine girmeden el koyuyor. Elektrikten suya, doğal gazdan ulaşıma en temel kamu hizmetlerine gelen zamlar işçileri, emekçileri, emeklileri sefalete sürüklemeye, açlığa ve yoksulluğa mahkum etmeye devam ediyor. Gıda enflasyonu halkı bir dilim ekmeğe muhtaç hale getirirken saraydan ‘manda yoğurdu ve kestane balı tüketin’ tavsiyesi yapılıyor. Bu iktidar, bu halkla alay ediyor. 2018 yılında, yılda iki kez verilmeye başlanan ve bu yıl da 1100 TL olarak verilmeye devam edilecek emekli ikramiyelerinin bu ekonomik koşullarda anlamını yitirdiği aşikar. Bu ikramiyenin asgari ücretin altına düşmeyecek şekilde güncellenmesi gerekiyor."
"TORUNLARIMIZA NE VERECEĞİZ"
ANKA Haber Ajansı'na konuşan emekliler de hükümete tepki gösterdi. Pahalılıktan şikayet eden bir emekli kadın, "Bütün emeklilere yapılan haksızlıklar artık bitsin. Hiç iç açıcı değil, Asgari ücret 4 bin 250 lira. Biz, emeklilerle asgari ücretin aynı olmasını istiyorduk. Artık o bile yeterli değil. Torunlarımıza ne vereceğiz, onu düşünüyoruz. Harçlık olarak ne verebileceğiz? Bir ayakkabı nasıl alabilirler? Çocuklarımızın çoğu asgari ücretle çalışıyor. Çoğunun evi kira. Zor geçiniyorlar. Biz de bir nene, dede olarak onlara destek olmak istiyoruz ama elimizden bir şey gelmiyor" dedi.
"BEŞLİ ÇETEYE VERMEKTEN KALMADI"
Bir başka emekli ise ikramiyenin ilk verildiği tarihten bu yana büyük değer kaybettiğini belirterek şöyle konuştu:
"Bin 100 lira ile bir küçük altın alınabiliyor. İlk ikramiye verildiğinde 4-5 küçük altın alınabiliyordu. Enflasyon ülkede 5 senedir sıfır mı, zam vermiyorlar. Demesini biliyor. 'Enflasyon var, evet sıkıntıları biliyoruz, halledeceğiz' diyor Cumhurbaşkanı. O zaman ülkede enflasyon varsa ikramiyelere de zam vermesi lazım. 4 bin liraya yakın ikramiye vermesi lazım. 5'li çeteye vermekten emekliye kalmadı. 13 milyon 800 bin emekli, bunun hesabını sandıkta görecek. 2 bin 500 lira emekli maaşı ile insanlara 'geçinin' diyorsa o paraya kendi geçinsin. İnsanların aklıyla dalga geçiyorsa biz de 13 milyon emekli sandıkta yanıtı vereceğiz. Onları sandığa gömeceğiz."
"HAKKIMIZI HELAL ETMİYORUZ"
Bir başka yurttaş, "Bu hükümet işçiyi, memuru, emekliyi, köylüyü görmüyor. Sadece sermayeye yağdırarak işi götürmek istiyor. Bize verdikleri bin 100 lira, 4 sene önce verilen ikramiye. O zaman onunla orta halli bir hayvan alınabiliyordu ya da alışveriş yapılabiliyordu. Bu bin 100 liranın alım gücü şu an 200 lira. Hakkımızı emekliler olarak bu hükümete helal etmiyoruz" diye konuştu.
"GEÇİNEMİYORUZ, İKTİDAR SESİMİZİ DUYSUN"
Bir diğer emekli yurttaş ise 13 milyon emeklinin 8 milyonunun açlık sınırının altında olduğunu, kalanın da yoksulluk çektiğini belirterek şunları söyledi:
"Emekliler, artık tek başına aile hayatını sürdüremez durumda. Çocuklarının yanına taşınıyorlar. Eğer birikimi varsa da çocuklar onun yanına taşınıyor. Eksi 6 derecede, Ankara'nın soğuğunda ekmek kuyruğuna düşürdü bu iktidar insanları. Anneler, çocuklarına marketlerden ‘süt mü alayım yoksa bebek bezi mi’ diye kararsızlık çekiyor. Bu iktidar 2 bin 500 lirayla bizim nasıl geçinmemizi bekliyor. Biz emekliler geçinemiyoruz. İktidar bizim sesimizi duymak zorunda. Bin 100 lira ile hiçbir şey yapamazsınız. Sadece torununuz geliyorsa bir miktar bayram harçlığı verebilirsiniz."
Bir emekli kadın ise hekimin yazdığı ancak Sosyal Güvenlik Kurumu'nun ödemediği ilacını alabilmek için emekli ikramiyesini kullanacağını söyledi.