İş dünyası İzmir’in kurtuluşunun 100. yılını kutladı

İzmir iş dünyası temsilcileri, İzmir’in kurtuluşu günü olan 9 Eylül’ü 100. Yılında yayınladıkları birer mesaj ile kutladı. İzmir’in kurtuluşunun 100 yılında Cumhuriyet değerlerine ve İzmir İktisat Kongresi’ne vurgu yapan iş dünyası temsilcileri, yeni yüz yılda milli ve üretim odaklı ekonomiye dikkat çektiler.

İZMİR / Cumhuriyet

İzmir kurtuluşunun 100. yılını kutlarken iş dünyası da yayımladıkları mesajlarla yeni yüz yılda “İzmir Türkiye’deki öncü rolüne" devam edeceğini söyledi.

İşte iş dünyasının mesajlar:

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı: Jak Eskinazi:

Homeros’un “Gök kubbenin altındaki en güzel şehir” olarak betimlediği İzmir, 8 bin 500 yıllık tarihi boyunca ihracat, sanayi, tarım, turizm ve fuarcılık alanlarında her zaman öne çıktı. Türkiye'de ihracatın başladığı yer konumundaydı, hala ülkemizin en fazla ihracat yapan ikinci ili… İzmir 2021 yılında ihracatını yüzde 27 artışla 14 milyar 815 milyon dolara çıkararak Ege Bölgesi ihracatının yüzde 53’ünü tek başına gerçekleştirdi. Mustafa Kemal’in söylediği gibi; “Siyasi ve askeri zaferler ne kadar büyük olursa olsun, ekonomik zaferle taçlandırılmazsa meydana gelen zaferler payidar olmaz.”

Geçmişimizde; bir milleti bir ülkeyi yeniden ayağa kaldırıp, her anlamda tam bağımsızlık sağlamış bir mücadele, bir emek, bir akıl ve bir strateji var. Biz ihracatçılar, muasır medeniyetler seviyesine ulaşmak için 7 gün 24 saat üretmeye ve ihracat rekorları kırmaya devam edeceğiz. İzmir’in kurtuluşunun 100’üncü yıldönümünde bize bu zaferi armağan eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve tüm askerlerimizi saygı ve şükranla anıyorum. Farklı kültürlerin, inançların binlerce yıldır bir arada barış içinde yaşadığı kadim İzmir, hep var ol…

 

İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öztürk:

Kurtuluşun ve kuruluşun sembolü İzmir, yeni yüzyılın da öncü şehri olacaktır

İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öztürk, kurtuluşun ve kuruluşun şehri İzmir’in, Türkiye Cumhuriyeti’nin yeni yüzyılında da öncü rolünü oynamaya devam edeceğini söyledi.

Öztürk, “Doğal ve korunaklı körfezi sayesinde ilk çağlardan bu yana uygarlığın beşiği olan İzmir, bir liman kenti olarak her çağda Akdeniz’de sosyal ve ticari yaşamı şekillendirmiştir. Kral Yolu ve İpek Yolu üzerinde bulunan İzmir, kültürlerin ve ürünlerin buluştuğu bir kavşak noktasından, imalat gücü sayesinde ihracat merkezine dönüşürken, deniz ticaretindeki her yeni gelişmeyle beraber İzmir’in yerleşim alanı hızla büyüdü. Ticari zenginliği ile Avrupa’nın zengin tüccarlarını kendisine çeken, tarımsal zenginliği ve bu zenginliği dünya pazarlarına akıtan ulaşım ağları ve limanı ile 20. Yüzyıla kadar Akdeniz’in limanları arasında parmakla gösterilen İzmir, uluslararası güçlerin de hedefinde yer aldı” dedi.

