CHP'li Sarıbal: İktidar hiçbir zaman yoksulluğu için çaba sarf etmedi

CHP Tarımdan Sorumlu Genel Başkan Başdanışmanı Orhan Sarıbal, "Bugün yaşadığımız yüksek enflasyon, açlığın hegemonik olarak hayatta olduğu ve yoksulluğun dip yaptığı bir tarihsel dönemden geçiyoruz" dedi.

ANKA

CHP'nin İstanbul Mimar Kadir Topbaş Sanat ve Gösteri Merkezi’nde düzenlediği ve üç gün sürecek olan "CHP’li Belediyeler Tarımsal Kalkınma Zirvesi" devam ediyor.

CHP'li 160 belediye ve 300 kooperatifin katılımıyla düzenlenen zirveye katılan CHP Bursa Milletvekili ve Tarımdan Sorumlu Genel Başkan Başdanışmanı Orhan Sarıbal, ANKA Haber Ajansı’nın sorularını yanıtladı.

Sarıbal'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:

“YOKSULLUĞUN DİP YAPTIĞI BİR TARİHSEL DÖNEMDEN GEÇİYORUZ"

Öncelikle Genel Başkan’ıma, genel başkan yardımcımıza birlikte bir dayanışma içerisinde bir şey yapmaya çalıştık. Yaptığımız şey şuydu, dünya başka bir yere evrildi. Ne yazık ki COVİD ile beraber dünyanın yönü değişti. Artık yeniden dünya, gıda ve tarımı önceleyen bir politikaya döndü. Türkiye'nin de acilen buna ihtiyacı var. Bugün burada 160 belde, ilçe belediyesi, il belediyesi ve büyükşehir belediyemiz, gerçekten bizim de tahmin edemediğimiz kadar önemli işler yaptıklarını ortaya koydular. Buradan aslında vermek istediğiniz mesaj şu CHP, Türkiye'nin tarım politikalarını baştan aşağıya yeniden düzenleyecek. Bugün yaşadığımız yüksek enflasyon, açlığın hegemonik olarak hayatta olduğu ve yoksulluğun dip yaptığı bir tarihsel dönemden geçiyoruz. Bu dönemi yıkıp, bunun yerine yeniden insanca yaşayacağımız gıdaya ulaşabileceğimiz, yabancı şirketlere, yabancı ülkelere gıda egemenliğimizi bırakmayacağımız kendi topraklarımızla, kendi çiftçimizle üretim yapacağımız bir tarihsel sürecin startını verdik. Aslında belediyelerimiz bunu yapıyordu. Bugün o yaptıkları ortaya koydular. Biz şunu gördük: Covid-19 döneminde belediyelerimiz küçük çiftçiyi örgütlediler, küçük çiftçiye sahip çıktılar. Onları desteklediler, kooperatiflere sahip çıktılar ve ürün aldılar ürün yetiştirdiler.

"İKTİDAR HİÇBİR ZAMAN ÇABA SARF ETMEDİ"

 Ama bu yetmez aynı zamanda kentteki yoksulluk ki adını doğru koymak lazım. Uzunca bir zamandır, 80'den bu yana aslında kır boşaltılırken, kır yoksullaştırılırken, kır fakirleştirilirken kent de fakirleştiriliyordu. Çünkü kırdaki yoksul, işi bitmiş, tarımla uğraşamayan çiftçi kente geldi kentte yeni bir yoksulluk ve fakirlik anlayışı ortaya çıktı. İktidar hiçbir zaman yoksulluğu ve fakirliği gidermek için çaba sarf etmedi. Onu kendi çıkarları ve siyaseti üzerinden yönetmek istedi. Bu paradigmayı bu düzeni kırdı belediyelerimiz. Üretime el attılar, oradan aldıkları ürünleri tüketiciye buluşturdular. Yetmez dar gelirli ekonomik durumu zayıf olan insanlara da sosyal yardım adı altında bunu sundular.

"BU ÜLKEDE ÜRETİLEN HER ŞEY HALKINDIR"

Koca koca devletin yapması gereken işi belediyelerimiz yaptılar. Gerçekten bu yardımlar engellensin diye belediyeler çalışmasın diye de her şeyi yaptılar. Şunu gördük biz: Biz bu ülkede umudu büyüttük, biz bu ülkede yeniden tarımda bir reformu, bir yeni düzeni kurabiliriz bu mümkün. Çünkü bu kadar zora, bu kadar baskıya rağmen belediyelerimiz bir kamuyla çiftçi arasındaki ilişkiyi kurdular. Yani daha önce 80 yıllarında var olan devlet, çiftçi ilişkisini belediyelerimiz kurdu. Bu ülkede üretilen her şey halkındır, devletindir ve insan hakkıdır. Bunun üzerinden belediyeler kaynaklarını buna ayırdılar ve kullandılar. Dolayısıyla burada biz bunu kamuoyuna anlatmak zorundayız.

"KARARTMAYA ZAMAN YOK"

Kimsenin mutsuzluğa, ense karartmaya ihtiyacı yoktur. Zamanı da yoktur. CHP'li belediyeler, CHP'nin temel politikasının alt dinamiklerini sacayaklarını oluşmuştur. Üreten, paylaşan, yoksulluğu gideren, gıdayı hak bilen bir düzeni tekrar inşa edecekler. O yüzden biz burada bu zirvede bütün bunları bilimle, akılla ve üretim odaklı olarak kamuoyu ile paylaşacağız. Sizler aracılığıyla Türkiye Cumhuriyeti'nin bütün fertlerine ulaştırma çabasındayız.”