İzmir Barosu’ndan Soylu’ya tepki: Mesleğimizi itibarsızlaştırmaktan vazgeçin

İzmir Barosu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Ne zaman PKK’nın avukatları içeri tıkılır, o zaman Türkiye’de PKK diye göreceksiniz bir şey kalmaz. Hedef onlardır. Bu kadar açık ve net” biçimindeki ifadelerine tepki gösterdi. Barodan yapılan açıklamada Soylu’nun “mafyatik suçlar nedeniyle soruşturulan kişilerle fotoğrafları”nı hatırlatarak, “Mesleğimizi itibarsızlaştırmaya yönelik söylemlerden derhal vazgeçin” denildi.

İZMİR / Cumhuriyet

İzmir Barosu, İçişleri Bakanı ve AKP İstanbul milletvekili Süleyman Soylu’nun, “Ne zaman PKK'nın avukatları içeri tıkılır o zaman Türkiye'de PKK diye göreceksiniz bir şey kalmaz. Hedef onlardır. Bu kadar açık ve net” sözlerine yanıt verdi.

“SAVUNMA HAKKINA YÖNELİK AĞIR BİR TEHDİT”

“Mesleğimizi itibarsızlaştırmaya yönelik söylemlerden derhal vazgeçin” başlıklı bir basın açıklaması yayımlayan baro, Soylu’nun Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci tur oylamasına günler kala bu sözleri sarf ettiğine dikkat çekildi ve “Söz konusu söylem, avukatlık mesleğini kriminalize etmeyi amaçlamakta ve savunma hakkına yönelik ağır bir tehdit içermektedir. 

İçişleri Bakanının, başta Anayasa olmak üzere yasal düzenlemelere ve uluslararası sözleşmelere açıkça aykırı; tam kanunsuz ve tam hukuksuzlukla malul benzeri açıklamaları,  yeni değildir. Bahse konu kişinin, yurttaşların hukuk güvenliğini ortadan kaldıran talimatları, uyuşturucu suçları ve mafyatik suçlar nedeniyle soruşturulan kişilerle fotoğrafları kabul edilemez” ifadeleri kullanıldı.

SEÇİM GÜVENLİĞİ VURGUSU

Avukatların ve baronun seçim güvenliğinde büyük bir rol oynadığına işaret eden açıklamada, “Hukuk dışı, denetimsiz ve keyfi yönetimde ısrar edenlerin; bilhassa yasa dışı yöntemlerinin ifşa olduğu dönemlerde, kendilerine yönelik eleştirileri bastırmak için "yeni operasyon" ihtiyaçları, bilindik bir yöntemdir. Seçim döneminde, "serbest seçim" ilkesini ortadan kaldıracak şekilde iktidar olanakları ile seçmen iradesinin manipüle edilmesi, oy kullanma-sayım süreçlerinde çok sayıda hukuksuz yöntemlerin uygulanması vb. hukuksuzluklar karşısında, avukatların ve barolarımızın seçim güvenliğindeki rolü de büyük önem taşımaktadır” denildi.

“MESLEĞİMİZE YÖNELİK AĞIR BİR TEHDİTTİR”

“Demokratik hukuk devleti ilkelerini üstün tutan, halkın savunma hakkının taşıyıcısı olan barolarımıza ve avukatlık mesleğine yönelik "operasyon" söylemi, bu süreçten bağımsız değildir” diye devam eden açıklama, “Avukatlar, iktidar tarafından sıklıkla hedef gösterilmiş olup baroların parçalanmasına kadar giden ağır saldırılar da bu iktidar eliyle gerçekleştirilmiştir. İçişleri Bakanının, savunma mesleğini hedef gösteren bu açıklaması, mesleğimize yönelik ağır bir tehdittir” ifadelerine yer verildi.

“AVUKATLIK MESLEĞİNİN DOKUNULMAZLIĞI...”

Avukat mesleğinin Anayasa ve uluslararası kurallarla korunduğu belirtilen açıklamada, “Birleşmiş Milletler Havana Kuralları, Turin İlkeleri, Avrupa Birliği Avukatlık Prensipleri, 9 Nolu Tavsiye Kararı, Anayasa ve Avukatlık Kanunu ile korunan savunma hakkına, avukatlık mesleğinin dokunulmazlığına ilişkin kuralları bu noktada bir kez daha hatırlatmak istiyoruz. Avukatlar müvekkilleri ile özdeşleştirilemez, avukatlık mesleği kriminalleştirilemez, avukatlık görevini yapanlar her türlü hukuksuz müdahaleye ve bilhassa siyasi iktidarların hukuksuz müdahalelerine karşı mesleki güvence altındadırlar” denildi.

“HEDEF GÖSTERİCİ SÖYLEMLERİ KABUL ETMİYORUZ”

İzmir Barosu açıklamayı şu şekilde noktaladı: 

“Baskılara boyun eğmeyen, mücadeleden vazgeçmeyen İzmir Barosu olarak, yargının kurucu unsurlarından bağımsız savunmayı serbestçe temsil eden, tüm yurttaşların adalete erişiminin ve adil yargılamanın güvencesi olan mesleğimize yönelik hedef gösterici söylemleri kabul etmediğimizi kamuoyuyla paylaşırız.