Öztürk, şöyle devam etti: “Yunan ordusu tarafından 15 Mayıs 1919’da işgal edilen İzmir, Hasan Tahsin’in attığı ilk kurşun ile Anadolu’da direnişin öncüsü olmuştur. 30 Ağustos Zaferi ve ardından Türk ordusunun 9 Eylül’de İzmir’e girmesiyle beraber, Kurtuluş Savaşı Mustafa Kemal ve arkadaşlarının zaferiyle sonuçlanmıştır. İşgalciler tarafından yakılan İzmir, kısa sürede toparlanmayı ve önemli bir liman kenti olarak Genç Cumhuriyetin kalkınmasında rol oynamayı başardı. Cumhuriyet kurulmadan Türkiye’nin iktisat politikalarının temelleri İzmir İktisat Kongresi’nde alınan kararlarla atıldı. Böylece kurtuluşun şehri olan İzmir, Türkiye’nin kuruluşunda da öncü oldu. Ülkenin geleceğine yön veren siyasi ve ekonomik kararlarda her zaman İzmir ve Ege Bölgesi’nin ağırlığı vardı. İzmir Enternasyonal Fuarı gibi uluslararası bir organizasyon, Türkiye’nin köklü sanayi kuruluşları, köklü markaları bu topraklardan doğarak ülkeye ve dünyaya yayıldı”.

Aradan geçen bir asırda Anadolu’nun zenginliklerinin dünyaya açıldığı bir pencere olarak İzmir ve limanının, Türkiye’nin iktisadi gelişiminde lokomotif olmaya devam ettiğini vurgulayan Öztürk, “Türkiye’nin üçüncü büyük şehri olarak İzmir, ticaret ve sanayideki güçlü altyapısı ve limanlarıyla stratejik konuma sahiptir. İzmir ve Türkiye, yeni bir yüzyıla adım atarken, büyüme potansiyelini ve rekabetçi gücünü lojistik avantajına borçlu olacaktır” diye konuştu.

Öztürk, “9 Eylül’de İzmir’in kurtuluşunun 100. yılını kutlarken, İzmir’in yeni yüzyılında kalkınmanın denizlerden geçtiğinin bilincinde olan biz denizciler, bölgemiz ve ülkemiz denizciliği için çalışmaya devam edeceğiz. Bize zaferi ve kurtuluşu armağan eden Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına, şehitlerimize minnettarız” dedi.

 

İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı: Mahmut Özgener:

Bundan tam 100 yıl önce, bu topraklarda asla hafızalardan silinmeyecek anlar yaşandı. İzmir’imiz büyük bir kahramanlık destanına şahitlik etti. Başkomutan Mustafa Kemal Paşa ordulara bir bildiri yayımlayarak, tarihi "Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz'dir. İleri!” emrini verdi. Türk birlikleri, işgal altındaki İzmir'e doğru hızla ilerledi. Kahraman askerlerimizin İzmir Hükümet Konağı ve Kadifekale'ye Türk bayrağı çekmesi ile İzmir'in işgalden kurtuluşu ilan edilmiş oldu. Türk ordusunun kazandığı bu zafer, bağımsızlığa giden yolu aydınlatan en önemli meşaleydi.

Kurtuluş mücadelesinin, bağımsızlık ve vatanseverliğin sembol şehri olan İzmir, tarihi boyunca tıpkı bir Anka kuşu gibi defalarca küllerinden doğdu. 9 Eylül 1922’de ordumuzun İzmir’i kurtarmasından hemen dört gün sonra, meydana gelen Büyük İzmir Yangını, kentimizde büyük bir tahribata yol açtı. Söz konusu yangında İzmir’in hayati önem taşıyan birçok yeriyle birlikte Kordon’da bulunan İzmir Ticaret Odası binası, Oda’ya ait tüm belge ve kayıtlarla birlikte kül oldu. Buna rağmen yangından sonra kendini en çabuk toparlayan kurumlardan biri olarak Odamız, sadece iki ay gibi kısa bir sürede yangından sonraki ilk Yönetim Kurulu Toplantısını gerçekleştirdi.

İşgalin ve savaşın yıkımını yaşayan, büyük yangın ve nüfus yapısında meydana gelen değişikliğin sonucunda iktisadi bakımdan çökmüş olan İzmir, kısa süre içinde kendisini toparladı. Ticari geleneğin güçlü olması nedeniyle Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ‘Ekonomik Kurtuluş Savaşı’nı da, İzmir İktisat Kongresi’ni İzmir’de toplayarak başlattı.

İzmir dün olduğu gibi bugün de ülkemizin gelişimi için kilit rol oynamakta, ülkemizin itici gücü olmaktadır. Bu nedenle bizlere düşen, tarihten aldığımız güçle daha çok çalışmak, üretmek, hem kentimize hem de ülkemize katma değer sağlamaktır.

