Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Küçük’ten TUSAŞ'a terör saldırısı açıklaması: “Çatışma dönemlerinin artması kaygı verici”

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde düzenlenen UCLG-MEWA toplantısının “Üst Düzey Diyalog: Küresel Gündemlerin Sosyal Etkisi” başlıklı oturumunda konuşan Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Ayşe Serra Bucak Küçük, TUSAŞ'taki terör saldırısına dikkat çekerek, Türkiye'de bu gibi olumsuz ve çatışma dönemlerinin artmasının kaygı verdiği olduğunu söyledi.

cumhuriyet.com.tr

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde düzenlenen UCLG-MEWA toplantısının “Üst Düzey Diyalog: Küresel Gündemlerin Sosyal Etkisi” başlıklı oturumunda konuşan Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Ayşe Serra Bucak Küçük, TUSAŞ'taki terör saldırısına dikkat çekerek, Türkiye'de bu gibi olumsuz ve çatışma dönemlerinin artmasının kaygı verdiği olduğunu söyledi.

Büyükşehir Belediyesinin ev sahipliğinde düzenlenen Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler Orta Doğu ve Batı Asya Bölge Teşkilatının (UCLG-MEWA) Yönetim Kurulu ve Konsey Ortak Toplantısı ikinci gününde devam ediyor. Toplantı kapsamında “Üst Düzey Diyalog: Küresel Gündemlerin Sosyal Etkisi” başlıklı oturum gerçekleştirildi.

Oturumda konuşan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Küçük, katılımcıları selamlayarak, “Biz de bir inanış vardır, bir şehirde ve bir evde ilk defa gece uyuyorsanız, o gece gördüğünüz rüya gerçekleşecektir. Umuyorum ki dün gece Diyarbakır’da misafir ettiğimiz konuklar, Orta Doğu’da ve dünyada bir barışın rüyasını görmüştür. Ve umarım bu rüya bir an evvel gerçekleşir” dedi.

Ankara’daki Türk Havacılık Uzay Sanayii’ne (TUSAŞ) dün yapılan terör saldırısına değinen Eş Başkan Küçük, Türkiye’de bu gibi olumsuz ve çatışma dönemlerinin artmasının kaygı verici olduğunu belirterek, saldırıda hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılar için de acil şifalar diledi. Eş Başkan Küçük, “Az önce Lübnan ile online bir bağlantı kurduk. Ancak İsrail’in saldırısı sonucu Lübnan’da yaşamını yitirenler için bir taziyeye gidecek konuşmacımızı dinledik. Bu anlamıyla Lübnan halkının ve konuşmacımızın da başı sağ olsun” diye konuştu.

''DİYARBAKIR HALKININ SESİNE KULAK VERMEK GEREKİYOR''

Bugün her zamankinden daha fazla Orta Doğu ve dünyada barışı inşa etmeye ihtiyaçlarının olduğunu ifade eden Eş Başkan Küçük, Diyarbakır’ın sadece tarihi ve kültürel zenginlikleriyle değil, aynı zamanda siyasal birimiyle önemli bir kent olduğunu söyledi. Türkiye’nin siyasi tarihinin önemli kentlerinden biri olan Diyarbakır’ın bu özelliğini bugüne kadar koruduğunu kaydeden Küçük, bu kadar önemli bir kentte halkın sesine kulak verilmesi gerektiğini ifade ederek, şöyle konuştu:

“Kentin sokaklarında dolaşırken, bu halkın birlikte yaşama ve barış arzusuna kulak tıkayacak hiçbir yapı yoktur. İnan ki Diyarbakır halkının en önemli arzusu, birlikte yaşama ve barış arzusudur. Bu anlamıyla bizlere, yerel yönetimlere bu arzuya kulak vermek ve barışı yerellerde inşa etmek düşmektedir. Elbette bu ses, farklı şehirlerde farklı biçimleriyle duyulur. Kadınlar eşitlik ve adalet, çocuklar ve gençler ortak bir gelecek, halklar, yaşadıkları/doğdukları yerde doymak ister. Ve bir arada ve özgürce yaşamak talebi böyle dillendirilir. Yerel yönetim temsilcileri ve yöneticileri olarak bizlerin bu sese kulak vermek zorundayız.”

‘'BARIŞ ACİL BİR İHTİYAÇTIR''

Konuşmasında, “Barış, diğer sürdürülebilir kalkınma amaçlarını da kapsayan, her birini kesen ve hatta hepsinin ön koşulu olan acil bir ihtiyaçtır” diyen Eş Başkan Küçük, “Bu amaç, barışçıl ve kapsayıcı toplumların inşasının, hukukun üstünlüğünün ve her düzeyde etkili, hesap verebilir kurumların güçlendirilmesinin küresel bir taahhüdüdür. Ancak bu hususta, küresel tabloya bakacak olursak, ne yazık ki son yıllarda demokrasinin zayıflatıldığına, hukukun üstünlüğünün aşındığına, sağcı, otoriter ve kadın düşmanı politikaların arttığı ve kutuplaştırıcı siyasetin küresel gündemleri belirlediğini görüyoruz. Orta Doğu özelinde ise, Filistin ve Kürt meseleleri etrafında şekillenen derin bir siyasi ve insanlık krizi halini alan kesintisiz çatışmanın, savaşın ve soykırımın hüküm sürdüğü ve bölge halklarının bedelini ağır bir şekilde ödediği bir tablo ile karşı karşıyayız” açıklamalarında bulundu.