Hakan Fidan, Mısır'da konuştu: 'İsrail'in tasmasını sahipleri eline almalı'

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdulati ile düzenlenen ortak basın toplantısında; "İsrail'in yaptığı her türlü kötülüğü Amerika'nın arkadan süpürmeye çalışması, hafifletmeye çalışması, kabul edilebilir bir pattern olmaktan çıkmıştır. Artık tasmasını sahipleri eline almalı ve sahip çıkmalı. Bölge daha fazla İsrail provokasyonunu kaldıracak durumda değildir" dedi.

ANKA

Dışişleri Bakanı Fidan, resmi temaslarda bulunmak üzere gittiği Mısır'ın başkenti Kahire'de mevkidaşı Abdulati ile bir araya geldi.

İkili görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi.

Mısır Dışişleri Bakanı Abdulati şöyle konuştu:

"CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN MISIR ZİYARETİ BÜYÜK BİR EHEMMİYET ARZ ETTİ"

"Bu ziyaret, iki ülke arasında gerçekleşen yüksek düzeyli ziyaretlerin bir devamı olarak gelmekte. Bu ziyaretler içerisinde sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 15 Şubat tarihinde Mısır'a yapmış olduğu ziyaret, bu ziyaretlerin başında gelmektedir. İki halkın çıkarlarını koruyacak şekilde ilişkilerimizin gelişmesi çaba harcamaktayız. Bu bağlamda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Mısır ziyareti büyük bir ehemmiyet arz etmiştir. Zira her iki ülke de bölgede ağırlığı olan ülkelerdir ve ortak amaç ve hedefler doğrultusunda ilerlemektedir.

Kardeşim sayın Bakan Hakan ile Cumhurbaşkanımızın Türkiye ziyaretini görüştük. Yüksek Düzeyli Stratejik Konseyi'nin ilk toplantısını da bu bağlamda yapmayı planlıyoruz. Cumhurbaşkanı Sisi bugün itibarıyla Dışişleri Bakanı Fidan'ı kabul ettiler, çok yapıcı bir görüşme gerçekleştirdiler. Görüşmede ikili iş birliği alanlarının tümüne değinildiği gibi ortak ilgi alanı olan bölgesel konular da ele alındı. İki ülke ve halklarımız arasında ilişkileri daha fazla nasıl geliştirebiliriz konusunu ele aldık.

Beraber çalışarak önümüzdeki dönemde 15 milyar dolarlık ticaret hacmi için çalışmamız konusunda görüş birliği içerisinde olduk. Ticari ilişkilerimiz ve ticaret hacmimizin bu düzeye kısa bir zamanda ulaşmasını diliyoruz. Öte yandan Türk yatırımlarının Mısır'da artırılması, özellikle de endüstri alanında olması bizim de önceliklerimiz arasında.

"ÖNEMLİ OLAN BÖLGEMİZDE GERİLİMİN DÜŞÜRÜLMESİ"

Ele aldığımız bölgesel konular içerisinde herkesin ve dünyanın gözü önünde cereyan eden Gazze'deki olaylar da vardı. Libya meselesine değindik, Sudan konusunu ele aldık. Yemen problemini değerlendirdik. Kızıldeniz bölgesindeki gelişmelerden bahsettik. Terörle mücadele konusunu ele aldık. Mısır'ın terörle mücadelesi bağlamında yaptıklarımızı ifade ettik. Önemli olan bölgemizde gerilimin düşürülmesi. Bölgede gerilimi artırma politikası ve çabalarının olduğunu görmekteyiz ve biz bu çabaları ortak bir şekilde defalarca kınadık.

Masum Filistin halkına Gazze'de saldırılar devam ediyor. Sivil halk ayrım gözetmektsizin hedef alınıyor. Katar'daki kardeşlerimiz ve ABD'deki dostlarımızla temas halinde ateşkesin temini ve sağlanması için gayret ediyoruz. İki ülke olarak ortak görüşe sahibiz. Batı Şeria'da da durumun daha da kötüye gitmesinden endişe duyuyoruz.

1967 sınırları içerisinde, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulması gerektiğinin altını çizdik. Ülkelerin ihlallerden kaçınması gerektiğini ve tüm bölge ülkelerinin şu an devam eden tehlikeli gidişata dur diyebilmek adına ortak çaba içerisinde olması gerektiğinden bahsettik.

"MISIR SURİYE KRİZİNİN KAPSAMLI ÇÖZÜMÜNE DESTEK VERMEKTEDİR"

Suriye bağlamında, Suriye'nin ve bölgenin güvenliğini sağlayacak adımlar atılmasını desteklediğimizi ifade ettik. Terör tehdidine karşı ve terör tehdidinin bertaraf edilmesi adına bu gelişmenin önemli olduğunu söyledik. Mısır her zaman samimi bir şekilde Suriye krizinin kapsamlı çözümüne destek vermektedir."