Bu hedef doğrultusunda İzmir Ticaret Odası olarak, kentimizin, ülkemizin varoluş mücadelesini gelecek nesillere aktaran, değerli bir eseri İzmirlilere sunmanın mutluluğu içerisindeyiz. Heyecanlıyız, çünkü tarihimizden aldığımız güç ve motivasyonun bizleri çok daha ileri noktalara taşıyacağına inanıyoruz.

İzmir’in Kurtuluşunun 100. Yılı anısına okuyucuyla buluşturduğumuz, “Cumhuriyetin İlk On Beş Yılında Türk Basınında 9 Eylül” isimli kitapta, 9 Eylül 1922 ve Cumhuriyet’in ilk 15 yılında Türkiye’de yayınlanan gazete ve dergilerde yer alan 9 Eylül ile ilgili görsel ve yazılı belgeler bir araya getirildi. Dönemin yazılı basın dokümanlarının önemli bir kısmını kapsayan bu kitabın, her zaman yararlanılacak kıymetli bir kaynak niteliğinde olduğuna inanıyorum.

Kitabımızın hazırlanmasında emeği geçen başta Dokuz Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Erkan Serçe olmak üzere herkese teşekkürlerimi sunuyorum. İzmir’imizin düşman işgalinden kurtuluşunun 100’üncü yılında başta Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, tüm şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum.

 

EGİAD Ege Genç İş İnsanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Alp Avni Yelkenbiçer:

Yelkenbiçer şu ifadelere yer verdi: “Bugün 9 Eylül 2022… İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100’üncu yıldönümü. İzmir'in Kurtuluşu, 26 Ağustos'ta başlayan Büyük Taarruz harekâtı sonucu Türk ordusunun Yunan işgali altındaki İzmir'e 9 Eylül 1922'de girmesini anlatan çok önemli bir tarih. Türk ordusu tarafından 26 Ağustos 1922'de başlatılan Büyük Taarruz, Kurtuluş Savaşı'nın son safhası idi. Kesin sonuç beş gün içinde elde edildi; 30 Ağustos'ta Başkomutan Mustafa Kemal Paşa ordulara bir bildiri yayımlayarak "Ordular ilk hedefiniz Akdeniz'dir. İleri!” tarihi emrini verdi.  Eylül ayının ortasına kadar Ege topraklarını düşman işgalinden temizledi. Türk birlikleri, İzmir'e doğru hızla ilerledi. Yunan birlikleri ve Rum siviller Anadolu'dan çekildiler. 9 Eylül 1922 sabahı Ahmet Zeki Bey komutasındaki 2. Süvari Fırkası, ardından Mürsel Paşa komutasındaki 1. Süvari Fırkası birlikleri İzmir şehrine girdi. Ardından 5. Süvari Kolordusu Komutanı Mirliva Fahrettin Paşa, komutasındaki birliklerle saat 10.00'da İzmir'e giriş yaptı.”

Kurtuluşu savaşı örgütlenmesinin 15 Mayıs 1919’da İzmir’in işgal edilmesiyle örgütlü bir mücadeleye dönüştüğünü hatırlatan Yelkenbiçer, bu bakımdan 15 Mayıs ve 9 Eylül 1922 tarihlerinin İzmir için dönüm noktası olduğunu da vurguladı. Yelkenbiçer, “İşgal, Yunanlıların 15 Mayıs’ta İzmir’e girmesiyle başlamış, yaklaşık 3,5 sene sonra 9 Eylül’de İzmir’den atılmasıyla son bulmuştur. Bu itibarla bu günler Türk milleti ve bilhassa İzmirli’ler için büyük dönüm noktası olmuştur. İşgal edildiği gün, Kurtuluş Savaşı'nı başlatan; İşgalin bittiği gün, Kurtuluş Savaşı'nı bitiren dünyadaki tek şehir İzmir'dir. İşgal edilmesi, Anadolu'da Millî Mücadele'nin başlamasında önemli bir aşama olarak kabul edilmektedir. O tarihe kadar Anadolu'da işgallere karşı dağınık olan düşünce ve örgütlenme biçimleri, İzmir'in işgali sonrası Anadolu insanının direniş ve karşı koyuş düşüncesini körüklemiştir. Artık İzmir, Anadolu harekâtı için temel sembollerden biri haline getirilmiştir. Bu sembol kent her daim özgürlüğün, kurtuluşun, Cumhuriyet'in simgesi olmuştur" dedi.

