Fatih Altaylı'dan AKP'li Hamza Dağ'a yanıt: 'Zatı muhterem bilmez ama...'
Habertürk yazarı Fatih Altaylı, kendisini 'Türkiye İşçi Partili' ilan eden AKP Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ'a yanıt verdi.
cumhuriyet.com.trTürkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, dün Habertürk TV'de Fatih Altaylı'nın sunduğu 'Teke Tek' programına katılıp gündemi değerlendirdi.
AKP'li Hamza Dağ da Twitter hesabından Altaylı'yı hedef alarak "Habertürk’te Teke Tek programını izlerken yayında bir moderatör ve bir TİP’li var zannediyorduk. Meğer moderatör yokmuş, iki TİP’li muhabbet ediyormuş" diye yazdı.
'ZATI MUHTEREM BİLMEZ AMA...'
Habertürk yazarı Fatih Altaylı, bugünkü köşesinde Dağ'a yanıt verdi.
İki kişinin karşılıklı konuştuğu bir yerde moderatör olamayacağını aktaran Altaylı, "Ama asıl önemlisi ben moderatör değilim. Bu zatı muhterem bilmez ama gazeteci diye bir şey vardır" ifadesini kullandı.
Altaylı yazısında şu ifadeleri kullandı:
"Bir AK Partili yönetici beni hedef almış. Dün akşam Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Erkan Baş ile yaptığım program üzerinden.
Diyor ki: 'Habertürk’te Teke Tek programını izlerken yayında bir moderatör, bir TİP’li var zannediyorduk. Meğer moderatör yokmuş, 2 TİP’li sohbet ediyormuş.'
Söz konusu yönetici, belli ki kelimelerin anlamları üzerine bir yanılgı içinde. Eğer benim moderatör olduğumu düşünüyorsa, ki öyle demiş, moderatör zaten soru falan sormaz. Konuşmayı teşvik eder, genelde birden fazla katılımcının bulunduğu sohbetlerde katılımcıların konuşma süre ve sınırlarını belirler. İki kişinin karşılıklı konuştuğu bir yerde moderatör olmaz. Ama asıl önemlisi ben moderatör değilim. Bu zatı muhterem bilmez ama gazeteci diye bir şey vardır. Ben de gazeteciyim.''
"ÜZERİNE GİDEMEDİM"
Programda Erkan Baş'ı ve partisini tanımaya çalıştığını kaydeden Altaylı, ''Erkan Baş’ın üzerine fazlaca gitmediğim değil ama gidemediğim doğrudur. Çünkü hiçbir zaman yetkili konuma gelmemiş bir partinin yöneticisi. Bu yüzden de kendisine yaptıkları üzerinden ya da yetkisi olup da yapmadıkları üzerinden soracağım fazla bir şey yoktu. Deprem sonrası kurtarma çalışmalarında niye geç kaldınız?' mı diyecektim, 'Milyonlarca Suriyeli mülteciyi niye kabul ettiniz mi!' diye soracaktım, 'Hangi akla hizmetle aldığınız ekonomik kararlarla 2 yıl içinde enflasyonu nasıl uçurdunuz, kurları nasıl 2 katına çıkardınız' merakımı gidermelerini mi isteyecektim!" dedi.