Gözde Apartmanı davasında Müteahhit Kılıç'tan mağdurlara: 30 saniyede yıkıldığını nasıl hesap ediyorlar?
Gaziantep'te 6 Şubat depremlerinde yıkılan ve 25 kişinin hayatını kaybettiği Gözde Apartmanı davasının duruşmasında, mağdurlar binanın 30 saniyede yıkıldığını söyledi. Sanık müteahhit Seyfettin Kılıç ise "Deprem anında binanın 30 saniyede yıkıldığını nasıl hesap ediyorlar" diye sordu. Mahkeme heyeti, İslahiye Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan kamu görevlileri hakkında yürütülen soruşturmanın akıbetinin sorulmasını karar vererek duruşmayı 7 Şubat 2025 tarihine erteledi.
ANKAGaziantep'te 6 Şubat depremlerinde yıkılan ve 25 kişinin hayatını kaybettiği Gözde Apartmanı davasının duruşmasında, mağdurlar binanın 30 saniyede yıkıldığını söyledi. Sanık müteahhit Seyfettin Kılıç ise "Deprem anında binanın 30 saniyede yıkıldığını nasıl hesap ediyorlar" diye sordu. Mahkeme heyeti, İslahiye Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan kamu görevlileri hakkında yürütülen soruşturmanın akıbetinin sorulmasını karar vererek duruşmayı 7 Şubat 2025 tarihine erteledi.
Gaziantep'in İslahiye ilçesi Hacı Ali Öztürk Mahallesi'nde bulunan Gözde Apartmanı, 6 Şubat depremlerinde yerle bir oldu. Binada yaşayan 25 kişi yaşamını yitirdi. İslahiye Cumhuriyet Başsavcılığı, sanıklar Seyfettin Kılıç, Ali Şahin, Devrim Yıldırım, İbrahim Çöçeli ve Kamil Çöçel hakkında "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan dava açtı.
Bugün İslahiye Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen yedinci duruşmaya depremde yakınlarını kaybedenlerin aileleri ve taraf avukatlarıyla başka suçtan tutuklu bulunan sanık yapı müteahhidi Seyfettin Kılıç bulunduğu cezaevinden SEGBİS aracılığıyla katıldı. Diğer sanıklar ise duruşmaya katılmadı.
Mağdur Mehmet Köse, apartmanın ilk depremde 30 saniye içinde yıkıldığını, yaralandığı ve 13 defa ameliyat olduğunu, sanıklardan şikayetçi olduğunu belirtti. Mağdur Kerem Köse de 17-18 saat enkazda kaldığını ve iki bacağının ampüte edildiğini söyledi. Köse ,"Binanın alınan belgelerde deniz kumunda yapıldığı söylenmektedir. Bina ilk depremde 30 saniye gibi bir sürede yıkıldı. Şikayetçiyim" dedi.
Sanık müteahhit Seyfettin Kılıç ise "Deniz kumu kullanılmadı, Aksu deresinde çakıl kumu kullanıldı. Deprem anında binanın 30 saniye yıkıldığını nasıl hesap ediyorlar, bilemiyorum" diye konuştu.
Kılıç'ın ardından M.U.K. tanık sıfatıyla dinlendi. Tanık M.U.K., "Ben ailemle birlikte bu apartmanda 2007 yılından beri oturuyordum. Seyfettin Kılıç'ın binanın müteahhidi olduğunu biliyorum. Depremde ben evdeydim. Bina ilk depremde 30-40 saniye içinde yıkıldı. Burası deniz kumuyla yapılmıştır. Belgeleri vardır" dedi.
Sanık müteahhit Kılıç, mahkeme heyetine "Deniz kumu kullanıldığını ispat edilmesini istiyorum" talebinde bulundu. Müşteki Mehmet Köse, Kılıç'a "Depremden sonra KTÜ'den gelen ekip numuneler almıştır ve deniz kumu olduğunu tespit ettirmiştir" yanıtını verdi.
"SANIK KILIÇ VE ŞAHİN TUTUKLANMALI''
Müştekilerin avukatı Naim Feyzullah Eminoğlu, dosya için bilirkişi heyeti belirlenmesi ve dosyanın bilirkişi heyetine tevdi edilmesini talep ederek, şöyle konuştu:
"Kamu görevlileri hakkında İslahiye Cumhuriyet Başsavcılığı'nda süren soruşturmanın akibetinin sorulmasını, sanıklar hakkında vareste kararlarının kaldırılarak duruşmaya gelmelerinin zorunlu tutulması, sanık Seyfettin Kılıç ve Ali Şahin hakkında bilirkişi raporu hazırlanana kadar, delillerin halen toplanıyor oluşu, sanıkların birden fazla deprem dosyasında sanık oluşu, bu nedenle alacakları ceza miktarının kaçma şüphesinin karine olarak varlığını göstermesi ve toplanan deliller kapsamında kuvvetli suç şüphesi nedeniyle tedbiren tutuklanmalarına karar verilmesini talep ediyoruz."
Sanık müteahhit Kılıç, binanın ruhsatının 22 Eylül 2000 yılında aldığını belirterek, "Ruhsat dosyasını diğer sanık Ali Şahin hazırladı. Alınan statik hesap raporunun bu binaya ait olmadığı kanısındayım. KTÜ raporunda 30 Mayıs 1993 statik hesap raporu raporda belirtilmiştir. Statik hesap proje raporunun karşılaştırılmasını istiyorum" dedi.
DURUŞMA 7 ŞUBAT'A ERTELENDİ
Mahkeme heyeti, dosyanın bilirkişiye gönderilmesi ve vareste kararının kaldırılması talebini reddetti. Heyet, İslahiye Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan kamu görevlileri hakkında yürütülen soruşturmanın akıbetinin sorulmasını karar vererek duruşmayı 7 Şubat 2025 tarihine erteledi.