Ege'de artan yağışlar kuraklık endişesindeki çiftçiye umut oldu

İzmir Ziraat Odaları Koordinasyon Kurulu Başkanı İbrahim Erdallı, "Küresel ısınma, kuraklık tarım sektörünü korkutuyordu ama kasım ayında yağan yağmurlar çiftçiyi umutlandırdı." dedi.

cumhuriyet.com.tr

Ege Bölgesi'nin, kasımda geçen yılın aynı dönemine göre yaklaşık 8 kat fazla yağış alması, kuraklık endişesi yaşayan çiftçiyi mutlu etti. AA muhabirinin, Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerinden derlediği bilgiye göre, bölge geçen ay metrekareye 60,6 milimetre yağış aldı.

Uzun yıllar yağış ortalamasına göre belirlenen normal yağış miktarı metrekareye 68,8 milimetre olan Ege'ye Kasım 2020'de 8,2 milimetre yağış düştü. Bu yıl kasımda normaline göre yüzde 12 azalan yağışlar, geçen yılın aynı dönemine göre ise 8 kata yakın arttı.

Yağışlardaki bu artış, kurak bir seneyi geride bırakan çiftçinin, verimli sezon beklentisini artırdı.

İzmir Ziraat Odaları Koordinasyon Kurulu Başkanı İbrahim Erdallı, yağışlardaki artışın sevindirici olduğunu söyledi.

İzmir'in önemli bir tarım kenti olduğuna ve önemli miktarda tarım ihracatı yaptığına dikkati çeken Erdallı, "Küresel ısınma, kuraklık tarım sektörünü korkutuyordu ama kasım ayında yağan yağmurlar bütün çiftçiyi umutlandırdı, mutlu etti. Çiftçi bereketli bir sezon olacağını düşünüyor." dedi.

Erdallı, kuraklık nedeniyle geçen yıl daha geç ekilen buğdayın bu yıl kasımdaki yağmurların etkisiyle büyüdüğünü anlatarak, "Kasım ayında çok iyi yağış aldık. Diğer aylarda da bu yağmurların olmasını diliyoruz bereketli bir yıl için. Tarım sektörünün en çok beklediği şey yağmur. Su olmazsa tarımda hayat duruyor. Ekim ayında neredeyse hiç yağmur yoktu. Kasımda böyle yağış olmasaydı buğday ekimi duracaktı. Yer altı su seviyesi çok derinlere düşmüştü. Ödemiş'te 200 metrenin altına kadar inmeye başladı. Selçuk'ta önceki yılarda 30-40 metrelerden çıkan su, 100 metreye düştü. Son yağmur yer altı sularına da faydalı oldu. Yer altı su seviyesi 15-20 metre arttı." diye konuştu.

Bu yağışlara bakarak "kuraklık bitti" diye düşünmenin doğru olmayacağının altını çizen Erdallı, kuraklığın gelecek yıllarda da etkisini gösterebileceğini, bunun için suyun verimli kullanılması gerektiğini dile getirdi.

Vahşi sulamadan vazgeçilmesi gereğine işaret eden Erdallı, "Suyu heba edemeyiz. Yağmur çok yağdı diye yer altı suyunu heba etmek doğru değil. Çiftçimiz buna dikkat etmeli." ifadelerini kullandı.

"SUYUN BİR DAMLASI BİLE ÖNEMLİ"

Aydın Ziraat Odaları Koordinatör Başkanı Mehmet Kendirlioğlu da Aydın'ın incir, zeytin, kestane, pamuk gibi ürünlerin üretiminde ilk sıralarda olduğunu anımsattı.

Aydın'ın sulu tarım yaptığını, kuru tarıma alışık olmadığını ifade eden Kendirlioğlu, geçen sene kuraklık nedeniyle barajların dolmadığını, sulamada sıkıntılar çektiklerini anlattı.

Az suyu planlamayla kullandıklarını ve az hasarla sezonu tamamladıklarını kaydeden Kendirlioğlu, şöyle devam etti:

"Bir damla bile önemli. Yağışlar sevindirici ama sevinmek için çok erken. Sevinmek için barajlarımızın dolmasını bekliyoruz. Yağışlar olunca kuraklık bitti demek yanlış olur. Yağışlar aralık, ocak ve şubatta da bu şekilde giderse barajlardaki eski doluluk oranlarına ulaşabiliriz. Bu yağmurlarla beraber barajlardaki geçen yılın doluluk oranlarına yaklaştık. Geçen seneden daha fazlaya ulaşabilirsek bizim için mutluluk kaynağı olacak. Çünkü bu suları biriktirerek sulama sezonunda kullanabileceğiz."

Kuraklığın uzun yıllar devam edecek bir tehlike olduğunu vurgulayan Kendirlioğlu, "Vahşi sulamadan vazgeçmeliyiz. Modern sulama teknikleri olan damlama, yağmurlama gibi yönetmelerle en az suyla en fazla alanı sulamaya geçmeliyiz. Bu sadece çiftçinin gücüyle olmaz. Devletimizin hibe ve uzun vadeli kredilerle çiftçiye destek olması lazım." değerlendirmesini yaptı.