Ekrem İmamoğlu Hatay'da: Not almaya başlamışlarsa vatandaşla yolu ayrılmıştır

Son dakika haberi... İstanbul Büyükşehir Belediye Ekrem İmamoğlu, İBB Afet Koordinasyon Merkezi’nde şehrin yeniden yapılandırması ile ilgili açıklamalarda bulundu. Son dönemde iktidar kanadından "not ediyoruz" söylemlerine ilişkin de konuşan İmamoğlu, "Yöneticiler, kendilerini eleştirenleri tehdit için not almaya başlamışsa vatandaşlarla yolları ayrılmış demektir" dedi.

cumhuriyet.com.tr

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kahramanmaraş merkezli depremlerde ağır yıkımın yaşandığı Hatay'da Belediye Başkanı Lütfü Savaş ile birlikte basın açıklaması yaptı.

"HATAY'DAKİ SORUMLULUĞUMUZ SÜRECEK"

"Çok acılar yaşadık, ama bunun bir kırılma anı olduğunu hatırlatmak isterim. Bambaşka yeni bir başlangıcı ortaya koymamız gerektiğini hatırlatıyorum" diyen İmamoğlu'nun açıklamalarından, öne çıkanlar şöyle:

"Üçüncü kez buradayız. Yine geleceğiz ve Hatay'daki sorumluluğumuz sürecek. 18 günde milletçe zor günler yaşadığımızın farkındayız. Görevlendirildiğimiz Hatay'da hızla çalışmalarımıza başlamıştık. Acil yardım ve sağlık hizmetleri çalışmalarımızın odağı oldu. İstanbul'un gücü ve desteğiyle afetzedelerin yanında olduk. Geride bıraktığımız 18 günde her noktasına dokunmaya gayret ettik. Neredeyse 4 bin 500'e yakın personelimiz görev aldı. Şu anda da 2 bine yakın personelimiz aktif olarak burada bulunmakta. 

"HATALARIMIZI SÜRDÜRDÜĞÜMÜZÜ GÖZLEMLEMEKTEYİZ"

Bazı konularda 99 Depremi'ni yoğun yaşamış ve içinde de bulunmuş kişiler olarak ders çıkarmadığımızı, bir kısım hatalarımızı sürdürdüğümüzü, hatta bazı doğruların bile yapılmadığını gözlemlemekteyiz. Çok eksiğimiz olduğunu ve bunların da düzeltilmesi gerektiğini ifade etmeliyiz. Devletimizin her kurumu bizim kurumumuzdur, aynı İBB gibi. Bu bağlamda gereğini yapmanın ilk adımının da yönetim anlayışıyla ilgili olduğunu ifade etmeliyim.

"BİR KIRILMA ANI YAŞIYORUZ"

Geçici barınma sorunları olduğunu biliyoruz. Ama kalıcı konutların hayallerini ortaya koyma adına, bir yöneticiliği mutlaka vatandaşlarımıza sunmak zorundayız. Yangından mal kaçırır gibi hareket edemeyiz. Bu süreci bir inşaat yapma, yapı yapma olarak tanımladığımız anda hata yapmaya başlamış oluruz. Her şeyi rant gibi malzeme biçimine dönüştürürsek insanı insan olmaktan, devleti devlet olmaktan uzaklaştırırız. Bir kırılma anı yaşıyoruz. Kaderimizin ortak aklın, uzmanlığın değerini bilerek örülmesi şarttır. Aksi takdirde bugün yaşanan acıları nesilden nesile yeniden yaşamaya devam ederiz. Ne bu topraklar bunu hak ediyor ne bu insanlar bunu hak ediyor. Bilimsel bir organizasyon modelini kurmak zorundayız. 

"GEREĞİNİ YAPMAK İÇİN NOT ALIRIZ"

Kamu yöneticileri olarak talepleri dinlemeli notları almalıyız. Not almak yönetici için önemli bir iştir. Gereğini yapmak için not alırız. Yöneticiler, gerçekleri dile getirenleri, kendilerini eleştirenleri fişlemek, tehdit etmek, cezalandırmak için not almaya başlamışsa artık yöneticilerle vatandaşların yolları ayrılmış demektir. Aynı hedefe doğru yürümüyor demektir. Biz her koşulda vatandaşımızla aynı hedefe yürüyen yöneticiler olmalıyız. Kimseye iyilik yapmıyoruz, sadece ve sadece görevimizi yapıyoruz. Onun için biz vatandaşları değil, taleplerini, isteklerini not almaya devam eden yöneticiler olmalıyız."

"22 BİN CİVARINDA YURTTAŞ YAŞAMINI YİTİRDİ"

İmamoğlu'nun konuşmasının ardından açıklamada bulunan Lütfü Savaş, Hatay'da depremlerin ardından yaşamını yitiren yurttaşların 22 bin civarında olduğunu söyledi. Savaş ayrıca, 30 bini aşkın yurttaşın da yaralandığını belirtti.

Savaş, Hatay'da belediye ve resmi kuruluşlarda çalışanların ancak yüzde 10'unun sahada çalıştığını belirterek, "Bir kısmı hayatını kaybetti, bir kısmı enkaz altında veya yakınlarıyla ilgileniyor" dedi.

"BU ŞEHRİN DİNAMİKLERİYLE BİRLİKTE KALKINMASI LAZIM"

"Şu anda enkaz altında kalanları çıkartma çalışmaları ve defin işlemleri devam ediyor" diyen Savaş, açıklamasının devamında da şu ifadeleri kullandı:

"Bunların yanı sıra Hatay'ı yeniden şekillendirme çalışmaları var. Ekrem başkan ve buradaki çoğu konuya olduğu gibi buna da değindi. Fakat şu var ki; bu şehir, bu şehrin dinamikleriyle birlikte kalkınması, tekrardan şekillenmesi lazım. Bakanlık nezdinde bizimle görüşmek istediler, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olarak. Biz oraya gideceğiz. Fakat biz şunu istiyoruz; bu şehrin geleceğini ve kimliğini kaybetmek istemiyoruz. Oldu bitti hiçbir şey istemiyoruz. Mağduruz ama gelecek adına bu mağduriyeti bir kenara koyup herkesle birilikte şehrin geleceğini inşa etmek istiyoruz. Bunu akılla ve bilimle yapmak istiyoruz. Birlikte düşünme ve hareket etmeyle, karar vermeyle yapmak istiyoruz. Bir ay sonra, iki ay sonra olsun ama biz sağlıklı adımlar atalım istiyoruz. 

"NE KADAR KURUMUN SESİ ÇIKARSA DAHA DOĞRU GELECEK ÇIKAR"

Şehrin tekrardan yapılanması, programlanması ve projelenmesinin, ortak akılla yapılmasının sadece Hatay değil diğer şehirler için de gerekli olduğunu düşünüyoruz. Bugün 18 gün oldu, hepimiz AFAD'ın koordinatörlüğünde çalışıyoruz, bizden beklenilenlerin hepsini yapmaya gayret ediyoruz. Fakat ne kadar çok kurum ve kuruluşun sesi çıkarsa, oradan daha doğru plan, proje ve gelecek çıkar diye düşünmek lazım."