FİDAN: CUMHURBAŞKANI SİSİ'YE KENDİSİNİ ANKARA'YA BEKLEDİĞİMİZİ İFADE ETTİM

Dışişleri Bakanı Fidan ise şunları kaydetti:

"Bölgemizin bir ateş çemberine döndüğü bugünlerde Mısırlı kardeşlerimizle yakın istişare içerisinde olmaya özen gösteriyoruz. Değerli mevkidaşımla hem ikili konular hem bölgemizdeki vahim gelişmeleri görüştük. Mısır Cumhurbaşkanı sayın Sisi'nin ülkemize yapacağı ziyaret esnasında birinci YDSK toplantısı da yapılacak. Mevkidaşımla bu toplantının hazırlık çalışmalarını ele aldık.

Bu sabah sayın Sisi tarafından kabul edildim. Kendisine sayın Cumhurbaşkanımızın selamlarını ilettim. Kendisini en yakın zamanda Ankara'ya beklediğimizi de ifade ettim. Sayın Cumhurbaşkanımızın Şubat ayındaki tarihi Kahire ziyareti ilişkilerimize muazzam bir ivme kazandırdı. Bundan büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Ekonomiden kültüre, çevreden eğitime kadar geniş bir yelpazede ilişkilerimizi geliştirme hususunda azimliyiz. Mevcut ticari ve ekonomik iş birliğimizi daha ileri seviyelere taşıyacağımıza inanıyorum.

İsrail'in saldırganlığı bölge için büyük bir tehdit. Gazze'de son 10 ayda tüm dünyanın gözü önünde 40 bin Filistinli katledildi. Değerli kardeşimle Gazze'de vahşetin durması için önümüzdeki dönemde neler yapabileceğimizi istişare ettik. Ateşkes müzakerelerinde arabulucu olarak Mısır'ın Katar ile birlikte yürüttüğü çalışmaları takdirle karşılıyoruz. Bizler de Mısırlı ve Katarlı kardeşlerimize bu konuda her türlü desteği vermekten çekinmedik. Ancak gelinen noktada müzakerelerde Filistinliler yapıcı bir yaklaşım sergilerken oyunbozanlık yapan taraf hep İsrail olmuştur. İsrail bununla da yetinmemiş, ateşkes görüşmelerinin baş müzakerecisini kalleşçe bir suikastla öldürmüştür.

"NETANYAHU TÜM BÖLGEYİ ATEŞE VERMEK İSTİYOR"

Bu suikast şunu açıkça ortaya koyuyor: Netanyahu barış istemiyor. Netanyahu tüm bölgeyi ateşe vermek istiyor. İsrail şiddet ve yayılmacılık peşinde koşuyor.

Savaş suçlularının yeri parlamento kürsüsü olamaz. Savaş suçlularının oturtulması gereken yer ancak ve ancak sanık sandalyesi olmalıdır. İsrail'e destek verenler bu yanlıştan bir an önce geri dönmelidirler.

Gazze'deki katliama dur denilmezse sadece bölgemiz değil tüm dünya ağır bedeller ödeyecek.

Türkiye olarak şu ana kadar Gazze'ye 56 bin tondan fazla insani yardım malzemesi ulaştırdık. Türkiye Gazze'ye en çok yardımda bulunan ülke olmuştur.

"ÇARŞAMBA GÜNÜ BAŞVURU DOSYAMIZI MAHKEMEYE TESLİM EDİYORUZ"

İsrail'in Uluslararası Adalet Divanı'nda yargılandığı süreci yakın takipteyiz. Bu davaya Türkiye olarak müdahil olma kararı almıştık. Çarşamba günü başvuru dosyamızı mahkemeye teslim ediyoruz. Orta Doğu'da barışın yolu gerçek anlamda bir Filistin devletinin kurulmasından geçiyor."

ABDULATİ: VERİMLİ OLMASI İÇİN NELER YAPABİLECEĞİMİZİ ELE ALDIK

Ortak basın açıklamasının ardından gazetecilerin sorularına geçildi. Mısır Dışişleri Bakanı Abdulati, Cumhurbaşkanı Sisi'nin Türkiye ziyaretine dair soru üzerine; "Cumhurbaşkanımızın yapacağı ilk ziyaretin verimli olması için neler yapabileceğimizi ele aldık. Bazı anlaşmalara imza atacağız, bunlar üzerine konuştuk. Öte yandan bu ziyaretin ekonomik iş birliği, ticaret iş birliği, Türkiye yatırımlarının Mısır'da artırılması, 15 milyar dolar olan ortak ticaret hacmi hedefimizin gerçekleşmesi bağlamında atabileceğimiz adımlardan bahsettik. Eğitim ve kültür konusuna değindik. Önümüzde birçok anlaşma taslağı var. Şu an onlar görüşülüyor. Nihai bir şekilde karara vardıktan sonra bunların hayata geçirilmesi için çaba harcayacağız" diye konuştu.

