DİSK Emek Çalışmaları Topluluğu'nun Uluslararası Grev Raporu Yayımlandı: Türkiye'de 2015'ten bu yana grev rekoru kırıldı

DİSK Emek Çalışmaları Topluluğu tarafından hazırlanan rapora göre Türkiye'de 2002'de yapılan ortalama grev sayısı, 2015'ten bu yana 197 grev ile rekor kırdı. Grevlerin yüzde 65'i sanayi sektöründe yapılırken, bağımsız sendikalar ise 2022 yılındaki tüm grevlerin yüzde 10'unu örgütledi.

ANKA

DİSK Emek Çalışmaları Topluluğu tarafından hazırlanan Uluslararası Grev Raporu yayımlandı. Raporda, Türkiye’de sendikaların özellikle 1990’ların ikinci yarısından itibaren güçsüzleştiği ifade edilirken; Türkiye’de yaklaşık 3 milyon Türkiye vatandaşının kayıt dışı (enformel) işçi olarak çalıştığı kaydedildi. En az 1 milyon göçmenin de kayıt dışı işçi olarak çalıştırıldığı bilgisinin verildiği raporda, "Enformel çalışan işçileri de dahil ettiğimizde özel sektörde sendika üyelik oranı yüzde 6 civarında. Toplu sözleşmeden yararlanan işçi oranı ise yüzde 4 civarında. Grev hakkı son yıllarda daha da kısıtlandı. 2015-2022 arasında hükümet / cumhurbaşkanı 230 yasal grevi erteleme adı altında yasakladı. Bu grevlere yaklaşık 170 bin işçi katılacaktı. Bu şu anlama geliyor: İlgili dönemde katılacak olan işçi sayısı bakımından yasal grevlerin yüzde 94’ü yasaklanmış oldu" denildi.

Emek Çalışma Topluluğu tarafından 2015-2021 yılları arasında Türkiye'de 742 fiili grev tespit edilirken, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na göre ise aynı dönemde 127 yasal grev gerçekleştiği belirtildi.

2022'DE 197 GREV YAPILDI: "2015'TEN BU YANA BİR REKOR"

Yasal olmayan grevlere ilişkin veriler ve yasal grevlere ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na verilerine göre, Türkiye'nin 2015-2021 yılları arasındaki yıllık ortalama grev sıklığı 123 oldu. 2022 yılında ise 197 grev kayıt altına alındı. Konuya dair raporda, "Sıklık açısından 2015'ten bu yana bir rekordur. Bu bulgu, akademisyenler ve kamuoyu arasında bir ölçüde popüler olan, Türk işçilerinin güçlü iktidar partisinin otoriter ve kayırmacı önlemleriyle nispeten pasifize edilmiş olduğu imajıyla çelişmektedir. Öte yandan, bu artış abartılmamalıdır, çünkü aşırı yüksek enflasyon muhtemelen artışın çoğunu tek başına açıklamaktadır. Grevlerde 2022’de yaşanan artış, enflasyon nedeniyle ücretlerde yaşanan inanılmaz erozyona karşı savunmacı bir tepki olarak okunabilir" değerlendirilmesinde bulunuldu.

2022'NİN ŞUBAT AYINDA GREV DALGASI

Grevlerin aylık seyrine bakıldığında ise Türkiye'nin şubat ayında bir grev dalgasına tanık olduğu ortaya çıkarken; Alibaba'nın 2018 yılında satın aldığı e-ticaret platformu Trendyol'daki kuryelerin grevi kamuoyunda en çok dikkat çeken grev oldu. Firmanın “esnaf kurye”, yani kendi hesabına çalışan olarak çalıştırdığı yaklaşık bin kurye, ocak ayının sonuna doğru üç gün boyunca kontak kapatarak ciddi bir ücret artışı kazandı. Raporda "Bu vaka muhtemelen grev dalgasını tetikleyen uyarıcı grev işlevi gördü. Kamuoyunun en çok ilgisini çeken vaka olarak Trendyol kuryelerinin zaferi, grev yapmanın mümkün ve etkili olduğunu gösterdi" ifadeleri kullanıldı.

Raporda, Güneydoğu’nun sanayi merkezi Gaziantep'teki tekstil işçileri, İzmir'deki gemi söküm işçileri, İstanbul'daki çorap işçileri ve ülke genelindeki diğer kuryelerin grevleri de dikkat çeken grevler arasında gösterildi. 