Mustafa Kemal Atatürk'ün söylediği bir sözün bunun en güzel kanıtı, simgesi olduğunu hatırlatan Yelkenbiçer, "Atamızın: "İzmir, bu kadar derin bir tarihe sahip olmakla beraber coğrafî durumu sebebiyle ekonomik ve siyasi çok büyük bir öneme sahiptir. İşte bunun içindir ki, Türkiye'yi mahvetmek isteyen düşmanların, her şeyden evvel gözleri bu tarihi, bu önemli beldeye döner. Çeşitli görüş noktalarından çok değerli olan İzmir, elbette düşmanların elinde bırakılamazdı ve nitekim bırakılmadı. Ben, bütün İzmir'i ve bütün İzmirli'leri severim. Güzel İzmir'in temiz kalpli insanlarının da beni sevdiklerinden eminim." Bu özel gün vesilesiyle Başta Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehit ve gazilerimizi, kurtuluş mücadele kahramanlarını saygı ve minnetle anmaktayız” dedi.

EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar:

Kurtuluşumuzun yeni yüzyılına doğru 

EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar “9 Eylül 1922 sadece İzmir’in değil, ülkemizin de kurtuluşunun, misak-ı millinin tesisinin ve modern bir Cumhuriyete giden yolun sembolüdür” dedi.    

İzmir’in işgalden kurtuluşunun 100. yıldönümü nedeniyle bir mesaj yayınlayan Ege Bölgesi Sanayi Odası(EBSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar  “15 Mayıs 1919’da İzmir’in işgaline karşı atılan ilk kurşunla filizlenen mücadele, atamızın 19 Mayıs 1919’da Samsun’a ayak basmasıyla Anadolu’da büyük bir çınara dönüştü. Büyük zorluklarla ve fedakarlıklarla büyüyen o çınar, hepimizin toprağı, yurdu oldu. 1919’da başlattığı mücadeleyi, büyük zorluklar ve fedakarlıklardan sonra 9 Eylül 1922’de mutlak bir zafere eriştiren Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını ve tüm şehitlerimizle gazilerimizi minnetle yad ediyorum” diye konuştu.  

Bu asırlık çınarın bugün hepimizi gölgesinde korumaya devam ettiğini vurgulayan Başkan Ender Yorgancılar  “Ancak, diğer taraftan da dünya zor günlerden geçerken, ülkemizin de politik ve ekonomik bağımsızlığını riske eden nice tehditle yüzleşiyoruz. Bu tehditleri bertaraf ederek, geleceğe emin adımlarla yürümemiz de yine sadece bir asır önceki mücadele ruhuyla mümkün olabilir. O nedenledir ki, kutlama törenine gerek yok diyen ve o ruhu önemsemeyen zihniyeti kabul etmemiz mümkün değildir” dedi. 

Küresel ekonominin içinde bulunduğu zorlu süreçten en az zararla çıkabilmek adına; bir kez daha politik ve ekonomik mücadeleye ihtiyaç duyulduğunu hatırlatan Yorgancılar şunları söyledi: “Bu yüzden, 9 Eylül ve 9 Eylül’e kadar sürdürülen mücadele ve kurtuluş ruhu, günümüze hala ilham kaynağı olmaya devam ediyor. Her daim rehberimiz olan bu zaferden aldığımız ilhamla Ege Bölgesi Sanayi Odası olarak; bize emanet edilen bu kutsal topraklarda mirasımıza sahip çıkmaya, “Üretim Yoksa Kalkınmak Hayaldir” diyerek, üretmeye, ihracata ve istihdam sağlamaya devam ederek, bölgemize ve ülkemize katkı koymaya devam edeceğiz. Güzel İzmirimizin kurtuluşu olan 9 Eylül’ü, 100. yılında gururla kutluyorum”

BASİFED Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Kasalı:

“İzmir, yeni iktisat kongresi ile de Türkiye’ye yön gösterecek”

Öncelikle 9 Eylül İzmir’in kurtuluşu tüm İzmir’e ve ulusumuza kutlu olsun. Ulu Önder  Mustafa Kemal Atatürk’ün Bandırma Vapuruna binerek başlattığı ve Anadolu’yu düşman işgaline karşı örgütlediği Milli Mücadele’nin İzmir’de son bulması nedeniyle tüm ülkemiz için özel bir gündür 9 Eylül.

