Erdoğan daha dün söylemişti... Yargıtay'dan 'ahlaksız' kararı

Evine haciz memuruyla gelen alacaklıya 'ahlaksız' diyen kişiye Asliye Ceza Mahkemesi'nce verilen beraat kararı Yargıtay'dan döndü. Bu karar, AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın önceki gün sarf ettiği "Be ahlaksız, be namussuz, be adi..." ifadelerini akıllara getirdi.

İHA

Yargıtay, dikkat çeken kararlarına bir yenisini daha ekledi. Borcundan dolayı evine haciz memuru gelen borçlu yurttaş, alacaklı için 'ahlaksız' kelimesini kullandı. 

Niyetinin haciz işlemiyle alacağını tahsil etmek olduğunu belirten mağdur, Asliye Ceza Mahkemesi'ne başvurdu.

KARAR YARGITAY'DAN DÖNDÜ

Mahkeme, 'ahlaksız' kelimesinin hakaret unsuru içermediğine hükmederek, davalının beraatine hükmetti. Hakarete uğradığını öne süren davacı ise kararı temyiz etti. Yargıtay 4. Ceza Dairesi, mahkeme kararını bozdu. 

Kararda şöyle denildi: 

"Dosya çerçevesinde, olay tarihinde haciz işlemi için sanığın evine gidildiğinde sanığın katılana 'şerefsiz, ahlaksız, sen benim evime nasıl memur getirirsin?' şeklinde sözler söylediği ortadadır. Katılan ile tanığın aşamalarda birbirleri ile uyumlu beyanları ve dosya içerisindeki tarihli haciz tutanağı karşısında, katılana yönelik hakaret suçunun sübut bulduğu gözetilmeden, bu suçtan sanığın mahkumiyeti yerine beraat kararı verilmesi kanuna aykırıdır. Hükmün bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir."

Öte yandan Yargıtay'ın içtihat metni olarak kamuoyuna duyurduğu kararlarda hakaret sayılan bazı kelimeler şöyle sıralandı:

"Şerefsiz, ahlaksız, aptal, müsvedde, geri zekalı, eşşek, öküz."

AKILLARA ERDOĞAN'IN SÖZLERİ GELDİ

Yargıtay'ın bu kararı, AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın önceki gün Osmaniye'de yaptığı açıklamada kullandığı "Be ahlaksız, be namussuz, be adi..." ifadelerini tekrar gündeme getirdi.

Kızılay'ın deprem bölgesinde olmadığı eleştirilerine yanıt veren Erdoğan, şu sözleri kullanmıştı:

"Terbiyesiz, terbiyesizliğini bırakmaz. Çıkmış bir tanesi 'Kızılay nerede' diyor. Be ahlaksız, be namussuz, be adi... Günde 2.5 milyon insana bu Kızılay yemeğini ulaştırıyor. Böyle vicdansızlık olur mu?"