CHP'li Salıcı sert konuştu: 'AKP bunu da gerçeğe çevirdi'

CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, Adana'da açıklamalarda bulundu. Salıcı, "Herkesi mağdur eden bir siyaseti AKP ortaya koydu" dedi.

ANKA

CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, Adana’da CHP Genişletilmiş İl Danışma Kurulu Toplantısı’na katıldı.

Salıcı, “AKP’lilerin bir sloganı vardı. ‘Hayaldi gerçek oldu.’ Mazotun 23 lira olması, hayaldi. Aklımıza bardakta sıvı yağ almak için vatandaşın bakkala gideceği, yağ almak için kuyruklara gireceği gelmezdi. Ama AKP, bunu da gerçeğe çevirdi. Böyle bir iktidarla karşı karşıyayız. Biz bu iktidarı değiştireceğiz” dedi.

Salıcı şunları söyledi:

Politikaları uygulayacağız, iktidar olacağız. Nasıl çalışırsak iktidar olacağız, sizin üzerinize düşen nedir, bizim üzerimize, CHP örgütünün üzerine; Ankara’da, Hakkari’de, Diyarbakır’da bizim üzerimize düşen nedir, ne yaparsak o menzile ulaşırız? AKP, ülkeyi 2018 yılı ağustos ayında ağır bir kur şokuyla tanıştırdı, ağır bir ekonomik kriz başladı, 4 sene oldu. Size eğer, ‘Ukrayna-Rusya savaşı var, onun için ekonomik zorluklarla ile karşı karşıyayız’ derlerse, inanmayın. Eğer size, derlerse ki ‘Suriye’deki savaştan dolayı Türkiye ağır bir bedel ödüyor’ inanmayın. Bunların yapmış oldukları politikaların, yanlış siyasetin sonucunda; Türkiye Ağustos 2018’de ağır bir krize girdi ve 4 yıldan beri krizin içinde. Savaşın katkısı oldu mu, 15 gündür. Pandeminin katkısı var. Ama dünyanın başka ülkelerinde yönetilebilen o krizler Türkiye’de, bu tek adam rejimi ile yönetilemez hale geldi. 4 yıldan beri süren bu krizin ortadan kalkması için CHP’nin iktidarına ihtiyaç var. Başka türlü AKP politikaları ile bu krizin ortadan kalkması mümkün değil.

"İSTİYOR Kİ FARKLI YERLERE SAVRULALIM"

Biz, Sayın Genel Başkanımızın önderliğinde önemli bir iş yapıyoruz. Birbirine benzemeyen, birbirinden farklı olan, birbirini bir diğerini kendisine benzetmeye çalışmayan; 6 siyasi parti ile bir iş birliği yaptık. Bir ortak mutabakat metni imzaladı, Sayın Genel Başkanlarımız. Millet İttifakı’nın kuruluşu ve sürdürülmesi Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun büyük başarısıdır. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu olmasaydı, bu ittifak ne kurulabilirdi, ne de bu duruma yani 6 genel başkanın bir araya geldiği o masaya, o mutabakat metninin imzalandığı masaya oturulabilirdi. Sayın Tayyip Erdoğan, rahatsız, farkındayız. Ağır kelimelerle bizleri, sizleri, Sayın Genel Başkanımızı eleştiriyor, farkındayız. Rahatsızlığının ne olduğunun da farkındayız. O istiyor ki biz farklı farklı yerlere savrulalım. Birbirimize kötü gözle bakalım. CHP’liler kendi içinde kavga etsin. Bırakın diğer siyasi partilerle bir arada oturmayı, kendi içinde sorun yaşayan bir siyasi parti olsun. Ama Sayın Tayyip Erdoğan, sen o CHP’yi görmeyi daha çok beklersin. Öyle bir CHP yok. Bu ülkeyi iktidara götürecek, herkesi bir araya getirecek, birleştirecek bir CHP var artık Türkiye’de.

"ALTI AYDA HIÇ KIMSENIN GELIRI ÜÇ KAT ARTMADI"

