Erdoğan: Türkiye'nin AB’ye tam üyelik süreci, yapıcı bir yaklaşımla teşvik edilmelidir
9 Mayıs Avrupa Günü dolayısıyla bir mesaj yayımlayan AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye-AB ilişkilerini her alanda geliştirmek, her iki tarafın da menfaatinedir. Türkiye'nin her türlü engele rağmen sabırla ve kararlılıkla sürdürdüğü AB'ye tam üyelik süreci, yapıcı bir yaklaşımla teşvik edilmelidir" dedi.
ANKAAKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 9 Mayıs Avrupa Günü dolayısıyla bugün bir kutlama mesajı yayınladı. Erdoğan’ın mesajı şöyle:
“AB’NİN, UKRAYNA SAVAŞIYLA BİRLİKTE KENDİNE YENİ BİR HİKAYE YAZMASININ ZAMANI GELMİŞTİR”
“Avrupa bütünleşmesinin temellerini atan Schuman Deklarasyonu’nun ilanı, Avrupa Birliği’ne (AB) adaylık statümüzün tescil edildiği 1999 yılından beri ülkemizde de ‘Avrupa Günü’ olarak kutlanmaktadır. Schuman Deklarasyonu’nun özündeki düşünceler, tüm dünyayı yıkan bir savaşın ardından Avrupa’da, ülkelerin farklılıklarını ve düşmanlıklarını kenara bırakarak barış, güvenlik, kalkınma ve refah için bir araya gelmesini sağlamıştı. AB ise geçmişten günümüze geliştirdiği ortak politikalarla barış projesi olmanın çok daha ötesine geçmiştir.
Son yıllarda kuruluş değerlerinden uzaklaşan ve üye ülkelerin kısa vadeli politikalarının etkisi altında kalan AB’nin, Ukrayna savaşıyla birlikte kendine yeni bir hikaye yazmasının zamanı gelmiştir. Bugün, Avrupa’nın ortasında, tüm dünyanın gözü önünde yaşanan bu trajedi, AB açısından uyarı mahiyetindedir. Şimdi, Avrupa bütünleşmesinin temellerinin atıldığı dönemdeki gibi bir dayanışmaya, iş birliğine ve en önemlisi de vizyoner ve cesur bir bakış açısına ihtiyaç vardır.
“TÜRKİYE’NİN HER TÜRLÜ ENGELE RAĞMEN SABIRLA VE KARARLILIKLA SÜRDÜRDÜĞÜ AB’YE TAM ÜYELİK SÜRECİ, YAPICI BİR YAKLAŞIMLA TEŞVİK EDİLMELİDİR”
Türkiye, sadece aday ülke ve NATO müttefiki olarak değil, köklü ve güçlü AB müktesebatına sahip bir ortak olarak da mevcut meydan okumaların aşılmasında somut katkı sağlamaktadır. Ukrayna’daki savaşın küresel boyutlara ulaşan menfi etkileri, güvenlik, göç, tedarik zincirleri ve enerji başta olmak üzere Türkiye’nin pek çok alanda AB için ne denli stratejik önemde olduğunu bir kez daha teyit etmiştir.
Giderek karmaşıklaşan dünya sahnesinde, farklılıklarımızdan ziyade müşterek paydalarımıza, çıkar çatışmalarından ziyade savunduğumuz temel değerlere odaklanmak ve Türkiye-AB ilişkilerini her alanda geliştirmek, her iki tarafın da menfaatinedir. Türkiye’nin her türlü engele rağmen sabırla ve kararlılıkla sürdürdüğü AB’ye tam üyelik süreci, yapıcı bir yaklaşımla teşvik edilmelidir. Bu, AB’nin kendi gelecek tasavvuru, itibarı ve güvenilirliği bakımından da zaruridir.
Bu düşüncelerle Avrupa Günü’nün ortak coğrafyamızda barış, esenlik ve dayanışmaya vesile olmasını diliyor, başta vatandaşlarım olmak üzere tüm Avrupalıların 9 Mayıs ‘Avrupa Günü’nü tebrik ediyorum.”