Bu vesile ile bağımsızlık ateşimizin sembolü olan İzmir’in düşman işgalinden kurtulmasının 100. yılı kutlu, mutlu olsun.

Bu noktada topraklarımızdaki son düşman postalının varlığının üzerinden 100 yıl geçmiş olması birçok anlamda ülkemizi, geleceğimizi ve tabi ki geçmişimizi sorgulamamız, iyi anlamamız gerekiyor. Yine Cumhuriyetin ekonomik temellerinin atıldığı İktisat Kongresi’nin de o yıllarda İzmir’de yapılmış olması da bir rastlantı değildir. Türkiye’nin dünyaya açılan penceresi İzmir, yeni bir iktisat kongresi ile yine Türkiye’ye yön gösterecek dirayeti, gücü ve yetkinliği de bünyesinde barındırdığını da belirtmek isterim.

GİFED Yönetim Kurulu Başkanı Huriye Serter:

“Yeni yüzyılda daha güçlü ve refah içinde Türkiye”

9 Eylül İzmir’in Kurtuluşu’nun 100. yılı tüm ülkemize tüm İzmir’e kutlu ve mutlu olsun. Kurtuluş meşalesini Bandırma Vapuruna binerek yakan Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkarak başlattığı bu uzun yürüyüşün finali 9 Eylül’de İzmir’de olurken, bu kutlu günün 100 yaşında olması vesilesiyle daha da bir mutluyuz, gururluyuz. Başkomutanlık Meydan Muharebesi'yle Yunan ordusunu yenerek İzmir’e kadar durmadan gelen Türk ordusu, hem Kurtuluş Savaşı’nın sonunu hem de özgürlük ve bağımsızlığı müjdeledi. Bugün 100. Yılını kutladığımız bu günde Cumhuriyetin temellerinde çok önemli yeri olan İzmir İktisat Kongresi’ne de vurgu yapmak isterim. İçinde bulunduğumuz ekonomik koşullar bize yeni bir İktisat Kongresi ve yol haritasını mecbur kılmıştır. Bu sebeple İzmir İktisat Kongresi’nin önemini bir kez daha vurguluyor, yeni yüz yılda daha müreffeh, ekonomik yönden de daha güçlü bir Türkiye hayalimi paylaşıyorum.

ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Sibel Zorlu: 

“İzmir öncü rolüne  devam edecek” 

Bugün İzmir’imizin düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yılına ulaşmanın gurur ve kıvancını yaşıyoruz. 9 Eylül 1922 tarihi, Kurtuluş Savaşımızın büyük bir zaferle sona erdiğinin tüm dünyaya ilan edildiği gündür. Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK komutasındaki Ordularımızın İzmir’e girmesi, esas itibarıyla sadece askeri alanda bir zafer değil, Cumhuriyetimizin kurulmasına giden yolda önemli bir adımdır. Nitekim ATATÜRK, "Artık savaş bitmiştir, yeni işlerimize bakacağız” diyerek Türk milletinin çağdaş uygarlık düzeyine erişmesi yolunda atılacak adımların sinyallerini İzmir’de vermiştir.  Cumhuriyet bile ilan edilmeden önce, Türkiye İktisat Kongresi’nin yine İzmir’de yapılmış olmasının ayrı bir anlamı vardır. ATATÜRK, İzmir’in derin tarihinin yanı sıra sahip olduğu coğrafi konumu sebebiyle, ekonomik ve siyasi anlamda çok büyük öneme sahip olduğunu ifade etmiştir.

Ülkemizin ve milletimizin layık olduğu seviyeye erişebilmesi için ekonomiye birinci derecede önem atfeden büyük önder ATATÜRK’ün çizdiği yolda, ülkemizin kalkınmasında İzmir’in öncü rol üstlenmeye devam edeceğine inanıyor ve 9 Eylül’ün tüm kentimize ve ülkemize kutlu olmasını diliyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve tüm silah arkadaşlarını rahmet ve minnetle anıyoruz.

İZSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Küçükkurt:

“Cumhuriyet değerlerine daha çok sahip çıkacağız”

9 Eylül, İzmir’in kurtuluşu olarak kutlanır. Misakı Milli sınırlarının en batı ucundan, düşman çizmesinin bu topraklardan tamamen ve ilelebet atıldığı günün adıdır 9 Eylül. Bize bu değerli ve anlamlı günü armağan eden Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü saygı ve özlemle, bir kez daha anıyorum. 

İzmir’in kurtuluşundan sonra yine İzmir’de organize edilen İktisat Kongresi, hem Türkiye Cumhuriyeti’nin ekonomik programını ve kimliğini yaratmada payanda olmuştu. Bugün geldiğimiz noktada bu değerlerden uzaklaştığımızı da görüyoruz. Bugün 100. Yılını kutladığımız bu anlamlı günde Cumhuriyet değerlerini ve onun İzmir’de atılan ekonomik temellerini bir kez daha düşünmeye ve geleceğe yürürken bu ilkeleri rehber edinmeye devam edeceğimizi ifade etmek isterim. 

Türkiye’nin ve güzel İzmir’imizin bu kutlu günü, 100.  kurtuluş günü kutlu mutlu olsun. 

EGİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Emre Pınar Kılıç: 

“Cumhuriyetin kurucu değerleri yol haritamız”

9 Eylül 1922 tarihi sadece İzmir’in değil, tüm Anadolu’nun kurtuluşunu müjdeler. Bu anlamda son derece anlamlı, son derece değerlidir. 

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının büyük bir özveri ve canları hayasına ördüğü direnişin, ‘hattı müdafaa yoktur sathı müdafaa vardır, o satıh da tüm vatandır’ şiarı ile tüm Anadolu insanına aşıladığı mücadele ateşinin finali İzmir’de görülmüştür. Bu anlamda İzmir’in kurtuluşu, Türkiye Cumhuriyeti’ne giden yolun temel taşı, en önemli adımıdır. 100. Yılını kutladığımız bu kutlu gün sonrasında Türkiye’nin en önemli kongrelerinden birine ev sahipliği de yapmış İzmir yine düzenlediği sempozyum ve etkinlikler ile Türkiye ekonomisi en doğru yolu, en doğru adımları göstermeye devam ediyor. Ancak zorlu şartlardan geçtiğimiz bu süreçte İzmir’de yeni bir İktisat Kongresi düzenlemek, Türkiye’ye yine öncülük etme vakti gelmiştir. Milli ekonomi ve üretim odaklı anlayıştan uzaklaşıldığında ekonomimizin geldiği nokta her kesimi zorluyor. Bu süreci tersine çevirmek için Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu değerlerine ve ekonomik yol haritası hala en önemli rehberimiz olmayı sürdürüyor. 

9 Eylül İzmir’in kurtuluşunun 100. yılı tüm İzmirlilere ve ülkemize kutlu olsun. 

EGOD Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Torun:

“İzmir, Türkiye Cumhuriyeti’nin en yılmaz savunucusudur”

Öncelikle özgürlük ve bağımsızlık yolunda 100 yıldır emin adımlarla yürüyen ve her geçen gün gelişen, sadece Türkiye’nin değil Akdeniz’in Avrupa’nın en güzel kentlerinden biri haline gelen İzmir’in bu mutlu gününü kutluyorum. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün tüm Anadolu’yu geçerek, düşmanları İzmir’den gemilerine bindirip göndermiş, İzmir’i tam 100 yıl önce bugün yeniden İzmirlilere emanet etmiştir. 100 yıldır bu bilinçle, bu minnetle yaşayan İzmirli, bugün de Türkiye Cumhuriyeti’nin en yılmaz savunucusu olmaya devam etmektedir.

Türkiye Cumhuriyeti’nin ekonomik ilkelerinin de İzmir’de bir İktisat Kongresi ile alınmış olması da rastlantı değildir. İzmir her zaman dışa dönük, kozmopolit ve dünya ile bütünleşmeyi ilke edinmiş bir anlayışa sahip bir kent olarak da bugün Türkiye’nin batıya dönük yüzü ile bu ilkesine sahip çıkmaya devam ediyor. Bugün o ekonomik ilkelerden uzaklaşmanın bedelini öderken yeni yüz yılda ekonomik yönden daha bağımsız ve üretimi tüketiminden çok bir ülke umudumuzu taze tutuyoruz ve bu hedefle çalışmaya devam ediyoruz.