Ekonomik sıkıntıların sonucunda, altı ay önce Adana’da, ortalama 7 buçuk liraya alıyordunuz mazotu, Bugün neredeyse 23 liraya alıyorsunuz. Vatandaşa anlatmamız gereken şey, aslında yaşamış olduğu şeyler. Ona kendi yaşamış olduğu sorunlar, açıklıkla anlattığımız zaman, sonrasında da ‘biz ne yapacağız’ noktasını vurguladığınız zaman, CHP’nin önümüzdeki dönemde yapmak istediğini ve bugün yaşananları özetlemiş oluyorsunuz. 7 buçuk liraya alıyordun altı ay önce mazotu, şimdi 23 liraya alıyorsun. Altı ayda hiç kimsenin geliri üç kat artmadı. Ama mazot üç kat arttı. Bunu yapan 20 yıldan beri Türkiye’yi yöneten mevcut iktidar partisi. Yetmez. Ona destek olan ama sorumluluk almayan yavru iktidar, MHP. Onu unutmayalım. Adana’da belediyeyi MHP’den aldık. MHP’nin, Büyükşehir Belediyesi’nde neler yaşattığını anlatmamız lazım. Açmadan, ‘açıyoruz’ diye, yapmış oldukları kuyuları, parasını belediyeden almış oldukları kuyuları, anlatmak lazım. Onların dönemini anlatmak lazım. Şu anda bizim yapmakta olduğumuz işi de vatandaşa anlatmak lazım.

Bir de Vatan Partisi var. İşlerine geldiği zaman laiklikten, Atatürkçülükten bahsediyorlar. Ama dönüp Recep Tayyip Erdoğan’a destek oluyorlar. Arkadaşlar; siz Atatürk ile Atatürkçülük ile laiklik ile Erdoğan’ı bağdaştırabiliyor musunuz? Doğu Perinçek bağdaştırabiliyor. Onun da bu işin ortağı olduğunu açık bir şekilde dile getirmek gerekiyor, ortaya koymak gerekiyor.

ÜÇ AŞAMALI SÜREÇ

Bizim önümüzdeki süreçte CHP örgütü olarak, sadece siyasi söylemlerle değil, sadece örgütte yapmış olduğumuz toplantılarla değil; aynı zamanda iş ile ortaya çıkacak bir süreç yürütmemiz gerekiyor. Üç aşamalı bir süreç yürütmemiz gerekiyor. Bu aşamalardan bir tanesi seçime kadar yapacaklarımız. Yani biz ilk genel seçime kadar ne yapacağız? Sizlere il, ilçe başkanlıklarımız tarafından verilen görevler var. Sandıklarda verilen görevler var. Sandık daha oluşmadan, öbek sorumlusu olarak verilen görevler var. Mahalle temsilcisi olarak verilen görevler var. Ev ev, hane hane girip; vatandaşı aile destekleri sigortası üzerinden özellikle ev kadınlarını ikna edeceğimiz görevler var. Görevlere sahip çıkmamız gerekiyor. Ondan sonra seçim günü, sandıkların başında, düzenli bir şekilde o sandıklara sahip çıkmamız gerekiyor.

"SANDIKLARA SAHİP ÇIKMAMIŞ OLSAYDIK..."

31 Mart seçimlerinde İstanbul’da, sandık başlarında duran arkadaşlarımız ile beraber o sandıklara sahip çıkamamış olsaydık, o ıslak imzalı tutanakları getirememiş olsaydık, Binali Yıldırım bugün belediye başkanı olur muydu? Olurdu. Eğer biz sahip çıkmasaydık, Ekrem İmamoğlu o seçimi kazanamamış muamelesi yaparlardı. Biz o seçimi kazandık, yetmedi o seçimi bir daha kazandık. Biz o seçimi fedakar örgüt emekçisi kardeşlerimizin, sandıkları bırakmaması sayesinde kazandık. İstanbul İl Örgütü’nün, Canan Kaftancıoğlu’nun dirayetli duruşu sayesinde kazandık. İttifaklar, yerel seçimlerde yürüyen ittifak siyaseti, Sayın Genel Başkanımızın başlatmış olduğu ittifak siyaseti sayesinde başardık. Sayın İmamoğlu’nun yürütmüş olduğu o müthiş kampanya sayesinde başardık. Bir tek kesimin çalışması, birimizin çalışması bizim seçimi kazanmamız için yeterli değil arkadaşlar.

"SADECE CUMHURBAŞKANI ADAYIMIZIN ÇALIŞIYOR OLMASI YETMEZ" 

Bizim adayımız, Cumhurbaşkanı adayımız, ben inanıyorum CHP’li bir kardeşimiz olacak. O masa CHP’li bir kardeşimizi; benim gönlümden geçen, Sayın Genel Başkanımızı belirleyecek. Biz, bu süreci yürüteceğiz. Sadece Cumhurbaşkanı adayımızın çalışıyor olması yetmez. İl başkanlarımız, ilçe başkanlarımız, örgütümüz; 1 milyon 350 bin CHP’linin sahada çalışıyor olması lazım. CHP’nin Meclis grubu, parlamentoda sıkı bir mücadele veriyor olması lazım. Veriyorlar, örgütümüz de sahada çalışıyor. Ama bu çalışmayı doğru bir şekilde organize etmemiz lazım.