GREVLERİN YÜZDE 65'İ SANAYİ SEKTÖRÜNDE

Sektör olarak grevlerin dağılımlarına bakıldığında ise yüzde 65 ile ilk sırada sanayi alanı yer alıyor. Sanayinin içine bakıldığında ise birinci sırada tekstil gelirken 2022'deki tüm grevlerin yüzde 28'ini bu sektör oluşturuyor. Tekstil sektörünü sanayinin içinde yer alan gemi yapımı (yüzde 14) ve metal sanayi (yüzde 11) tekstili takip ediyor. Raporda ayrıca şu tespitlere yer verildi:

"Sağlık ve eğitim, grev sayısı bakımından düşük görünebilir; ancak katılım açısından çok daha büyük bir paya sahiptir. Memurların ülke çapındaki beş grevi (sağlık çalışanlarının dört ve öğretmenlerin bir grevi) 2022’de grevlere katılan toplam çalışan sayısının yarısından fazlasını

(yüzde 54) oluşturmaktadır. Grevlerin yalnızca yüzde 18'i işyerinde yetkili olan sendikalar tarafından örgütlenmiştir. Grevlerin sadece yüzde 42'si bir sendika tarafından organize edilmiştir. İki rakam arasındaki fark, sendikanın işyerinde yetkili olmadığı ancak grevi organize ettiği durumlara işaret etmektedir. Vakaların açık bir çoğunluğunu (yüzde 58), herhangi bir sendikanın öncülüğü olmaksızın, işçiler kendileri örgütlemiştir.

"SENDİKALAR ARASINDA EN ÇOK GREVİ DİSK'E BAĞLI SENDİKALAR ÖRGÜTLEDİ"

Sendikalar arasında en çok grevi DİSK’e bağlı sendikalar örgütlemiştir (yüzde 16). DİSK'i, grevlerin yüzde 13'ünü düzenleyen TÜRK-İŞ üyesi sendikalar takip etmektedir. Bu oranları daha iyi yorumlayabilmek için TÜRK-İŞ'in üye sayısının DİSK'in üye sayısının altı katı olduğunu belirtmek gerekir. Belediye işçilerinin sendikası olan DİSK Genel-İş, diğer tüm sendikalardan daha fazla grev (sekiz) örgütlemiştir. Onu, 2022 yılında yedi grev düzenleyen DİSK Birleşik Metal-İş (metal işçileri sendikası) ve TÜRK-İŞ Petrol-İş (petrokimya işçileri sendikası) izledi. En geniş katılımlı grev (yaklaşık 20 bin) ise KESK Eğitim-Sen, BİRLEŞİK KAMU-İŞ Eğitim-İş ve diğer bazı memur sendikaları tarafından birlikte yapılmıştır. Yurt genelinde yapılan bir günlük bu grev, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nu protesto etmek amacıyla düzenlenmiştir.

"BAĞIMSIZ SENDİKALAR 2022 YILINDAKİ GREVLERİN YÜZDE 10'UNU ÖRGÜTLEDİ"

İlginç bir şekilde, bağımsız sendikalar 2022 yılında tüm grevlerin yüzde 10'unu örgütlemiştir. Yeni kurulan, bağımsız, mücadeleci sendikaların etkisi özellikle yılın başındaki grev dalgası sırasında dikkat çekiciydi. Yüksek görünürlüğü ve önemli zaferi ile Trendyol grevi, dalganın ortaya çıkmasına ilham veren uyarıcı grevdi ve bağımsız sendikaların (DİSK'e bağlı bir sendika ile birlikte) bu grevde belli bir etkisi vardı. Benzer şekilde, bağımsız ve mücadeleci bir sendika olan DGD-Sen'in Migros'un bir deposunda gerçekleştirdiği grev de büyük bir zaferle sonuçlanan bir

başka görünür vakaydı. Gaziantep'teki grevler yeni kurulan bağımsız bir sendika olan Birtek-Sen tarafından teşvik edilmiş ve desteklenmiştir. Bağımsız sendikaların çoğu üye tabanı açısından çok küçüktür; ancak üye sayıları ve etkinlikleri son zamanlarda artmıştır. Bu sendikaların

mücadeleci ve eylemci tutumları 2022’nin başındaki konjonktürde yayılmak için verimli bir zemin buldu."