Hatay’da bir kız çocuğu çadır kentte öldürüldü, kadınlar isyan etti: Güvenliğimiz yok
Depremlerin üzerinden 66 gün geçti. Bölgede kadın ve çocukların güvenliği için önlem alınmadı. Hatay’daki cinayet “güvensizliğin” son örneği oldu. Hukukçular, “6284’ün tartışılması, İstanbul Sözleşmesi’nin feshi sürece zemin hazırladı. Şiddetin artma tehlikesi var” dedi.
Rengin TemoçinHatay Antakya’da bir erkek geçen salı, kendi kızını çadırda silahla vurarak öldürdü. Olayın ardından deprem bölgesindeki kadınların yaşadığı güvenlik sorunları tekrar gündeme geldi.
CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, “Depremlerin üzerinden 65 gün geçti. Fakat çadır kentlerde kadınlar ve çocuklar için güvenlik hâlâ sağlanamadı. Hatay’da bir erkeğin kızını çadırda silahla öldürmesi, bu güvenlik açığının en somut göstergesi oldu” dedi.
(Aylin Nazlıaka)
Deprem bölgesinde çadırların “aileye” teslim edilmesi yaşanan mağduriyeti felakete dönüştürdüğünü belirten Nazlıaka, “Kadınlar boşanma sürecinde oldukları, şiddet faili olduğu için ayrı yaşadıkları ve de uzaklaştırma kararı bulunan evli oldukları erkeklerle aynı çadırda kalmak zorunda bırakıldı. Bu kadınlar, ayrı bir çadıra yerleştirilmeliydi. Deprem bölgesinde şiddet mağduru kadınlar kaderine terk edilmiş durumdadır” diye konuştu.
(Gülsüm Kav)
6284’Ü ANIMSATTI
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu sözcüsü Gülsüm Kav da “Barınma sorununun çözülmemesi bölgede şiddeti artırabillir. Mesela vurulan kız çocuğumuz için babası ‘ava gidecektim’ gibi inandırıcı olmayan yersiz açıklamalar yapıyor. Bu normalleştirmeye çalışma anlamına da geliyor. Bu zemini 6284 sayılı koruma kanununa saldırılmaya çalışılması ve İstanbul Sözleşmesi’nden imza çekilmesinin hazırladığını düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.
(Selin Nakıpoğlu)
"SİLAHLANMA ARTTI"
Avukat Selin Nakıpoğlu ise
“Yıkım yaşayan bölgelerde
bireysel silahlanmanın
arttığını ve bu artış ile birlikte
kadına, çocuğa yönelik şiddet
ve cinayetlerin de artış
gösterdiğini gözlemliyoruz.
AFAD’ın oluşturduğu çadır
kentlerde ciddi güvenlik
sorunları olduğunu iki
aydır söylüyoruz. Kadınlar
bölgede güvenlik sorununun
her geçen gün büyüdüğünü
söylüyorlar ama seslerini
duyan yok. Şiddete sıfır
tolerans diye büyük laflar
edenler nerede?” dedi.