"DOĞU VE GÜNEYDOĞU İLLERİNDE MİLLETVEKİLİ ÇIKARACAĞIZ"

 Bizim eksik olduğumuz yerler var. Eksiklerimizi tamamlamamız lazım. Bir tanesi Doğu ve Güneydoğu Anadolu. Doğu ve Güneydoğu Anadolu, yapmış olduğumuz çalışmalarla daha iyi bir hale geliyor. İki gün önce Sayın Genel Başkanımızı Diyarbakır’da nasıl karşıladıklarını gördünüz. Daha iyi olacak. Doğu ve Güneydoğu illerinde biz milletvekilleri çıkaracağız. Onlar parlamentoya gelecekler. Yakalarında CHP rozeti ile bu mücadeleye katkı sunacaklar.

"750 KARDEŞİMİZİ RİZE’DE PARTİMİZE KAZANDIRDIK"

Karadeniz’de de bizim çalışmalarımızı artırmamız, oyumuzu artırmamız gerekiyor. Milletvekili çıkaramadığımız Karadeniz illerinden, milletvekili çıkarmamız gerekiyor. Geçen hafta sonu Rize’deydim. Tayyip Erdoğan’ın memleketinden, Güneysu’dan gelen değerli kardeşlerimize CHP rozeti taktık. Toplam 750 kardeşimizi, Rize’de partimize kazandırdık. Dün gece gençlik kollarımızın yaptığı çalışmayla, Seyhan’da kazandırdığımız gibi. Bu çalışmaları artırarak devam edeceğiz. Yetmez. Orta Anadolu’da da Çankırı’da da, Yozgat’ta da Çorum’da da, partimizin çalışmalarını destekliyor olmamız lazım. Bir de yurt dışı seçim bölgesi. Bu seçimde Almanya’da, Fransa’da, Avusturya’da; senin benim akrabam olan, buradan göçüp oraya giden, orada ekmek kazanan değerli kardeşlerimiz oy verecekler. Onların oylarını da artıracak bir işi yapıyor olmamız lazım. Çalışmalarımızı doğru bir şekilde koordine edersek. Sen, bu partinin üyesi, partinin neferi olarak bu çalışmalara sahip çıkarsak, bu çalışmayı büyütürsen, Adana’da, Ceyhan’da, Kozan’da bu çalışmayı büyütürsen, o zaman bu iktidar olur. Ama bu iktidarın olabilmesi için, bilin ki Genel Merkez’in çalışması yetmez. Milletvekillerinin parlamentoda yaptığı çalışma yetmez. Belediye Başkanlarımızın yaptığı hizmetler yetmez. Hepsinin bu çalışmaları yapması, sizin de CHP’lilerin tamamı olarak bu mücadeleye omuz vermeniz lazım. Bu işi beraberce yaparsak, başarılı olacağız. Bu işi inanarak yaparsak başarılı olacağız.

"HAYAL GİBİ GELİRDİ, AKP GERÇEĞE DÖNÜŞTÜRDÜ"

AKP’lilerin bir sloganı vardı. Diyorlar ki, ‘Hayaldi gerçek oldu.’ Mazotun 23 lira olması, hayaldi. Kimsenin aklına gelmezdi. Mazot fiyatları bu hale gelecek, kimse buna inanmazdı. Ama Allah razı olsun, AKP iktidarında; biz inanamıyorduk, bizim tahayyülümüz buna yetmiyordu, mazot 23 lira oldu vatandaşın, çiftçinin, işçinin… Herkesi mağdur eden bir siyaseti AKP ortaya koydu. Bizim aklımıza gübre fiyatlarının yüksekliğinden dolayı, çiftçinin tarlasına gübre atamadığı bir Türkiye aklımıza gelmezdi. Bize hayal gibi gelirdi. AKP, bunu maalesef gerçeğe dönüştürdü. Bizim aklımıza bardakta sıvı yağ almak için vatandaşın bakkala gideceği, bir bardak sıvı yağ alacağı, ücreti neyse onu ödeyeceği; yağ almak için kuyruklara gireceği gelmezdi. AKP döneminde bizim aklımıza gelmeyen şeyler gerçek oldu. Bizim aklımıza; soğukta, karda kışta, yağmurda çamurda; vatandaşın ekmek almak için saatlerce Halk Ekmek büfesinde bekleyeceği bizim aklımıza gelmezdi. Ama AKP, bunu da gerçeğe çevirdi. Böyle bir iktidarla karşı karşıyayız. Biz bu iktidarı değiştireceğiz. Biz bu iktidarı bugün 12 Mart’ın yıl dönümü. 12 Mart muhtırasının yıl dönümü. Öyle muhtıra ile falan filan değil. Anti demokratik yollarla değil. Vatandaşın sandıkta vermiş olduğu oylarla değiştireceğiz. Vatandaşın sahip çıktığı demokrasi ile değiştireceğiz.”