Hızla artan bireysel silahlanma toplumların yaşamını riske atıyor
Dr. Ayhan Akcan, Türkiye’deki bireysel silahların yüzde 18’inin kadına yönelik şiddette kullanıldığına dikkat çekerek “Ruhsatlı ruhsatsız olması değil her an ulaşılabilir olması sorun” dedi. İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Şükran Eroğlu ise “Önlem alan yok, toplum daha da silahlanıyor” diye konuştu.
Rengin TemoçinSosyal medyada bir kullanıcı, kadına yönelik şiddeti önlemeye çalışırken şiddet uygulayan kişinin kendisine silah doğrulttuğunu iddia etti. İddialar üzerine bireysel silahlanma yeniden gündeme gelirken avukat Şükran Eroğlu, “Bu kadar agresif bir toplumda yaşarken herkesin elinde silah olması çok tehlikeli” dedi.
Sosyal medyada Tahsin Çınar isimli bir kullanıcı paylaşımında kendisine silah doğrultulduğunu iddia ederek, “Akşamüstü bir arkadaşımla kütüphanede ders çalıştıktan sonra arabayla giderken bir erkeğin bir kadına şiddet uyguladığını gördük. ‘Ne yapıyorsun’ diye sorunca adam küfür ederek geldi ve silahını çıkarıp bana doğrulttu” dedi. Çınar, paylaşımının devamında, “Gidiyoruz diyerek uzaklaştık. Ekipler gelince adam arabayla kaçmaya çalıştı ama polis durdurdu, arabadan kadını ve adamı indirdi, sadece konuştu ve gönderdi. ‘Silahı var’ dememe rağmen üzerini ve arabayı arama gereği duymadı” ifadelerini kullandı.
‘RAHAT ULAŞMASI SORUN’
Bu paylaşım üzerine bireysel silahlanma konusu yeniden gündeme geldi. Konuya ilişkin Cumhuriyet, Umut Vakfı Yönetim Kurulu üyesi Dr. Ayhan Akcan ve İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı avukat Şükran Eroğlu ile konuştu. Dr. Ayhan Akcan, “Türkiye’deki bireysel silahların yüzde 18’i kadına yönelik şiddette kullanılıyor. Beş kadına yönelik şiddet olayının birinde silah var. Silahın yaygınlığı, ulaşabilir olması ciddi problem yaratıyor. Ruhsatlı ,ruhsatsız olması değil her an ulaşılabilir olması sorun” dedi. Akcan, “O anki öfkeyle kullanılıyor ve çok ciddi olaylar oluyor. Her gün silahlı olaylar oluyor ve insanlar ölüyor. Kadına yönelik şiddette silah kullanımına caydırıcı cezalar verilmesi gerekiyor. Bu tür olaylarda kişi öfkesini kadına yöneltiyor. Siz de araya girerseniz size yöneltiyor” diye konuştu.
İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı avukat Şükran Eroğlu ise, “Özellikle kadın cinayetlerinde silahın ciddi bir cinayet aleti olduğunu görüyoruz. Bu kadar kolay silah edinilmemesi lazım” ifadelerini kullandı.
‘YASA UYGULANMALI’
Eroğlu, “Bu kadar agresif bir toplumda yaşarken herkesin elinde silah olması çok tehlikeli. Bu noktada devletin önlemler alması gerekiyor. Önlem alan yok, hatta toplum daha da silahlanıyor. Silah taşıması ve bulundurması gereken grupları iyi belirlenmesi gerekiyor” diye konuştu. Eroğlu 6284 Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un uygulamasında sorunlar yaşandığını belirtti. Eroğlu, “Kolluğun daha seri daha duyarlı farkında davranması lazım. Hâlâ her karakolda aile içi şiddet birimleri yok. Şiddet hızlı müdahale edilmesi gereken bir durum ve yetkilerini kullanmaları lazım” dedi.
İKİ YILDA YAŞANAN SİLAHLI ŞİDDET OLAYLARI
Umut Vakfı’nın verilerine göre 2020-2021 tarihlerinde iki yıl içinde 7 bin 483 silahlı şiddet olayı basına yansıdı. Olaylarda iki yılda 4 bin 185 kişi yaşamını yitirdi.