FİDAN: AMERİKA VE RUSYA TÜRKİYE'Yİ GÜVENİLİR BİR ORTAK OLARAK GÖRMEKTE

Dışişleri Bakanı Fidan, Ankara'da yapılan 26 kişilik esir takasının sorulması üzerine şu yanıtı verdi:

"Bölgemizdeki her türlü barışçıl girişimi sonuna kadar destekliyoruz ve barışçıl adımları atmakta son derece kararlıyız. Bu zaman zaman arabuluculuk şeklinde kendini gösteriyor. Sorunların çözülmesinde arabululuculuk ettiğimiz gibi çeşitli takas konularına da arabuluculuk yapıyoruz. Sözünü ettiğiniz takas şu ana kadar Ankara'da yapılan takasların en büyüğüydü. Daha önce de benzer takaslar oldu fakat bu en büyüğüydü. Türkiye'ye olan güvenin yansımasını görüyoruz. Amerika ve Rusya bu noktada Türkiye'yi güvenilir bir ortak olarak görmekteler."

ABDULATİ: SİYASİ SUİKASTLAR VE SORUMSUZ DAVRANIŞLAR GERİLİMİ ARTIRMAKTA

Bölgesel çatışmanın olmaması adına iki ülkenin neler yaptığına dair Mısır Dışişleri Bakanı Abdulati, "Siyasi suikastlar ve sorumsuz davranışlar bu gerilimi artırmaktadır. Sayın Bakan'a sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla yapmış olduğu çabaları aktardım ve bu basın toplantısından sonra da yoğun temaslarım olacak" dedi. Abdulati devamında, "Provokasyonlara gelip arzulanmayan bir savaşın içine girmememiz gerektiği telkinlerinde bulunacağız. Türkiye ve Mısır olarak gerilimin düşürülmesi için ortak akıl ile hareket edeceğiz. Provokatif eylem ve oyunlara gelmeyerek bölgenin geniş ve kapsamlı bir savaşın içerisine girmemesi için elimizden geleni yapacağız. Amacımız güvenliği ve istikrarı sağlamak" diye konuştu.

FİDAN: BÖLGE DAHA FAZLA İSRAİL PROVOKASYONUNU KALDIRACAK DURUMDA DEĞİL

Aynı konuda Fidan; "Türkiye ve Mısır olarak bölgede savaşın yaygınlaşmaması için elimizden gelen her türlü gayreti gösteriyoruz. Şunun altını çizmek istiyorum, bizler bölgenin sorumlu ülkeleri olarak bölgemizdeki sorunlara sadece gözlemci kalmayacağız. Bölgesel sahiplenme ruhuyla hareket ederek bölgenin sorunlarına yapabileceğimiz katkıların hepsini yapmak için sistemik bir şekilde çalışıyoruz. Aramızdaki ilişkilerin normalleşmiş olması, stratejik konuları çok rahat bir şekilde konuşuyor olmamız bizim açımızdan bir nimet, bunun kıymetinin farkındayız. Başta İsrail yayılmacılığından kaynaklanan bölgesel tehditler olmak üzere Libya, Sudan, Somali gibi birçok konuyu Mısır ve Türkiye kendi arasında seviyeli bir şekilde istişare etmekte" değerlendirmesini yaptı.

Fidan şunları kaydetti:

"İsrail öldürmeye başlıyor, sonra Mısır'a geliyorlar, bize geliyorlar, aman diğer ülkelere söyleyin savaşa girmesinler, tamam, hadi girelim yaygınlaşmasın. İsrail İran'ın Büyükelçiliği'ni Şam'da vuruyor, ondan sonra Mısır'a geliyorlar, bize geliyorlar, ilgili taraflara gidiyor, aman müdahale edin. Şimdi yine aynı şekilde İsrail Hamas'ın liderini şehit ediyor aynı şekilde aman müdahale olmasın. Arkadaşlar, bu artık sürdürülebilir bir pattern değil. Biz bu oyunda oynamıyoruz artık. İsrail'in yaptığı her türlü kötülüğü Amerika'nın arkadan süpürmeye çalışması, hafifletmeye çalışması, kabul edilebilir bir pattern olmaktan çıkmıştır. Artık tasmasını sahipleri eline almalı ve sahip çıkmalı. Bölge daha fazla İsrail provokasyonunu kaldıracak durumda değildir. Bunun altını çiziyorum. Bu uyarılarımıza kulak versinler. Bölgenin evlatları olarak, bölgenin insanları olarak bunu söylüyorum."